AKIN:(bir haftadır Denizi arıyorum ama Deniz yok,Emi öldü,hiç birşey yolunda gitmiyo...diye düşünürken akşam olmuştu Yamaç amcam arayıp hepimizi kahvenin önüne topladı.Elinde bir leptop vardı bir süre sonra Ferhat geldi)
YAMAÇ:oğlum şunu ayarlada şu duvara yansıt(dedi duvarı göstererek)
AKIN:(Ferhat görüntüyü açtı görüntüde Kulkan vardı amcamı kaçırdığını bunu ona amcanın yaptırdığını anlatıyordu sonunda ortaya çıkması gereken herşey ortaya çıktı.Videodan sonra Salih amcam birden arabaya koştu delirmiş gibiydi Yamaç amcamda yanına bindi ve gittiler oturduğum yerden kalktım içimden hiçbirşeye tepki vermek gelmedi sahile doğru yürüdüm... Deniz kenarına oturdum yine gözlerim doldu her deliğe baktım ama Deniz yoktu delirmemek için zor duruyorum tek dayanağım Deniz'in bir yerlerde nefes alıyo olması.Gözlerimi kapattım ve Deniz'in sesini hayal ettim.O nun sesine o kadar ihtiyacım vardı ki ben bunca zaman nasıl yaşamışım böyle aklıma gelen anıyla yüzüm gülmüştü ama gözlerimden yaş geliyordu)
FLASBACK AKIN:(Deniz'in sesiyle uyanmış Deniz'i izliyordum, uyandığımın farkında değildi aynanın karşısına geçmiş kısık sesle şarkı mırıldanıyordu)
-"o güzel sesini bizde duysak diyorum"
-"Akın uyandın mı?"(diyip üstüne atladım)
-(bu durum beni güldürmüştü)"güzelim napıyosun"
-"seni çok özledim"
-"beraber uyuyoduk"(anlamsız bakıp gülerek)
-"yaniiiiii"
-"nasıl özleyebilirsin"
-"özledim işte"(diyipYatağa oturup sırtımı yatak başlığına yasladım Akın kafasını dizime koydu ve ona şarkı söylemeye başladım)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
CUMALİ:(Akın'ın peşinden gittim sahilde oturmuştu bi süre sakindi sonra yine bağırmaya başladı hemen yanına gidip onu sakinleştirdim eve getirdim içeri girmemişti bahçedeydi ve dört dönüyordu)
DAMLA:nolcak bu çocuğun hali
DAMLA:Ya bulamasak Deniz'i
CUMALİ:Bulucaz Deniz iyi
(aslında oda tedirgindi sadece herşey iyi olsun istiyordu herkes odasına çekilip uyudu Akın dışında o kapıda oturdu sabah olduğunda Medet Cumali'yi arayıp Yamaçların yanına çağırdı Cumali ve Akın Medet'in verdiği adrese geldi arabadan indiklerinde gördükleri manzara karşısında şok oldular Akın yavaşça karşısındaki kazılmış toprağa ilerledi içinden sevdiklerinden biri olmasın diye duâ ediyordu toprağa yaklaştığında Yılmaz Güney kitabını ve Karaca'nın kolunu gördü yan tarafa kafasını çevirdiğinde Celesun'un elini gördü geriye doğru gitmeye başladı nefes alışverişi zorlanmaya başlamıştı bile.Akın'ı Yamaç tutu ilacı kullanmak için zorladı ama Akın amcasını bir kenara fırlatmıştı bile.Yamaç yerden kalkıp tekrar ilaçla Akın'ın yanına gitti ve bu sefer kullanmasını sağladı yere düştüler herkes şaşkın ve üzgündü.Akın'sa yıkılmıştı önce babası şimdi Karaca onu koruyamamıştı.Karaca'nın soğuk bedenini alıp arabaya bindi ama kendinde değildi mahalleye geldiklerinde kapı açıldı Akın kafasını çevirdiğinde annesi ile göz göze geldi Ayşe elindeki gelinliği bırakıp hemen Karaca'yı aldı ve arabanın kenarına çöktü çığlıkları mahalleyi inletiyordu...Ertesi sabah herşey hazırlandı, Karaca'nın ve Celesun'un Cenazesini alıp mezarlığa gittiler.Akın ayakta zor duruyordu mezara toprak atarken sendeledi hemen Yamaç geldi ve Akın'ı tutu ağacın köşesine oturtu Akın'ın gözlerinden yaş bile gelmiyordu bittik bir haldeydi toprak atmayı bitirdiklerinde Ayşe kanlı gelinliği getirip mezara koydu ve bayıldı Cumali kucağına aldı.Akın ayağa kalktığı gibi tekrar yere düştü.Yamaç Akın'ı kaldırdı,koluna girdi ve eve gittiler.Ayşe'yi odaya yatırdılar,Akın yanındaydı.Medet abisini bulmak için Yamaç'ı götürmüştü.Sultan gelmişti ve Damla ile birlikte helva kavuruyorlardı.Ayşe uyandı,Akın onu tutamadı ve odadan çıktı.Cumali geldi Ayşe Akın'a ve Cumali'ye Karaca'yı koruyamadıklarını ve onların yüzünden öldüğünü söylüyordu.kafaları yerdeydi onlarda kendini suçluyordu zaten Ayşe bela okuyup evden çıktı.Sultanda Ayşe'nin peşinden)
