Yarım yıldan biraz fazla bir süredir, sen ve Jay çıkıyordunuz ve özel bir şekilde "birlikte olmak" için sessiz bir anlaşma yaptınız, ancak ikiniz de birkaç nedenden dolayı ilişkiye bir etiket koymadınız. Bunun ana nedeni, son birkaç aydır iş nedeniyle Kore'den ve evden uçup gidiyor olmanızdı. Ama daha geçen hafta, sana Kore'de mi yoksa evde mi çalışman arasında bir seçim verildi ve sen Kore'yi seçtin. Bu arada, Jay'le yaşıyordun ve ikinizin ne kadar süre birlikte yaşayacağınızdan tam olarak emin değildiniz çünkü onunla ne kadar yaşayacağınızı sorduğunuzda konuyu hep değiştiriyordu ve siz de yaşamadınız. "biz neyiz?" içinde kalmak istiyorum sahne. Jay sorduğunda düşüncelerinden sıyrıldın,
"Bu önlükleri almak ister misin?" Gösterdiği önlüklere baktığında, eğer bir şey o cılız çift önlüklerden birine benziyordu ama gerçekten aldırmadın.
"Korece önlük nasıl dersiniz?" sen sordun ve markette Korece şeyler nasıl söylenir diye sorgulamaya başladın.
"Apchima,"diye yanıtladı
" korecede mercimek nasıl dersiniz"
"Relentilkong"
" yulaf özmesi korecede nedir"
"Kulağa benziyor ama otuemil gibi söylüyorsun."
Jay'le ilk kez bir yere gitmediniz ve Korece nasıl söyleneceğini sormaya başladınız. Bir şey varsa, hoşuna gitti ve gözlerinin merakla parlama şeklini beğendi ve bugün de farklı değildi. Eve dönene kadar değildi ve sen sordun,
"Jay, o zaman bu yere ne ad vermeliyim?"
"Pergel"
"Sadece bir evde mi yoksa bir evde mi?" tereddüt etmeden,
"Ev"
"Peki sana ne diyeceğim?" Sana bakan Jay'i göstererek sordun. Elini tutup seni kendine çekerken gözlerini devirdi ve gülümsedi.
"Jongseongie mi?" Biraz şirin görünmeye çalışırken kollarını sana dolarken sordu.
"Namjachingu?" Yüzünde bir gülümsemeyle sordun.
Bu bölüm hiç hoşuma gitmedi :/
