7

1K 101 14
                                    

Jennie'den...
Gözlerimi açtığımda sınıftakilerin toparlandığını gördüm. Sanırım saatlerdir uyuyordum. Kafamı kaldırıp Taehyung'a baktığımda eşyalarını çantasına koyuyordu. Göğsüm hala ağrıyordu ve yürüyecek halim yoktu. Masada duran defteri ve kalemi çantama koyduktan sonra zoraki ayağa kalktım. Jisoo, Rosé ve Lisa yanıma geldiğinde endişeli gözlerle bana bakıyorlardı. "Eve kadar sana eşlik edeceğiz Jen."

Lisa koluma girdiğinde Jisoo çantamı aldı. Kafamı tekrar yana çevirip Taehyung'a baktım. "Görüşürüz Taehyung." dediğimde "Görüşürüz Jennie." dedi. Ardından kızlarla birlikte sınıftan çıktık. Eve geldiğimizde kendimi koltuğa bıraktım. Jisoo çorba pişirmek için mutfağa gittiğinde Lisa ve Rosé yanımda oturuyordu.

"Görüyor musun korkakları, dört kişi birden saldırmışlar."

Lisa öfkeyle konuşurken Jisoo elinde tepsiyle yanımıza geldi. "Halsiz düşmemen için bu çorbayı içeceksin."

Çorbanın kokusuyla yüzümü ekşitirken "Ben bunu içmem." dedim. Lisa biraz daha yana kayarak tam yanımda Jisoo'ya yer açtı. Jisoo tepsiyi kucağına koyup üflemeye başladı. "Hayır içeceksin."

Kaşığı daldırıp üflediğinde ağzıma götürdü. Elimle burnumu sıkıp çorbadan içmeye başladım. Büyük ihtimalle sebze çorbasıydı ve kokusu midemi bulandırmıştı. Yarısına kadar geldikten sonra midem artık dayanılmaz bir şekilde bulanıyordu. "Jisoo kusacağım, yeter."

Israrıma dayanamayıp tepsiyi önümüzdeki masaya koydu. "Anneme kavgadan bahsetmeyin, kadın zaten tüm gün yoruluyor. Bir de benimle uğraşmasın."

Başta biraz tedirgin olsalar da, anneme söylemeyeceklerine söz verdiler. Lisa arkasına yaslandı ve kollarını önünde birleştirdi. "Onu bunu bırakın da, Taehyung yüzüme bile bakmıyor..."

Sıkıntıyla nefesini dışarı verdiğinde, hepimiz susmuş onu dinliyorduk. "Sehun'u seviyorum ama... Taehyung ile iki yabancı gibi olmak, canımı yakıyor."

Taehyung'un adını duyduğumda içimde oluşan his, çok farklıydı. Jisoo "Ama sen Sehun'u seçtin Lisa. Şimdi çocuk gibi her ikisini de istiyorum diyemezsin."

Başımla Jisoo'yu onayladığımda Lisa "Haklısın." demekle yetindi. Rosé saatine bakıp "Benim eve gitmem gerek kızlar, yarın görüşürüz." dedikten sonra bana sarılıp yanımızdan ayrıldı.

Lisa ve Jisoo'da geçe kalmadan evlerine gittiklerinde üzerime hafif bir örtü alıp koltukta uykuya daldım.

Ertesi sabah uyandığımda banyoya gidip ılık bir duş aldım. Saçlarımı kurutup üstümü giyindikten sonra, evden çıktım. Aşağıda beni bekleyen Taehyung'u gördüğümde oldukça şaşırdım. "Günaydın Jennie." dediğinde "Günaydın." diye cevap verdim.

"Dün kötü görünüyordun, arayıp rahatsız etmek istemedim."

Gülümsedim ve yanına ilerledim. "Düşündüğün için teşekkür ederim. İyiyim ben."

O da gülümsedi ve birlikte okula doğru yol aldık.

Sohbet ederek sınıfa girdiğimizde Lisa ve Jungkook'un bize baktığını fark ettim. Lisa'ya gülümsedim ve diğer gereksizi umursamayarak yerime oturdum.

Öğretmen gelip derse başladığında, dünki dersi kaçırdığım için hiçbir şey anlayamıyordum. Defterimi açtığımda sayfaları doluydu. Taehyung'un yazısıyla aynı olduğunu fark ettiğimde aptal bir gülümseme yerleşti yüzüme. Kısık sesle ona dönüp "Teşekkür ederim, notlar için."

heartburn Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin