Kaderimi kendi elimde tutup, kendi zamanımdaki servetimi geri kazanmadan bu yolun yolcusu olamam. Zaten geriye dönmeyi başaramazsak bu dünyanın krallığına da ulaşamayacağız. aslında Krallığa ulaşmak benim için pekte fazla önem taşımıyor ben sadece sizin için ihtiyarlılığımı sürdürüyorum. Benim yolum uzun ve ince aynı zamanda matruşka bozuntularıyla dolu zaten, bir de sizin zırvalıklarınızı küfeme alıp taşıyamam, kader zahmetindeki beni kaybedip yaşayamam. Hem benim odam bana yeter lakin arttırabilir miyim bilmem! yetiştirmekte olduğum kişiliğimi, yok olmaya yatkın olan yüceliğimi. Ancak yokluğumun etkisi artık ters oldu. İşe başlamamdan sonraki sürecim yalan oldu.
Yalanlığımı meçhul perinin elindeki kürenin nurluluğuna ancak beyaz bir file binmiş bahtiyarın yüreğiyle karşı koyabilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TİZ
RandomMezar taşlarından yaptığım özgürlüğümün, rıhtımındaki tevakkuflar zihnimi körpe adalete yakıştırılmış bir yalan gibi ele alıyor.