Saat gecenin 01:00'ıydı. Sarışın çocuk şehrin ücra köşelerinde dolanıyordu.. Onun ayak sesleri dışında hiç bir şey duyulmuyor, bu ritmik ses gittikçe alçalıyıor ve yerini yağmurun sakinleştirici damla seslerine bırakıyorken sarışın çocuğun ise tek duyduğu sınıftan kahverengi kısa saçlı kızın söyledikleriydi...
"SEN SADECE ZORBA BİR PİSLİKTEN DAHA FAZLASI DEĞİLSİN! OLAMAZSIN!"
Oysa ki o yapmamıştı sadece sarışın omega'yı korumaya çalışıyordu. Ayrıca Sınıf arkadaşlarından hiç birine ilgi de duymamıştı, durduk yere onu taciz etmeye çalışması saçma olurdu değil mi ? Ama onu yargıladılar.. hiçbir şeyi bilmeden.
Şimdi ise burada ne yaptığını bile bilmiyordu. Sadece önüne bakmadan yürüyüp ayakları onu nereye götürürse oraya gitmeye mahkumken içinden gelen duygularını boşatma isteği kendini iğrenç hissetmesini sağlamıştı. O ağlamazdı, ağlamamalıydı eğer onu ağlarken görürlerse zayıf olduğunu düşünürlerdi. En azından o böyle sanıyordu.
Sadece birbirini tutmayan adımlarını lanet bir çıkmaz sokağa kadar takip etti. Sokakta bir bina tam karşısında kırık dökük bir kapı ve binanın içinden yardım çığlıkları atan bir omeganın kokusu.
Aniden kapı açıldı ve yardım çığlıkları atan omega kapıdan aşağı düştü. Sarışın alfa yuuei'ye gidiyordu reflekseri gayet hızlıydı. Omegayı belinden yakaladı ve ayağa kaldırdı.
Küçük kız yara bere içindeydi, yüzünden ayak uçlarına kadar darp ve kesiklerle çevrelenmiş soğuk yüzünden kaskatı kesilmiş vücuduyla yürüyemeyeceği hatta ayakta dahi duramayacağı belliydi.
Geriye doğru bir adım atmaya yeltenmesiyle sertçe yere düştü ve yerde sürünerek alfadan biraz daha uzaklaştı. Korkuyla alfanın yakutlarının tam içine baktı. Ardından gözlerini kapatabildiği kadar sıkı kapatmış ve haykırmıştı.
"UZAK DUR! Yaklaşma!"
Alfa korku dolu feramonları hissedebiliyor ve bu çekici omega1'nın güzelliğine hayran kalıyordu. Yaşı küçük gibi görünmesine rağmen omega'nın kokusu çok baskındı ve güçlü olduğu belliydi.
Peki bu kadar güçlü birini kim ve nasıl bu hale getirebilmişti.
Şu an önemli olan bu değildi. Küçük kız yaralıydı ve yardıma ihtiyacı vardı. Alfa, ona doğru bir adım attı. Bunu yapmasıyla beraber omega'nın gözleri hızlı ve sert bir biçimde açıldı ve özgünlüğü ile kendine bir basınç kalkanı oluşturdu.
Oysa sesini çok yükseltmeden konuştu.
"Oi! Sakin ol sana bir şey yapmayacağım yardım etmeye çalışıyorum." Omega ona hala güvenmiyordu.
"Kim olduğun, nereden geldiğin veya amacın umrumda değil. Sen bir alfasın ve vücudumun peşindesin. Beni rahat bırak tek başıma halledebilirim."
Demesiyle özgünlüğü devre dışı kaldı. Ve ardından Omega şok yüzünden bayıldı. Alfa neye uğradığını anlamamış,omegayı kucağına aldığı gibi hızlıca evine götürmüştü. Onu yatağına yatırmış, dolaptan ilk yardım malzemelerini çıkarıp yaralarını tedavi ediyordu. Bu kadar derin yaraları kim yapmış olabilirdi ki ? Bu omega kesinlikle çok güçlüydü ona bunu yapmış biri..
Omega'nın yaraları sarılmıştı, daha iyi görünüyordu. Şimdi sıra üstünü değiştirmekteydi. Alfa ne olur ne olmaz diye bastırıcılarını aldı. Sonuç olarak karşısında çekici bir omega vardı. Ve istenmeyen sonuçlar olmasını istemiyordu. Dolabından en küçük eşofmanını ve en küçük tişörtünü çıkardı. Kızın üstündeki kirli kıyafetini çıkardığında kızın göğüsünün hemen altında derin olmayan ama büyük bir yara gördü.
İlk yardım malzemelereini koyduğu yerden aldı ve yaranın etrafına tentürdiyot2 uygulamaya başladı. O bunu yaparken kız gözlerini açtı ve göğüsündeki acıyla inledi.
"ngh- Ne oluyor?" Alfa elindeki ilaçlı pamuğun yaraya değmemesi için hemen elini çekti. "Sabit dur salak. Yaran açılacak"
Omega tişörtünün olmadığını fark edince kendini geri ittirerek sendeledi.
