Biraz geç olsa da, telafi etmeye geldim.
İyi okumalar♡Bölüm şarkısı:
Nessa Barrett- nooseHayatım bir mekanizmanın içindeydi ve o mekanizmayı bozan kişi annemdi.
Eğer annem beni, kendisiyle birlikte götürmeyi seçseydi; kahramancılık oynamak yerine beni de kendisiyle birlikte alıp vücudumun toprakla erkenden kavuşmasına izin verseydi, babam beni sonsuza kadar sevebilirdi.
Ve bende kendimi hiçbir zaman kanlar içinde görmezdim.Ama o mekanizma bir kere bozulmuştu, babamsa tamir etmek yerine tüm parçaları söküp etrafa savuşturmuştu.
Bende şimdi o parçaları bulup birleştirmeye çalışırken, bilmediğim yollara, tanımadığım insanlarla beraber savruluyordum."Hassiktir!" Diye bağırdı Çınar. Bu onun ağzından ilk küfür duyuşumdu.
Herkes tepkisini dile dökerken ben ağzımı açmak için hamlede bulunmuyordum.
Hepsi araba anahtarlarını ve gerekli şeyleri alıp çıkmak için uğraşırken ben sadece olduğum yerde durup onları izliyordum."Çınar her şeyi bırakın, hemen çıkıyoruz."
Mahi elimden tutup beni dışarıya çıkarttığında ayaklarım çıplak olduğunu dahi umursamadım.
Elimi tutmasına da tepki veremedim.
Fırtına öncesi sessizlik yaşamıyordum, hayatımın bir cehenneme dönüşünü kabullenmiştim bu sorun değildi ama bu cehennemde yalnız olmaya alışıktım, birilerinin cehennemden kaçmak için benide peşlerinde sürüklemesine alışık değildim.
Daha fazla dibe batmaya alışıktım, başkalarıyla batmaya alışık değildim.Mahi beni Çınar'ın arabasının önüne getirdiğinde arka kapıyı açıp bana döndü.
"Çınar seni alıp bulamayacakları yere götürecek." Derken elimi bırakıp arabaya binmem için önümden çekildi.
O sırada Beria ve Çınar koşarak yanımıza gelip hızla arabaya bindiler.O kadar acelecilerdi ki, o an biz yokmuşuz gibi hızla geçip gitmişlerdi. O an gerçekten biz keşke yok olsaydık, o an gerçekten yaşanmamış, varolmamış olsaydık.
Yaklaşan motor seslerini duyduğumda belkide dakikalar sonra harekete geçtim ve dudaklarımı araladım ama sonra geri kapatıp arabaya bindim.Çınar kapıyı kapatmamı beklemeden gazı köklediğinde Beria'dan "A...abim." diye bir fısıltı çıkmıştı.
Mahi'nin motoruna bindiğini görmüştüm ama bunu söylemedim. Belkide söylemeli ve içini rahatlatmalıydım fakat ben kendimle çelişirken çoktan Çınar olaya el atarak, "Hemen arkamızda, emin olabilirsin." Dedi. Gözünü yoldan ayağını da gazdan asla çekmiyordu. Neden, neyden ve kimlerden kaçıyorduk bilmiyordum. Benim tek düşmanımı babam sanıyordum, babam ölene kadar.İstedikleri neydi ya da kimdi bunu merak etmiyordum çünkü ne olduğunu tahmin edebiliyordum. Tüm okların sivri, iğne uçları direkt beni hedef alıyordu fakat buna rağmen, kendilerini tehlikeye atmama rağmen hala benimle birlikte hareket edip, benimle kaçıyorlardı.
"Neden yapıyorsunuz?" Dedim en sonunda. "Neden kendinizi benim yüzümden tehlikeye atıyorsunuz? Nereden biliyorsunuz, nasıl güvenebiliyorsunuz ki bir gün ya da tam şu dakikalarda kafanıza silah dayayıp karşı safınızda olduğumu kanıtlamayacağıma?"
Ölüm sessizliği arabayı sardı. Ölüm sessizliğinden sonra kopan çığlıklar acı ve ruhtaki camları kıracak kadar gür olurdu.
Bu sessizliği bozup camları kıran kişi hiçbiri olmadı ya da olamadı çünkü o dakikalar içinde arabanın yanından bir var olup bir yok olan bir gölge geçip tozu dumana katarak arabanın hemen önünde ilerlemeye başladı.Hepimizin gözleri Mahi'nin üstündeyken Beria'nın sevinçle bağırması arabada yankılandı.
Çınar'da Beria'ya yan gözle bakıp kendinden emin şekilde gülerek aynı şekilde dikiz aynısından bana baktı.
"Doğru söylüyorsun." Dedi. "Karşı safımızda olsan Beria'ya, bana ve Mahi'ye doğrulturdun silahlarını ama senin yanımızda olmasan da karşımızda olmadığını da silahlarının hepsini Mahi'ye doğrultmandan anlıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜM MELEĞİ
AksiyonBu savaşı kazanan ölümdü. O gece yaşananlar,yıllar önce yaşanması gereken şeylerdi. O gece yıllar önce değil, şimdi yaşandı. Ölümle beraber, kader kanlı imzayı onlar adına attı. Kanlı eller, ölüm meleğiydi. Savaşçı kalp, ölüm meleğiydi. Bu dünya içi...