recumbentibus

33 5 5
                                    

"Tek istediğim seninle olmak Mert, tek istediğim bu. Korkum yok. Kimseden korkum yok. Tek istediğim korkmadan benimle yüzleşmen. Çünkü yaptığımız tek şey sevmek. Bu bir hata değil. Biliyorum herkes olduğunu söylüyor. Korkuyorsun. Kaçıyorsun. Yapma Mert. Bunu kaybetmek istemiyorum.  Seni kaybetmek istemiyorum." Fısıldadım. "Sadece aç kapıyı ve sana sarılmama izin ver." Hafifçe kapıyı araladı ve yüzüme kısa bir an baktıktan sonra hızla kollarını bana sardı. Yüzünü boynuma gömüp sessizce ağladı ve boğuk sesiyle konuştu. "Özür dilerim." Hafifçe çekildi. Eliyle yarama dokundu. "Yüzüne ne oldu?" Elimi hafifçe dudağına bastırdım. "Sorma." Gözünden akan yaşı yavaşça sildim. "Sorma." Başını iki yanında salladı. "Nasıl direneceğim?" Ekledi. "Tüm dünya bize karşıyken nasıl direneceğim?" Gözlerimi hafifçe yumdum. "Keşke her şeyi silebilsem."  Duraksadı. Elini yüzümde gezdirdi. "Sen silsen de ben hep hatırlayacağım. Biz silsek de kalbim hep hatırlayacak."

Gözlerimi araladım ve odanın köşesinde bacaklarını birbirine çekmiş halde uyuya kalmasına baktım. "Bu yüzden mi unuttum her şeyi?"

"Bu yüzden mi hiçbir şey olmamış gibi hayatıma girip yeniden başlattın her şeyi?" Aynama baktım. "Bu muydu aradığın şey aptal?" Başımı iki yanımda sallayıp yanına yaklaştım ve kucağıma aldım. Gözleri aralanırken hafifçe yatağıma bıraktım. "Bu kadar yalan söylemen gerekir miydi?"

Elini yüzüme getirdi ve gözlerini kapamadan beni izlemeye devam etti. Saçlarıma dokundu. "S-sen hatırlıyor musun?" dedi ve devam etti. "Dün geceyi." dediğinde derin bir nefes alıp gözlerimi yumdum. "Unutamadım." Elini yüzümde dolaştırdı. "Özür dilerim." Gözlerimi yumup yanına bıraktım kendimi. "Unutmak istiyormuşum meğerse." dediğimde derin bir nefes aldı. "Biliyorum." Zorlukla konuştum. "Kaçıp gittin."

"Zorundaydım." Ona döndüm. "Değildin." Ekledim. "Beni bu vaziyette bulmak güzel miydi?" Güldüm. "Kandırılmaya müsait." 

"Özür dilerim." Bakışlarımı kaçırdım. "Dileme, çünkü belki de yarın bunları unutacağım." Başını kaldırıp bana baktı. "Unutma."

Güldüm. "Ben mi seçiyorum bunu?" dediğimde yüzünü yüzümün yanına bırakıp alınlarımızı birleştirdi. "Sadece unutma Görkem." Burnunu burnuma değdirdi. Gözünden süzülen yaş hafifçe kayıp gitti. Elini yanağımda gezdirdi. "Lütfen unutma." Ekledi. "Çünkü sen bizi unutamazsın."

"Çünkü hep hatırlatacağım."

i forgot bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin