Lying awake and everything has changed

3.2K 302 292
                                    

Yanağımda hissettiğim öpücükle gözlerimi açtım. Jisung dirseğinin üstünde durmuş bana bakıyordu.

"Günaydın."

Gülümsemesine karşılık verdim.

"Günaydın."

Jisung esnedi ve yavaşça yataktan kalktı.

"Sarışını sen uyandır."

Ellerini barış işareti yaptı ve odadan çıktı.

Kafamı Hyunjin'e çevirdiğimde omuzuma yasladığı yanağı yüzünden dudağının ördek dudağına döndüğünü fark ettim. Bu hem komik hem de şirindi.

"Hyunjin, uyanmalısın."

Kısık ve şirin bir sesle söylediğimi tahmin ediyordum-yani umarım-bu, onu uyandırmamıştı. Hyunjin'i uyandırmak için ona bağırmam lazımdı ama şu anda ona bağırmak istemiyordum.

Ondan uzaklaştım ve dirseğimin üstünde doğruldum, saçlarını düzelttim. Tamam, Hyunjin güzeldi ve yakışıklıydı ve şirindi ama hepsi bu kadar.

Yanağına küçük bir tokat attım ve buna güldüm. Hyunjin dudaklarını birbirine bastırdığında gülmemeye çalıştığını anlamıştım. Şerefsiz uyuma numarası yapıyordu.

Tek elimle yanaklarını sıktım ve suratını salladım. Hala ses çıkarmıyordu. Tekrar kafasını tuttum ama bu sefer üstüne eğildim. Nefesimi burnuna doğru verdiğimde beni üstünden ittirdi.

"Gerizekalı, aptal, deli, manyak ve diğer senin mallığını belli edecek kelimeler!"

Kahkaha atıyordum ama Hyunjin hala kızgın kızgın bakıyordu. Durdum ve ona baktım.

Kaşlarını çatmıştı.

Onu kendime çektim ve sarıldım.

"Ağzın çok pis kokuyor sabahları, bu bilgiyi verdiğin için teşekkür ederim."

"Önemli değil."

Tekrar gülmeye başladığımda, Hyunjin'de bana sarıldı.

"Bensiz mi sarılıyorsunuz?"

Jisung'un sesini duymamla ona bakmaya çalıştım ama Hyunjin'in kafası engelliyordu, zaten iki veya üç saniye sonra üstümüze ani bir yük binmişti.

"Geberiyorum!"

Bağırmamla Jisung gülmeye başladı.

"Jisung, sakın kalma. Minho Hyung'u öldüreceğiz."

"Neden?"

"Beni uyandırmak için önce tokatladı, sonra kafamı çorba yaptı ve en sonunda, sabah sabah pis nefesini bana üfledi."

"İğrenç!"

"Uyansaydı! Benim suçum değil."

Jisung daha çok gülerken, ben hala zor nefes alıyordum. Sanırım Hyunjin fark etmiş olmalı, doğruldu ve sırtına sarılan Jisung'u yatağın bir tarafına fırlattı.

"Hyunjin ben top muyum? Neden beni sürekli bir yerlere fırlatıyorsun?"

Hyunjin, Jisung'a öpücük attı.

"Piçlik olsun diye."

Jisung göz devirdiğinde ikisinin de haline güldüm.

İki çocukla yaşıyordum!

~

minho ve değişik planları

chan
alıştın mı sevgililerine

feel it twice | hyunhosungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin