heartburn

13

Sabah hazırlandıktan sonra aşağıya indiğimde, Taehyung her zaman olduğu gibi beni bekliyordu. Onu görür görmez yüzümü kocaman bir gülümseme kapladı ve hızlı adımlarla yanına ilerledim. Ayak ucuma çıkıp yanağına tüy kadar hafif bir öpücük kondurdum ve geri çekildim. "Günaydın."

Taehyung'ta gülümsedikten sonra elimi tuttu. "Günaydın." diye cevap verdikten sonra beraber okula doğru yürümeye başladık.

Okulun girişine az bir yol kala ellerimizi birbirinden ayırdık. Henüz kimseye sevgili olduğumuzdan bahsetmemiştik. Sadece Jisoo biliyordu. Eğer öğrenirlerse, muhtemelen hoş karşılamazlardı. Özellikle de Lisa.

Normal bir şekilde okula girdik ve bizimkilerin olduğu tarafa ilerledik. Sehun ile hala aram kötüydü fakat Jisoo'nun hatrı için alttan alıyordum. "Siz iyice ayrılmaz ikili oldunuz. Okula beraber gelmeler, eve beraber dönmeler falan."

Sehun'un gülerek söylediği şey sinirimi bozsada belli etmemeye çalıştım. "Hıhım."

Taehyung "Öyle olduk galiba, değil mi Jennie?" deyip bana bakıp göz kırptığında sırıtmadan edemedim. "Evet, olduk."

Elini omzuma attığında kelebekler çoktan midemde uçuşmaya başlamıştı. Ders zili çaldığında hep beraber sınıfa çıktık.

•

Öğle arasında kantinde toplandık. Rosé oturduğu yerde öne atılıp "Hafta sonu partiliyoruz!? Annemler evde olmayacak!"

Namjoon düşünceli bir ifadeye büründüğünde Jisoo "Aşkım sınavlar bitti, neyi düşünüyorsun acaba?" dediğinde Jimin'de Jisoo'yu destekledi. "Evet sınavlar bitti. Bence bir partiyi hak ettik."

Herkes fikri onayladığında Rosé ve Jimin'in yüzünde zafer gülümsemesi vardı.

•

"Jisoo, çekmeceden gümüş kolye ve küpeyi getirir misin?"

Tuvaletin aynasında parlak şeffaf rujumu sürerken Jisoo odada üstünü giyiniyordu. "Getiriyorumm!"

Az sonra elinde kolye ve küpeyle yanıma geldiğinde bakışlarımı ona çevirdim. Dizlerinin biraz üstünde parlak, vücudunu sarmalayan askılı bir elbise giymişti. Kırmızı mat rujuyla ve düzleştirdiği saçlarıyla beni bile etkisi altına almıştı. "Woah! Çok iyi görünüyorsun Jisoo."

Samimi bir gülümseme takınıp "Oww, sende öyle Jen. Bu küpeler ve kolyeyle tamamlanacaksın." diye cevap verdi.

Gülümsedim ve uzattığı takıları elime aldım. Aynaya bakarak küpemi taktığımda Jisoo'da kolyemi takmam da yardımcı oluyordu. Saçlarımı hafif dalgalandırmıştım. Üstüme de siyah kısa bir şort ve yine siyah straplez bir üst giydim. Siyah blazer ceketimi de üstüme geçirdiğimde tamamlanmış gözüküyordum.

Kulağımıza dolan korna sesiyle birlikte çantalarımızı alıp dışarı çıktık. Namjoon ve Taehyung arabayla bizi almaya gelmişlerdi. Namjoon henüz Taehyung ile sevgili olduğumuzu bilmiyordu. Bu yüzden Taehyung ile aramdaki mesafeye bu gece fazlasıyla dikkat etmem gerekecekti. Vakit kaybetmeden hızlıca Jisoo ile birlikte arabanın arka koltuklarına geçtik.

•

Rosé'nin evine vardığımızda arabadan indik ve kapının önüne doğru yürümeye başladık. Hava çoktan kararmıştı ve evden gelen ışıklar adeta sokağı süslüyordu. Büyük üç katlı beyaz bir evdi ve gerçekten aşırı lüks bir şekilde dizayn edilmişti.