"Bu mükemmel fikir için Harry Styles Tomlinson'a teşekkür ederiz. Aralık ayının ortasında bir yerlere gitmek çok akıllıca. Teşekkürler aşkım!" Louis söylenerek Hannah'nın montunun önünü kapatırken Harry de kucağında Freddie'yle birlikte onu izliyordu. Freddie de babasının göğüsüne yatmış sıranın ona gelmesini bekliyordu. Harry de Louis'nin hafif kızarmış yüzüne bakıp sırıtıyordu. Büyük planları vardı..
"Yetmez mi söylediğin bebeğim. Bunu bir tür tatil olarak düşün. Hem çok uzun da kalmayız. Haftasonu yeter diye düşünüyorum. Tatile gitmeyeli baya oluyor."
Louis offlayıp eğildiği yerden kalktı. Harry Freddie'yle birlikte yere eğilip Freddie'yi ayakta tuttu. 1 yaşına girecekti artık bu yüzden ayakta durmak çok da zor değildi.Louis Freddie'nin küçük sarı montunu alıp dikkatlice Freddie'ye giydirdi ve kaldığı yerden söylenmeye devam etti.
"Yarının doğum günüm olduğunu bilmiyormuş gibi yapmayacağım değil mi? 26 yaşıma giriyorum aşkım. 6 değil." Hannah babasının söylenmesine kıkırdarken Freddie de ablası gülüyor diye çığlık atıp alkışlamaya başlamıştı. Freddie gün geçtikçe ablasına benzemeye başlıyordu ve bunu izlemek çok şirindi.
Louis hızla kendi montunu da giyip Freddie'yi kucağına aldı.
"Hannah. Gel bebeğim biz arabaya inelim. Baban da çantaları alıp gelsin." Küçük kız babasını onaylayıp ayakkabılarının renkli ışıklarıyla birlikte kapıdan çıktı. Louis de kucağında Freddie ile küçük kızın peşinden çıktı.
Harry de üzerine montunu giyip rafta duran bereyi aldı. Sonra da Hannah ve Freddie için hazırladığı çantayı, Louis ile kendisi için hazırladığı çantayı eline alıp zor da olsa kapıdan çıktı. Kapıyı kilitlediğinden emin olduğunda yağan karın hâlâ erimediği bahçelerine bakarak arabaya doğru ilerledi. Bahçe kapısında çıkıp onu da kilitlediğinde arabanın bagajına yönelmişti. Çocuklar arabada koltuklarında oturuyor Louis ise araba kapısının yanında onu bekliyordu.
"Nereye gittiğimizi gerçekten söylemeyeceksin. Değil mi?" Harry kafasını olumsuz anlamda sallayıp Louis'ye yaklaştı. Elindeki bereyi dikkatlice kocasının başına geçirip dudaklarına kısa bir öpücük kondurdu.
"Hayır. Ama beğeneceğini düşünüyorum. Noel'de çocuklarımızla birlikte olmak istiyorsan sadece bir gece kalıp gelebiliriz. İstemezsen haftasonu orda kalabiliriz." Louis de onları çeken paparazziden habersiz ellerini Harry'nin beline sardı.
"Freddie'yle ilk noelimiz. İlk noelinde onu Niall'ın eline bırakamam. Hâlâ gözümün önüne Doris'i tutuşu geliyor. Tanrım! Ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu!" Louis kocasının kolları arasına girdiğinde üşüdüğünü hissetmişti. Harry'nin kolları arası onun için sıcak bir ev gibiydi. Harry de Louis'nin üşüdüğünü farketmişti.
"Hadi bakalım cariño. Daha fazla üşüme." Louis kafasını kaldırıp kocasının çenesine kokulu bir öpücük kondurdu ve yolcu kapısını açıp elindeki anahtarı Harry'ye verdi. Yolu bilen oydu, o sürse daha mantıklıydı.
Harry de arabanın arkasından dolaşıp arabaya bindiğinde hevesle konuşmaya başladı.
"Kim amcalarıyla bir gece geçirmeye hazır bakalım!" Hannah heyecanla 'ben' diye bağırırken Freddie de ablasını taklit edip çığlık attı.
Kısa bir araba yolculuğundan sonra -ki sadece birkaç sokak ilerlemişlerdi- Harry arabayı Liam'ın evinin önünde durdurdu. Louis çocukları arabadan indirirken Harry de bagajdan çocukların çantasını almıştı. Louis kucağındaki Freddie'yle kapıya yaklaşında kapıyı kucağında oğlunu tutan Liam açmıştı. Daha sadece birkaç aylıktı küçük Bear..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Addiction // Larry Stylinson
FanfictionTanrım,kurtar beni, benim uyuşturucum benim bebeğim Hayatımın geri kalanında kullanacağım ~ Harry! 21! Louis! 23!