"Ne yaptığını sanıyorsun !?"
Alfa sinirlenerek bağırdı. "Yaranı tedavi ediyorum kaltak" omega sakinleşti ve tekrar yatağa yattı:
"Üzgünüm.." Alfa işine devam etti bir yandan da konuşuyordu.
"Adın nedir?" Omega her ne kadar ona yardım etmiş olsa da bir alfaya güvenmeyi reddediyordu.
"Ne yapacaksın?"
"Sana bir şekilde hitap etmem lazım değil mi !?" Omega istemeyerek de olsa cevapladı:
"Adım [Y/N].. [Y/N][L/N]. Peki ya sen ?" Sarışın alfa gururlanarak:
"Katsuki Bakugou UA birincisi" demişti. Omega ise hava atmaya çalıştığını anlamış ve:
"Hiç duymamıştım.. Demek kahraman olacaksın huh ? Senin gibi birinin harika bir kahraman olacağına hiç şüphe yok (!)" Demişti gözlerini devirerek. Alfa ise sinirlenip:
"Görürsün sen kaltak." dedi.
...
Alfanın işi bitmişti. Omegaya kıyafetleri işaret edip giymesini söyledi ve odadan çıktı. Giyindikten sonra Omega zar zor yürüyerek. Aşağıya indi ve kapıya yöneldi. O sırada sarışın alfa masayı hazırlıyordu.
"Nereye böyle alel acele". Omega alfaya daha fazlra rahatsızlık vermek istemiyordu ve gitmeliydi.
"Rahatsızlık için üzgünüm efendim ve yardım için de teşekkür ederim üzgünüm yanımda hiç para yok yani karşılığını sadece minnetimle ödeyebilirim. Daha fazla rahatsızık vermek gibi bir niyetim de yok. Tekrar teşekkürler."
Alfanın arkasında olduğunu fark etmeden eğilmek için arkasını döndüğünde alfanın yüzü ile karşılaştı. Alfa kızı kucağına alıp masaya yöneldi.
"Daha yürüyemiyorsun bile ve gitmeyi mi deniyorsun. Artık burda kalıyorsun notka!","Ben size zahmet vermek istemem ve ayrıca bana yeterince yardım ettiniz." Alfa kızı masaya oturttu, kendisi de oturduktan sonra:
"O zaman minnetini benim söylediklerimi yaparak gösterirsin."
"Peki ya karşılığı ? Karşılığında ne istiyorsun. Vücudumu mu, hademe mi olmalıyım, bir hizmetçi mi?" Alfa bu cevaba sinirlenmişti
"SANA BİR ŞEY İSTEMİYORUM DEDİM. BİRAZ DAHA BÖYLE KONUŞURSAN SENİ EVDEN ATARIM !"
Omega ilk kez bu kadar sıcak hissediyordu. Daha önce ona kimse böyle davranmamıştı. Karamel kokulu alfa onun pamuk gibi olmasını sağlıyor.. İçini ısıtıyordu. En son babası onun dışarı çıkmasına izin verdiğine gülümsemişti, bu 9 yıl önceydi. Ama şimdi karşısındaki sarışına alfa onu kolayca gülümsetebilmişti. Omega en içten gülümsemelerinden birini sarışın alfa'ya armağan etti. Gülümsemesi içtendi ama ardında ne kadar acı ve işkence yattığını kimse bilemezdi. O bu haliyle hem çok güzel hem de yardıma muhtaçtı.
"teşekkürler! "
Bu çekici omega'nın gülümsemesi alfanın kızarmasına sebeb olmuştu, hemen önüne dönerek: "Kaç yaşındasın sen ?" Omega kendini tanıtmayı unuttuğu için kendini aptal hissetmişti.
"Heh heh.. evet doğru 15 yaşındayım peki ya sen ? Tek yaşadığına göre 18 den büyük olmalısın."
"Ha? Hayır ailem başka bir ülkede ve burada okuduğum için tek ben burada kaldım. 16 yaşındayım yani.."
Omega şaşırmıştı kesinlikle 16 dan daha büyük gibiydi. Daha sonra önündeki katsudona baktı. Ve çubuklarını alıp dikkatlice yemeye başladı...
---------------------------------------------
1Diğerlerine göre daha çekici olan omegalardır.
2Tentürdiyot,yaraların nikotik ve bakteriyel cilt enfeksiyonlarının antisepsisinde, yaraların mikrop kapmasına engel olmak için sürülen iyotlu tentür.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bakugou X Reader
FanfictionHikaye içinde birlikte geçirdikleri zamanlarda yaşadıkları, hikayeyle alakası pek olmayan one shot "𝐚𝐫𝐚 𝐛𝐨𝐥𝐮𝐦ler" de olacak. Bu bölümleri hikayenin daha önceki bölümlerini okumumamış kişiler de rahatlıkla okuyabilir. >Tekrar ediyorum eğer...