Bölüm 8

8 1 0
                                    

***

Bade'nin bir anda eli ayağı boşalmıştı, Levent hemen Bade'yi tuttuğu gibi kucağına alıp kanepeye taşımıştı.

" Bade, Bade aç gözünü... " Birkaç kez daha seslendikten sonra, Bade kendine gelmeye başlamıştı. Gözlerini açar açmaz, doğrulmaya çalışınca Levent hemen yardım etti.

" İyiyim, uykuluydum ondan gözüm karardı bir anda."

" Emin misin, ben su getireyim dur hareket etme. " Levent, sebilde duran dolu bardağı getirip Bade'ye uzattı. Su içmesini izleyip, bekledi.

" Levent iyiyim, gerçekten iyiyim." Levent hiç tatmin olmamıştı, uzanıp anlına elini koydu. Soğuktu, boynuna indirdi elini boğazıda soğuktu. " Bade istersen bi acile götüreyim seni, çok soğuk vücudun. "

Bade utanarak hafif geri çekildi, " Yok gerek yok ben korktum sadece ondan, uyurum geçer. " dedi gülümsemeye çalışarak. Kendine gelince Levent'in karşısında iç çamaşırlarıyla savunmasız hissetmeye başlamıştı belli ki. İç çamaşırları siyah tül ve kenarları dantelliydi, göğüs uçları heyecandan kabardığı için Bade daha da çok utanmıştı.
" Ben telefonun lazım olur, alarm için getireyim dedim ama keşke sabahı bekleseydim. Özür dilerim seni korkutmak istemedim." Levent baya mahcup hissediyordu 'zavallı kız benim yüzümden nasılda korktu' diye içinden söyleniyordu kendine.

" Yok yok sen iyi yaptın, sabah uyanamayabilirdim. Ben uyku sersemi olunca hazırlıksız yakalandım zaten başımda dönüyordu senle alakası yok. Hadi sen git ben iyiyim. "

Bade ayağı kalktı ama başı hala dönüyordu, Levent hemen beline girdi.

" Ben sana yatağına kadar eşlik edeyim, en azından içim rahat etsin. " Bade'nin itiraz etmesine kalmadan kucağına aldı onu.

"Levent..."

Bade'nin yarı çıplak vücudunu saran sıcak elleri tüylerini diken diken etmişti, düşen ateşi hemen düzelmişti utanmasının etkisiyle. Merdivenleri çıkıp odaya girdiler, Levent nazikçe Bade'yi yatağına indirdi.

Levent hiç geri çekilmek istemesede, geri çekilip yatağın köşesindeki pikeyi alıp Bade'nin güzel vücudunu örttü. Bade dudağını ısırıp Levent'in uzattığı pikeyi göğüslerine kadar üstüne çekti. "Teşekkür ederim Levent."

"Dur ben telefonunla bi bardak su getireyim sana, hemen geliyorum."

Levent bir koşu aşağıya inince Bade'de yüzünü ellerinin arasına aldı, ' Bu adamdan bu kadar etkilenmem hiç normal değil Bade kendine gel o senin patronun olcak yarın' diye ayılmaya çalıştı.

Ama ikiside birbirinden ilk andan itibaren etkilenmişti. Kendilerine itiraf edemeselerde gerçek buydu.

Levent tekrar Bade'nin yanına geldi, elindeki bardağı ve telefonu komidinin üstüne bırakıp yatağın kenarına oturdu. Elini anlına uzattı bu seferde çok sıcaktı yüzü, şok olmuştu.

" Bade senin ateşin var..." Panikle yüzünü avcuna aldı, yanakları yanıyordu.

" Hayır ben iyiyim." Bade Levent ona dokundukça ateşi daha da artacaktı bunu ona nasıl söyleyebilirdi ki. Yüzündeki o şevkatli eli tuttup indirdi, kalbinin üstüne getirdi.

" Bade, çok hızlı atıyor kalbin bu normal değil kalk çabuk giyin hastaneye gidiyor-"

" Levent bana böyle dokunursan tabiki ateşim çıkar, sarhoşum ve şuan utanıyorum o yüzden yüzüm yanıyor iyiyim ben." Bade sonunda itiraf etmişti, doğrulup dizlerini kendine çekti. Levent inatla daha da yakınlaşmıştı Bade'ye, şaşırdığı kadar heyecanlanmıştıda.

" Nasıl yani?"

" Levent sarhoşum şuan uyandığımda utanacağım bir şey yapmak istemiyorum ve sen bana yaklaşarak hiçde yardımcı olmuyorsun. "

Levent tebessüm ederek Bade'yi izliyordu. Geriye kaçınca üstündeki pike bacaklarının arasına düşmüştü, vücudu tüm güzelliğiyle önünde duruyordu. O merak ettiği, tüm gece elbisenin içinde ki siyah dantelli her şeyini belli eden iç şamaşırlarını yakından görünce kalbi Bade'nin ki gibi hızlanmıştı.

Gözlerini odanın karanlığında hâla mavisini belli eden gözlerine dikti Bade'nin. Masun görünen o çekici bakışları Levent'i çok etkilemişti

" Utanacak ne yapbilirsin ki? " Diyip yüzünü ona yaklaştırdı, arkasında yatak başlığı vardı bu sefer geri çekilememişti Bade.

"Levent benimle oynama, bakışlarının farkındayım ve ben sarhoşken bunu yapma çünkü artık karşı koyamıyorum..." Bade fısıldayarak konuşmuştu, sanki aralarında görünmeyen bir ip vardı ve onları birbirlerine doğru inatla çekiyor gibiydi.
"Karşı koyma." Leventin bu sözleriyle Bade'nin aralarında sınır gibi duran dizleri çözülüp açıldı...

Levent Bade'nin bu hareketiyle daha fazla kendini tutamayıp Bade'nin dudaklarına yapıştı.
Onları karşılaştıkları andan itibaren birbirlerine doğru çeken o görünmez ip dudaklarının birleşmesiyle düğümlenmişti adeta.

Bade başta karşılık vermemek için direndi, Levent yavşça geri çekilince dayanamadı kollarını onun boynuna dolayıp o küçük öpücüğü durdurulamaz bir öpüşmeye çevirdi.
Levent Bade'nin teninde sarhoş olmuştu zevkten, öpüşmeleri gittikçe hızlanmıştı. Bade'yi kalçalarından tutup kucağına alıp belinden sımsıkı kavradı, ellerini sırtından yukarıya doğru ilerletti. O an Bade dudaklarını zorlada olsa Levent'den ayırıp geri çekildi ve onun kulağına fısıldadı.

" Durmalıyız Levent..."

Twin FlameHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin