1.Bölüm

317 14 1
                                    

İyi okumalar. 🦋💜
~~~~~~

Gökay

Benim için yine aynı olan bir güne daha gözlerimi açtım. -keşke açmasaydım- kasıklarımda hissettiğim ağrıyla açtığım gibi geri kapattım gözlerimi. Kapım çalındı ve içeri Kardelen anne - beni büyüten kadın- girdi. Beni görünce anlayıp direk yanıma gelip alnımdan öptü. “çok mu ağrın var kuzum?"dedi. Çift cinsiyetli olduğumu annem ve kardelen anne biliyordu. Başımı sallamakla yetindim. “bugün okula gitme o zaman heh! Olmaz mı?" dedi. Kafamı salladım.“olmaz gülüm sınavlar yaklaşıyor gitmem gerek. Eğer ağrım çok olursa ilaç içerim geçer sen merak etme.” dedim. “tamam o zaman sen bilirsin. Hadi elini yüzünü yıkada aşağıya gel." dedi. “Tamam" dedim.

İşlerimi halledip banyodan çıktım. Üzerime krem rengi kapişonlumu, altıma da siyah rahat pantolonumu giydim. Hava sıcaktı bunlar hep giyindiğim tarz kıyafetlerimdi. Saçlarımı elimle dağıttım. Aşağıya indim,kahvaltı masası hazırdı ama yine ilk inen ben olmuştum. Geçip yerime oturdum ağrılarım devam ediyordu dayanmam gerekiyordu. Kuzenlerim Armin, Uday, Nilda ve Belis geldi. Belis neşeli bir şekilde “günaaaydın" dedi. Herkes ona gülüp karşılık verdiler. Bense gözlerimi devirip “günaydın” dedim. Sabah sabah nerden geliyordu bu neşe ona hiç anlamıyordum.

Ardından amcalarım ve yengelerimde gelip yerlerine oturdular. Annem babam ve Aliya'da geldiler. Son olarakta konağın ağası Azem Dağdelen ve biricik babaannem Emine Dağdelen geldiler. Azem ağa yerine oturup eliyle de bize işaret verip yemeğe başlamamızı söyledi. Aç olduğum için hemen yemeğe başladım ki annem konuşmaya başladı “Gökay okula geç kalacaksın kalk hemen.” dedi. İşte beklediğim şeydi aslında. “bişeyler yedikten sonra gideceğim anne.” dedim. Annem “yedin işte hadi kalk okula git çabuk!”dedi.Kimse de bişey demedi beni istemiyorlardı sofrada. Gözlerim dolunca hemen kalkıp “tamam, size afiyet olsun” deyip odama gittim. Çantamı alıp dışarı attım kendimi gözlerimden yaşlar boşaldı. Hemen sildim her zaman ki gibi kimsenin beni böyle görmesini istemiyordum.

Otobüs durağına yürümeye başladım. Evet ben aşiret çocuğuyum ve okula otobüsle gidiyorum. Çünkü benim şoförüm yok. Herkesin var bir tek benim yok bana gerek yokmuş. Gözlerim yine doldu bu sefer engelledim ve gelen otobüse bindim.

Okula geldiğimde kapıda en yakın arkadaşım ve tek arkadaşım Deniz'i görüp hızlı adımlarla yanına gidip ona sarıldım. Ona sarılmak bana çok iyi geliyordu. Ondan ayrıldığımda tabikide azar yemiştim. “yah! Niye beni bekletiyorsun hep?” dedi. Güldüm “özür dilerim ama konağı ve Azem ağayı biliyorsun işte çıkamıyorum hemen.” dedim. O, da anlayıp “doğru başında öyle Azem ağa olunca zor oluyor tabi.” dedi. Denizde biliyordu neler yaşadığımı. O yüzden hep garip hareketler yapıp güldürmeye çalışıyordu beni. Buda o anlardan biri işte. Gülerek içeri girdik sınıfa girdiğimizde bir kaç kişi vardı. Yerimize geçip oturduk yan yana oturuyorduk. Ardından zil çaldı hoca geldi ve ders başladı.

Son dersin zili çalınca herkes toparlanmaya başladı. Bende defterime son kalan notlarımı yazıp çantama koydum. “bugün ne yapıyorsun Gökay?” diye sordu Deniz. “cafeye gidiyorum tabiki Deniz. Sen?” diye sordum. “aaa doğru bende bişeyler yaparız dye düşünmüştüm neyse eve geçerim bende, akşam gelebilir misin?” dedi. Kafamı salladım. “biliyorsun akşam çıkmama izin vermiyorlar. Üzgünüm.” dedim. Deniz hemen yanıma gelip bana sarıldı "üzülme lan! Telefondan görüntülü konuşuruz bizde. Tamam mı?” dedi. Gülüp “tamam. Iyi ki varsın.” dedim. Denizde “sen de iyi ki varsın.” dedi. Gerçekten iyi ki vardı Deniz o olmasa daha kötü olabilirdim.

