Kapım çalındığında Minho'yla konuşmayalı sadece 2 gün olmuştu ve sanki içime doğmuş gibi bu kez kapımı çalan kişinin o olduğunu biliyordum. Dürüst olmak gerekirse Minho'yu özlemiştim ancak heteroseksüel olmadığımı öğrendiği, aynı şekilde onun da olmadığını öğrendiğim ve birlikte uyuduğumuz gecenin ardından benden çekiniyormuş gibi hissediyordum. Birkaç sefer penceremden onu görmüştüm. Dışarıdan geliyordu, bahçeye girince uzun uzun benim pencereme bakmıştı -ki beni görmediğine emindim- ve sonra kapıma yönelse de vazgeçerek merdivenlere ilerlemişti.
Elimde olmadan ona alıştığımın farkındaydım. Çok sıcak bir enerjisi vardı, onunla konuşmadığım iki gün bana iki ay gibi hissettirmişti. Belki de bu yüzden çalınan kapıma depar atarak koşmuştum.
Kapıyı açtığımda, “Merhaba,” dedi ciddiyetle.
Gülümsememek için kendimi tuttum. “Merhaba.” Ya da iyi ki geldin. Ya da bu kadar gecikmek için büyük bir sebebin olmalı. Ya da selamlaşmayı boş ver, seni çok özledim.
“Sana daha önce bahsettiğim arkadaşlarım geldi, tanışmak ister misin? Seni biraz fazla merak ediyorlarmış.”
Arkadaşlarına benden bahsetmiş olması az önce tuttuğum gülümsemeyi gün yüzüne çıkartırken “Olur, tabi,” diye cevap verdim.
Birlikte üst kata çıktık ve aralık kapıyı itti. İkinci kez salonuna giriyordum. Koltuklarda oturan iki arkadaşına baktım.
“Bu Seungmin. Bunlar da Beomgyu ve Ryujin.” Minho bizi tanıştırınca ikiliye el salladım.
Ryujin içten bir gülümseme sundu. “Demek sen Minho'nun ev arkadaşısın.”
Ben bir şey diyemeden Beomgyu da konuştu. “Çok yakışmışsınız, umarım Minho seni delirtmiyordur.”
“Aslında,” diyerek yapmacık bir şekilde sırıtarak onlara baktı Minho. “Biz çift ya da ev arkadaşı değiliz. Neden öyle düşündüğünüzü de kesinlikle bilmiyorum ama değiliz. Lütfen, böyle düşünmeyin. Seungmin sadece ev sahibim.”
Ryujin'le Beomgyu şaşırarak benden özür dilemeye başladılar. “Sorun değil, gerçekten.” dedim rahatlamaları için.
“Minho ısrarla tanıştırmak isteyince senin özel biri olduğunu düşündük.”
Yine pot kırdıklarını fark ettiklerinde birbirlerine baktılar ve kıkırdamadan edemedim.
Minho hepimize yemek pişirmeye giriştiğinde onlarla sohbet etme fırsatı yakaladım.
“Beomgyu ve ben geçen yaz sonunda nişanlandık.” dedi Ryujin.
“Gerçekten mi?” dedim hayretle. “Söylemek bana düşmez tabi ki ama daha çok arkadaş gibi duruyorsunuz.”
“Romantizm ikimize göre değil.” diye açıkladı Beomgyu. “Arkadaş gibi davranıyoruz ama öyle olmadığımızı biliyoruz. Mum ışığı yemeğinde yapılan derin duygusal konuşmalardansa evde bir komedi filmi izleyip akşam balık lokantalarına gitmeyi tercih ediyoruz.”
“Beomgyu'yla arkadaş olduğumuz zamanlarda ikimiz de vıcık vıcık ilişkileri saçma bulurduk ve sonra birbirimizden hoşlanmaya başladığımızda daha çok arkadaş gibi takılmak konusunda anlaştık. Bundan memnunuz.”
“İkiniz adına çok sevindim. Belki böylesi Minho için de iyi olmuştur. Kendini fazla hissetmeme konusunda yani.”
“Aslında,” diyerek göz ucuyla Beomgyu'ya baktı Ryujin. “Bazen Minho için endişeleniyoruz çünkü doğal olarak biz daha çok görüşüyoruz ve Minho biraz yalnız kalıyor. Onu dışladığımızı düşünmesini istemiyoruz ama bir şekilde o da kendini geri çekiyor. Onun da hayatında birisi olsaydı daha iyi olurdu diye düşünmeden edemiyoruz.” Kapıya hızlı bir bakış atıp tekrar bana döndü ve sesini alçalttı. “Bunlar aramızda kalacak, değil mi?”
Gülümsedim. “Elbette. Umarım Minho yakında kendine eşlik edecek kişiyi bulur.”
“Umarım.”
İçten dilememiştim, bu fikir hoşuma gitmiyordu. Bir şey olsun ve Minho da benimle konuşmadığında beni özlesin istiyordum. Ben nasıl hissediyorsam aynı şekilde hissetsin ve ona Ryujin'le Beomgyu'nun yanında eşlik edecek kişi olayım istiyordum. Ancak bir şey belli etmedim ve onlarla daldan dala atlayarak sohbet etmeye devam ettim. Sonrasında Minho'nun hazırladığı nefis yemeklerden yedik, vedalaştık ve evlerimize döndük.
Ve arkadaşlarıyla böyle tanıştım.
“”
25.8
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Story's Beginning: Renting Neighbor ;; 2Min {✓}
FanfictionSeungmin'in aradığı kişi Minho'ydu. "" | 2021 Ağustos