| Derin'in anlatımıyla |
''Neyi Derin?'' dedi sessizce. Ne diyebilirdim ki? Hiçbir şey düşünemiyordum.
''Çocukluğumu'' dedim aniden. ''Çocukluğumu Meriç.'' daha çok gözyaşı dökmeye başladım.
''Derin..'' dedi, sustu. ''Derin ben.. Özür dilerim.''
''11 yaşındaydım!'' dedim bağırarak. ''Kendimden de o adamdan da nefret ediyorum. Nefret!'' dedim ve vurmaya başladım yere.''Elleri.. Elleri her yerime değdi Meriç!'' Dedim suçlusu Meriç gibi.
''Derin, yapma. Canım yanıyor..''
''Kimse duymuyordu beni..''
''Derin..''
''Annem bile. Oysa koruyacağım seni demişti..''
''...''
''Ya babam? Hani kimse dokunamazdı bana!'' kendimi Meriç'e bıraktım. Belki yarım saat öyle kaldık. Bir kere bile kıpırdamadı. Gözyaşlarımı onun omuzlarına hapsetmiştim. Yorgun ve bitkin düştüğümde beni kucağına almaya çalıştı. Aniden korkup geriledim ve güven vermek ister gibi elimi tuttu. Sakinleşip tekrar Meriç'e bıraktım kendimi.
Odamın yanındaki odaya girmiştik. İyide neden? Burası Meriç'in odasıydı. Düşüncelerimi okur gibi sıcak bir gülümsemeyle;
''Yatağım dünyanın en rahat yatağıdır. Bu şansı kaçırma derim.'' dedi ve yavaşça yatağa doğru bıraktı. Hızlıca banyoya gidip, ilk yardım setini alıp kanayan elime pansuman yaptı. Bir ara fazla bastırmış olacak ki anlık bir refleks ile elini tuttum.''Ç-çok özür dilerim.''
''Önemli değil Derin. Benim hatam''
'' Ve teşekkür ederim.''
''Ne için?''
''Farklı olduğun için.'' Gülümsedi.
''Bende teşekkür ederim.''
''O nedenmiş?''
''Farklı hissettirdiğin için.'' Utandım. Bildiğin yanaklarım kızardı, kelebek etkisi yaşadım ben galiba. Ya bildiğin öyleydi işte!
"Şöyle sözler söylemeyi bırak." Diye mırıldandım.
"Neden?" Dedi aniden ciddileşerek.
"Beni kaçıran adama aşık olmak istemiyorum." Düşünceliydi.
"Sana zararım yok sonuçta değil mi?"
"Sadece ironi" dedim ve bir kahkaha patlattım. Gözlerini devirerek;
"Benimki de ironiydi canım!""Nasıl ya-"
"Sus!" tekrar bir kahkaha patlattım. Bu iş gitgide güzelleşiyordu ha!
"Niye? Susmazsam ne olur!" dedim başımı bir yana eğerek.
"Sustururum" dedi ve dudağıma bir bakış atıp dudaklarını ıslattı.
"İğrençsin!" dedim. Ve birlikte kahkaha atmaya başladık. Aniden yorgunluğumu hatırlamam ile birlikte ağırlık çökmesi bir oldu. Meriç tam benim odama doğru giderken kafamı kaldırıp uykulu gözler ile
"Nereye gidiyorsun?" dedim.
"Yatağımı işgal ettiğiniz için sizin yatağınıza gidiyorum Derin hanım, sakıncası var mı?" dedi ve öne selam verir gibi eğildi.
"Doğru" dedim gülmemi bastırarak. Tam odadan çıkıyordu ki
"Gitme." dedim fısıldayarak. Lan durdu galiba. Hay amına koyayım nasıl duydu onu!"Gitme, burada kal." dedim tekrar. Bana döndü ve bir bakış attı.
"Yere yatak kurayım o zaman"
"Salak mısın oğlum? Zaten hasta olacağız iyice beter olacaksın. Gel şuraya" dedim ve yana kaydım.
"Sen bana baya baya aşık oldun ha" dedi ciddi bir sesle.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA
De TodoGelecekten Kesit; "Eğer buradan bir an önce kaçmazsak yakalanacağız'' Diye bağırdı Meriç. Çıkış kapısına doğru koşuyorduk. Elimizdeki çantalar oldukça ağır olduğundan koşmamızı yavaşlatıyordu .Ve o an kulaklarımı çınlatan iki el sıkılan silah sesi...