Okuldan ayrılıp çalıştığım cafeye geldim. Evet Bi aşiret çocuğu olabilirdim ama kendi hayatım için çalışmalıyım. Harçlığımı böyle çıkarıyorum çünkü.
Ben kimim? Ben Gökay Dağdelen. 18 yaşında lise son sınıf öğrencisiyim. Çift cinsiyetliyim ve eşcinselim. Çift cinsiyetli olduğumu 10 yaşında öğrendim sabah kalktığımda bacak aramın kan olduğunu gördüm hemen çığlık attım. Kardelen anne yanıma geldi beni o halde görünce o da şaşırdı. Ardından annemi çağırdı. Annemde şaşkındı sonra hemen beni hastaneye götürdüler orda öğrendiler çift cinsiyetli olduğumu. Annem kabullenemedi. Beni hiç sevmezdi, saçımı okşamazdı, gülen gözlerle bakmazdı, benimle hiç ilgilenmezdi. Hep kız kardeşim Aliya'yı severdi, onunla ilgilenirdi. Benimle ilgilenen hep Kardelen anne oldu o büyüttü beni. Beni o konakta kimse sevmezdi, sevmiyorlar da. Bu yüzden çalışıyorum kendim için çalışıyorum. Aklıma gelenlerle gözyaşlarımı silip işe koyuldum. Bi cafede garsonluk yapıyorum.

Saat 5 olmuştu. Mesaimin bitmesine 1 saat vardı. Kapının üstündeki zil sesini duyunca müşterinin geldiğini anladım hemen oturdukları masaya gittim ki O'nu gördüm. Baran Dalkıran Dalkıran aşiretinin oğlu. Çok güzel bi adam Baran Dalkıran, gözleri koyu kahverengi, saçları siyah ve yüzünde ki sakallarıyla çok güzel ve yakışıklı Bi adam. Bütün kızların onu görünce ağızlarının suyu akıyor - benimde- kafamı iki yana sallayıp kendime gelip hemen menü verdim. Arkadaşları Buğra ve Ali ile birlikte gelmiş onları yeni fark edip iki tane daha menü verdim. Buğra “ben bir Türk kahvesi alayım.” dedi. Ali de Buğra'yı onaylayıp. “bende bir Türk kahvesi alayım.” dedi. Baran ise “ben bir tane çay alayım.”dedi. “pekala başka Bi isteğiniz var mı?”diye sordum. Baran “yok.”dedi. Gidip siparişlerini hazırladım. Ardından masalarına gidip koydum. Bide müessesemizden olan kurabiyeleri de masaya koydum. Baran kafasını kaldırıp ilk defa gözlerime bakınca heyecanlandım. “biz kurabiye istemedik.” dedi. Kekelememeye dikkat ederek“evet istemediniz. Ama onlar müessesemizden ikramımızdır.” dedim. O kalbimin hızlanıp göğüs kafesimi delip geçecek şeyi yaptı. Gülümseyip “ah! öyle mi? teşekkürler o zaman.” dedi. O an nefes almayı unuttum nasıl alıyorduk nefesi yardım edin.

Sonunda nefes almayı başardığım da gözümün önünde sallanan ellerle karşılaştım. “hey! iyi misin, sana sesleniyorum. Duyuyor musun?” dedi. Hemen “k-kusura bakmayın, dalmışımda afiyet olsun.” dedim. Off ben az önce kekeledim mi? Rezillik resmen ya off. Yerime geçip O'nu izlemeye başladım gülüşü, bakışı, hareketleri her şeyi ile büyülüyordu beni kapılıp gidiyordum, patronun seslenmesiyle işime döndüm. Patronu kızdırmamam gerekiyordu.

Cafe boşalmış, bir kaç kişi ve O, dışında herkes gitmişti. Onların hemen yanındaki masayı silmiştim arkamı dönücektim ki, ayağımın kaymasıyla dengemi kaybedip tam arkaya doğru düşüyordum ki Bi kol beni belimden tutup kendine çekince Baran ile burun buruna geldik. Benim ellerim onun göğsünde,onun elleri ise belimde ve biz burun buruna bu şekilde duruyorduk. Birden Cafenin kapısı açıldı, ikimizde o tarafa döndük ki, gelen kişiyi hiç beklemiyordum.
~~~~~~
Evet sanırım kötü oldu :(
Ama bu benim ilk kurgum ve ilk defa yazıyorum lütfen okuyan olursa mazur görün. İlk bölümdü her şeyi tam olarak anlatmadım daha Dalkıran aşireti var. Dağdelen aşireti var. Onları diğer bölümlerde tanıtıcam zaten. Eğer bölüm çok karışıksa bana yorumlarda belirtmekten çekinmeyin lütfen. Ona göre Bi düzenleme yapabilirim. Kendinize iyi bakın. 🦋💜

                                                     -Gece🖤

AŞİRET {bxb} Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin