Breath // Hemmings

25

"Pekala bugün kendini nasıl hissediyorsun?"diye Elena Luke a sordu.Sorması değil kontrollerini yapıp bunu kendinin anlaması gerekiyordu!

"Daha iyiyim.Kahvaltı hazırmı?"

"Yarım saate hazır olur."diyerek Elena ensesini okşadı.Geç uyanıyordu ve ilaçlarıda geç veriyordu.

"Saat geçiyor Elena"dedim sakin bir şekilde.Buradaki asıl amacımı belirlemiştim.Elena nın yanlışlarını ortaya çıkarmak!

"Biliyorum Rain.Hatırlattığın için saol."diye bana resmen laf vurdu! Onu öldürüp gözlerini oysam ve bir çukur kazıp içine atsam ne olurdu?

Ona gıcık oluyordum çünkü onu kıskanıyorum! Luke un resmi bakıcısı o ve ben sadece istenmeyen kişiyim.

Elena salondan çıkarken okuduğum kitabıma geri döndüm.Bir kaç dakika geçmeden kapı çaldı ve çocukların sesini duydum.Kapıdan ilk giren Calum oldu.Önce Luke un yatağının üzerine kendini attı."Tanrım Ashton bizi buraya kadar yürüttü.Çok yorgunum!" Sonra göz ucuyla beni gördü"Rain!!! Seni görmek muhteşem.Özellikle burada"diyerek ayağa kalktı ve bana cabuk bir kucaklama verdi.Ardından giren Ashton un sıcak gözleri ile karşılaştım.Oda bana ufak bir sarılma verdi.

Michael kapıda dikilmiş öylece bana bakıyordu.Yüzünde fazlasıyla hüzün vardı.

"Aman tanrım Clifford saçını sarıya mı boyadın?!!"diyerek ona ilk adımı atan ben oldum.Sanki benim o adımı atmamı bekliyormuş gibi sıkıca bana sarıldı.

"Aman tanrım Turner yoksa buraya geri mi döndün?!"

"Hayır"diyerek ondan biraz uzaklaştım.Bir an Luke a döndüm ve gülümser bir halde bizi izlediğini gördüm.Ben ona bakınca hemen gülümsemesini sildi.

Çocuklarla birlikte otururken Elena salona girdi.

"Hoşgeldiniz.Bende kahvaltı hazırlıyordum."konuşurken gözlerini Calum dan ayırmıyordu.Ah ha!

"Rain burada olmana gerçekden çok sevindim"diyerek Calum onu görmezden geldi.Elena sinirden kuduruyor gibiydi ve benim gömme planlarımı şimdi onun kafasında duyabiliyordum.

"O sadece bir süre misafir çocuklar.Kendinizi kaptırmayın."dedi Luke umursamazca.

"Kendini kaptırmamak insanın elinde değil dostum." Michael ın cümlesiyle Luke umursamaz halinden çıktı ve gözlerini kısarak ona baktı.

"Ben Doktor Peters ın yeni yardımcısıyım.Bir süre burada gözlem yapıcam sadece."diyerek hem durumu izah etme hemde gergin ortamı dağıtma gereği hissettim.

Michael tekrar en içden gülümsemesiyle bana baktı"Tebrik ederim Rain."

"Evet güzelim tebrikler! Bu arada şu sarı saclar iyiydi.Seni olduğundan daha seksi göstermişti.Tabiki böylede seksisin.Yani..." Luke yastık atarak Calum u susturdu.Açıkcası buna minnettar oldum.Yoksa Elena beni gece yatağımda boğabilirdi.

"Bu kadar gevezelik yeter.Hadi bir şeyler yiyelim."diyerek Ashton ayağa kalktı.Elena Luke a ilerlerken "Ben Luke u makinadan ayırırım.Sen meyve sularını dök."diyerek onu yolladım.

Luke u makinadan ayırırken Calum ve Mike başımda dikilmiş beni izliyordu.Elimi onlardan tarafa uzattım"Neşter"

"Ne?"dedi Calum kaşlarını çatarak.

"Bana öyle bakıyorsunuz ki kendimi ameliyatda hissettim Calum."dediğimde Luke bir an kıkırdadı.

Ah tanrım!

Bu ses için yaşıyorum ben sanırım.Biz salondan çıkmadan Elena tekrar içeri girdi.Elinde ufak bir manzara tablosu vardı.

"Bunu unutmuşum.Bir aile dostunuzun hediyesiymiş.Bayan Hemmings aile resminin yerine asmamı istemisti"diyerek o tarafa ilerledi.

"Hayır!!! O resmi indirme!!"diye Luke kıza bağırdı.Neden böyle sert davrandığını anlamadım.

Sonra göz ucuyla bana baktı ve hayatdan isteklerimiz isimli aptalca listemiz aklıma geldi.Durumu dağıtmak için Luke u kolundan tutup mutfağa çevirdim.

Nasıl olurda o listeyi unuturdum?

Masada yanıma oturdu ve kahvaltı bitene kadar sesini cıkartmadı.Yalnızca Michael a tuhaf tuhaf bakıyordu.Aralarında bir tartısma mı geçti diye merak ettim.

Çocuklar önden tekrar salona geçerken Luke kulağıma fısıldadı "Michael senden hoşlanıyor"

Ve ben onu orada bırakıp donakaldım.

Michael? Benden? Siktir!!

Çok kısacık bir bölüm oldu ama dayanamadım.Hiç birşey yayınlamamakdan iyidir dedim ;)
Vote ve yorum lütfen♡♥