Bölüm 3

22.2K 2K 1.8K
                                    

🧡

Keyifli okumalar...

"Bak odaya girmek istemiyorum ama uyan artık!" Yüksek sesli bir kükreme eşliğinde gözlerimi açtım.

Başımı kaldırıp saate baktığımda kaşlarım çatıldı. Kapı bir kez daha alacaklı gibi çalarken derin bir nefes alıp yataktan kalktım. Bütün öfkem uyandırılmamın etkisiyle sinir hücrelerime sinyaller gönderiyordu. Ve tek dedikleri şey öldür onu uykumuzu böldü cümlesiydi. Kapıyı şiddetli bir şekilde açarken elimde bir bıçak olmadığı için kesinlikle dua etmeliydi.

"Ne var sabahın köründe ne var?" Kapıyı açtığım gibi bağırdığım için olsa gerek Uğur bir an durdu.

"Siktir! Kızım sen kapıyı böyle mi açıyorsun?" Arkasını döndüğünde ses tonu resmen alev saçan bir ejderhanın öfkesiyle eşitti.

Elim kapı kolunda hâlâ duruyorken başımı eğip üstüme baktım. Siyah saten şort ve ip askılıdan oluşan gecelik takımım vardı üstümde. Tamam göğüs bölgesi ve bacak kısmında dantelden oluşan transparan bir taraf vardı ama bana oldukça güzel görünüyordu. Bunda hoş karşılanmayacak bir şey yoktu. Uğur'un sırtı bana dönükken üstünde Askeri kamufulajı vardı.

"Neden beğenmedin mi?" Öne doğru bir adım atıp tekrar karşısına geçtim.  Kendi etrafımda döndüğümde, saçlarımdan kurtulan toka düşmüş, saçlarım dalga dalga omuzlarımdan aşağıya savrulmuştu.

"Menhus hemen kes şunu! Burası bekar evi bizden sana zarar gelmez ama bu her istediğini yapabileceğin anlamına gelmez. Kendi özelini kendine saklamayı kimse öğretmedi mi sana?" Gözleri gözlerimden bir milim bile ayrılmazken öfkeyle konuşuyordu.

"Beden benim bedenim, ister kapatırım ister açarım. Eğer birine ahlak dersi vermeye çalışıyorsan önce kendi gözlerine sahip olamayan ama adam etiketi altında yaşayanlardan başla!" Sinirim biraz önce duyduğum cümlelerle arşa çıkarken öfkeden gözlerimin önünde kırmızı benekcikler oluştu.

Normalde olsa asla ona kapıyı böyle açmazdım ama şu an takındığı tavır beni daha da cesur ve tehlikeli yapıyordu. Birden uykudan uyanınca kendimi toparlayamamış idrak edemeden açmıştım kapıyı. Arkasını dönmesine lafım yoktu ama ettiği sözlerle çoktan sınırı aşmıştı.

"Kimseye ahlak dersi vermiyorum, sadece bu evin kuralları olduğunu söyledim sana. Sanırım bir yenisini daha eklemem gerekecek. Evde bu şekilde dolaşamazsın." Eliyle beni işaret ederken yine bakışları oynamadı.

"Neden? Yoksa sende gözlerine sahip çıkamayacağından mı korkuyorsun?" Hafif alayla güldüğümde çatılan kaşlarına gerilen bedeni de eklendi. Onun hareketsiz haline karşı ben arsızca bakışlarımı onun üstünde gezdirdim.

"Menhus, sınırını zorlama. 5 dakika içinde aşağıda ol." Sözlerini söyledikten sonra arkasını dönüp aşağıya inen basamaklara yöneldi.

Ayağımı sinirle yere vururken arkamı dönüp odaya geri girdim. Kapıyı hızlı bir şekilde çarptıktan sonra ellerimi saçlarımın arasından geçirdim. Derin bir nefes alıp giysi dolabıma yöneldim. Şeytan diyordu in böyle aşağıya ama işte sırf ona inat olsun diye de kimseye rezil olamazdım. Dolabımı açıp içinden krem rengi tişört ve bordo rengi pantolon çıkarttım. Üstümü değiştirdikten sonra saçlarımı toplayıp aşağıya indim.

"Kız kalsaydı evde ne yapacak Askeriyede?" Ercan'ın sorusuyla alnından öpmek istedim.

"Sen karışma Ercan." Uğur onun da sözünü keserken suratımı asıp ilerledim.

Evden çıktığımızda arabaya doğru yöneldik. Ercan kendi arabasına geçmişti sanırım beyaz renginde oldukça güzel bir arabaydı. Uğur'un yöneldiği tarafa bakınca siyah çok hoş bir arabanın sürücü kapısını açtı. Adımlarımı hızlandırıp yolcu kapısını açtım. Arabaya bindiğimde beklemeden yola çıkmıştı.

Silah Başında Aşk (Hitreads Uygulamasında Yayında)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin