Jaymes Young - I'll Be Good
Liam okul için erkenden kalkmış dün gece ütülenmiş gömleğini ve pantolonunu giyiyordu. Zorda olsa kırıştırmadan giydiği kıyafetlerini düzeltmek için aynanın önüne gelince boynunda ki morarıklığı gördü. Ah hadi ama! Gerçekten bugün mü olmak zorundaydı daha önceleri morartmazdı! Eli boynunda morarıklığı kapatarak aşağı kahvaktıya indi Liam.
"Bir dakika geç geldin James! Umarım bir açıklaman vardır!" Ağzının içinde yuvarlayak özür dilemiş ve yemek yemek için oturmuştu. Eğer oturmasaydı bu konuşma daha sürer ve uzun bir nutuk olurdu.
Babasını savuşturmasına rağmen annesinin sorduğu soruya cevap verememişti
"James? Boynuna ne oldu?" Ne diyebilirdi ki? 'Ah özür dilerim dün gece rastgele bir kızı düzerken farkında değildim ama anın şehvetiyle boynum morardı' falan mı demeliydi? Ölüm fermanını imzalamasıyla aynı şeydi bu! 'Bilmiyorum' demek için ağzını açtığında babası araya girmişti
"Ben biliyorum oraya ne olduğunu, sen de oraya ne olduğunu biliyorsun değil mi oğlum? James dün gece kaçta geldin eve?" Babasının sakin sesi onu korkutmuştu. Normalde bağırması ve ona kızması gerekiyordu. Ailesi onun 18 yaşında olduğunun farkında değildi sanki! Sürekli mükemmel olması gerektiğini söyleyip duruyorlardı ve bu Liam'ın canını çok sıkıyordu.
"O Louis denen çocuktan uzak durman gerektiğini sana daha kaç kere söylemem gerek James!? O çocuk seni kötü etkiliyor! Ayrıca o senden büyük! Senden büyüklerle arkadaş olmaman gerek!" Liam bilmem kaçıncı özrünü dileyip izin istedi ve evden çıktı. Her gün okula gitmeden önce Louis'nin hayatta olup olmadığını kontrol ederdi. O sabah da öyle yaptı.
Birlikte kalmak için tuttukları eve geldi ve Louis'yi kontrol etti. Odasında uyuyordu. Liam rahat bir nefes alıp salona geçip oturdu. Boş televizyonu izleyip düşündü uzun uzun. O evden kurtulmalıydı ya da ailesi ondan tamamen kurtulacaktı bu gidişle.
"Liam?" Louis'nin sesiyle oturduğu yerden sekmişti Liam. Önce şaşkın şaşkın Louis'ye sonra da duvardaki saate baktı. Neredeyse öğlen olmuştu! Okula çoktan geç kalmıştı!
"Hey Tommo!" Enerjik tutmaya çalıştığı sesi daha çok can çekişir gibi çıktığında koltukta duran yastıklardan birisini alıp sarıldı. Louis kaşları çatık farklı anneden doğma kardeşinin yanına oturdu ve elini bacağına koydu.
"Ne oldu Lee?" Liam dolu gözleriyle abisi yerine koyduğu çocuğa baktı. Louis dolu gözleriyle ona bakan çocuğu gördüğünde sıkıca ona sarılmıştı. Ağlayan birisini görünce ne yapması gerektiğini bilmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Addiction // Larry Stylinson
FanfictionTanrım,kurtar beni, benim uyuşturucum benim bebeğim Hayatımın geri kalanında kullanacağım ~ Harry! 21! Louis! 23!