Bölüm 2 🍒

1.5K 29 6
                                    

Keyifli okumalar.~

Sabah olduğunda uyandım ve kaslarımı esnettim. Dünün etkisi hala üzerimdeydi. Kapının ardından ayak ve konuşma sesleri geliyordu, ev halkı uyanmıştı.

Odamın kapısı çaldı ve içeri giren Elizabeth oldu,

"Hadi hazırlan, plaja gidiyoruz."

"Tamam." dedim biraz daha tembellik yapmak için kafamı yastığa gömerken.

"Hadiiii!!!" dedi beni kaldırmak için baş ucuma otururken. "Yanında mayo var mı?"

"Evet, var." dedim onu ittirip kalkarken. Gülüştük.

"Hemen giyin öyleyse, aşağıda kahvaltı ediyor olacağım." dedi ve dışarı çıktı. Koşarak merdivenlerden inişini duyabilmiştim.

İyice esnedikten sonra dolabı açtım ve bikinimi aldım. Toz pembe çok güzel bir bikiniydi. Giyindikten sonra saçlarımı ördüm ve hasır plaj çantama güneş gözlüklerimi ve güneş kremimi koydum. Üzerime elbiselerimden birini geçirdiğimdeyse hazdırdım.

Dışarı çıktığımda tesadüfen Bay Williams'la karşılaşmıştım.

"Günaydın efendim."

"Günaydın Hazel." dedi eliyle merdivenleri göstererek, bana yol verdi. Önüne geçip merdivenlerden indim.

Annem ve Mary teyze mutfakta oturmuş kahve içerken Elizabeth de kahvaltı yapıyordu.

"Günaydın." dedim odadakileri selamlarken. Onlarda aynı şekilde cevap verdi. Sonrasında Elizabeth'in yanına oturdum ve ben de yemek yemeye koyuldum.

Yemeğim biterken Bay Williams odaya girdi,

"Hadi gitmiyor muyuz kızlar?" hızlıca ağzımı sildim ve ayağa kalktım. Ön kapıyı kullanarak dışarı çıktık. Dışarıda araba bizi bekliyordu. Elizabeth ve ben arkada Bay Williams da arabayı kullanmak üzere öne oturdu.

Kafamı camdan çıkararak bize kapıdan bakan anneme el salladım. O da bana el salladı ve içeri girdi.

Yolculuk boyunca Elizabeth'le sohbet ettik. Bay Williams arada bir aynadan bize bakıyor, konuşmamıza dahil oluyordu. Sonunda vardığımızda arabadan indik.

"Hava çok rüzgarlıymış." dedi Elizabeth.

"Çok da dalga var." diye ekledim. Yüzmeyi bilmediğimden deniz ve havuzlardan korkuyordum, dalga bu korkumu daha da arttırıyordu.

"Önemli değil, deniz dalgalı çok eğlenceli olur." dedi Elizabeth.

"Ben pek hoşlanmam. Sadece kumsalda oturmayı planlıyordum." dedim.

"Saçmalama Hazel!"

"Sahile inelim mi?" diye sordu bagajı gürültüyle kapattıktan sonra ellerini birbirine ovuşturan Bay Williams. Araba oldukça eski olduğundan çok ses çıkartıyordu. "15 yıldır beni idare ediyor, ebedi uykuya gitmesi yakın." dedi kalın ve güçlü sesiyle.

"Çok güzel bir araba ama. Eski şeyler her zaman daha güzel." dedim, konuyu değiştirmek istiyordum. Umarım Elizabeth denize girmem konusunda daha fazla ısrar etmezdi.

"Bir sürü anı biriktiyorlar." dedi Bay Williams.

Yokuştan inerek sahile ulaştık. Kimsenin olmadığı masmavi bir denize ve altın kumlara sahip bir koydu burası.

Havlularımızı yere serdikten sonra elbiselerimizi çıkardık ve suya doğru yürüdük.

Ayaklarıma buz gibi su çarpıyordu. Elizabeth dizlerine kadar ilerlerken bir yandan da beni çağırıyordu.

Sundress~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin