on

2K 226 112
                                    

Selamlar, nasılsınız? Nasıl gidiyor?

Bu bölüm +115 olduğunda yeni bölüm gelir. Öptüm herkesi.

(bu bölümde detaylı cinsellik bulunmakta ben smut okumaktan hoşlaşmam diyorsanız geldiğinizde atlayabilirsiniz)

Oyunuzu vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız. İyi okumalar!

twitter: yoonierkives

cc: yoonierkive


Yeniden o mağaradaydılar. Yani, en azından karşılarına yeni bir sorun çıkmadan mağaraya gelebilmişlerdi sonunda. Tabi keskin soğukta bir saat kadar yürümeleri ve Jimin yüzünden vermeleri gereken küçük molayı saymazlarsa.

Yoongi, tam da Namjoon'un dediği gibi daha önce Jimin'le geldiğinden bildiği yoldan Jimin'i mağaraya biraz sürüklemek zorunda kalmıştı. Omega ilk başta ona dolanıp yürümekle, alfanın onu sakinleştirmek için kullandığı kokusunun tadını çıkarmakla yetinmişti. Ama alfanın diğerlerinden epeyce uzaklaştıklarında Jimin'in tüm öfkesini ona yönelteceğinden henüz haberi yoktu.

Önce Yoongi'ye Hye-jin ona dokundu -ve hatta yaklaştı- diye söylenip durmuş, daha sonra geciktiği için çemkirmişti. O yokken hastalanıp yataklara düştüğünü, bıraktığı eşyaların pek de işine yaramadığını söylemiş, bir daha kızgınlığından önce ortadan kaybolmaması için ısrar etmişti. Yoongi onun kıskançlığına mı gülse yoksa söylenirken yüzünün aldığı öfkeli ifadeye mi gülse bilememişti. Zaten kokusu yeterince zorluyordu onu, bir de ne kadar sinirli olursa olsun sevimlilikten öteye gidemeyen ifadesi de üzerine eklenince kurdu iyice yoldan çıkmaya başlamıştı.

Daha sonra Jimin, Yoongi hızlı yürüdüğünden ona yeterince yakın olamadığı için sızlanmaya başlamıştı. Sanki onu diğer alfalardan saklamak için çaba gösteren kara alfayı çaresiz bırakmak ister gibi yerleşkeden uzaklaşıp sık çam ağaçlarının arasına girdiklerinde Yoongi'nin sımsıkı dolandığı kolunu çekiştirip ikisini de durmaya zorlamıştı. Yoongi tam bir an önce mağaraya ulaşmaları gerektiğini söylemek için dudaklarını araladığında da dudaklarını onunkilerin arasına soku vermişti omega. Halihazırda kızgınlığının etkisiyle içinde büyük bir açlık uyandıran gardenya kokusu ve vücuduna yaslandığından kolaylıkla hissedebildiği kıvrımlı bedeni yetmiyormuş gibi -ki alfa gerçekten güçlü iradesine rağmen çoktan o kokuyu aldığında sınırlarda yürümeye başlamıştı- bir de arzu dolu öpüşüyle kucağına tırmanmaya çalışıyordu alfanın.

"Jimin-ah," diye yakınmıştı alfa dudakları Jimin'inkileri talan ederken bulabildiği ilk fırsatta. O ana kadar da büyük elleri omeganın kalın kürk üzerindeyken bile incecik olan beline yerleşmiş, omegayı kendine bastırmıştı sıkıca. Jimin de kendini kontrol etmeye hiç ihtiyaç duymadan alfaya sürtünmeye başlamıştı. "bir an önce mağaraya gitmeliyiz."

Jimin alfaya yanıt vermemişti, bunun yerine yeniden dudaklarına uzanmış, alfanın alt dudağını kendi kalın dudaklarının arasına çekmişti. Yoongi'nin sıkı tutuşu işini zorlaştırıyor olsa da parmak uçlarında yükselip alçalıyor, çoktandır sertleşen penisini aralarındaki kıyafetlere rağmen alfanınkine sürtüyordu. Çoktan omega sıvısının bacaklarının arasını ıslattığını hissedebiliyordu, o ana kadar alfa kokusunu almadıysa bile alması an meselesiydi. Eğer alfanın diliyle savaşmayı, dudaklarından geç gelişinin hıncını çıkarmayı bırakabilseydi ona mağaranın hiç de umrunda olmadığını, alfasının hemen orada onu becermesini istediğini ona söyleyebilirdi. Ama tek yapabildiği zihninin içinde çığlık kıyamet bağıran beyaz kurdunu dinlemekti. Sakın durma. diye haykırıyordu, Jimin de onun dediğini büyük bir şevkle yapıyor, durmuyordu.

yin&yang | yoonmin ☯Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin