on dört '

1.1K 71 4
                                    

"Selin!"

Yarenlerin sınıfına gitmek için harekete geçmiştim ki, adımlarımın havada asılı kalmasına sebep olan isim, Sude olmuştu.

"Efendim?" dedim omzumun üzerinden yüzüne bakıp.

"Biraz konuşalım mı?"

Sınıf henüz boştu. Bugün Sude de ben de tesadüfen erkenden gelmiştik.

Derin bir nefes verip, başımı onaylarcasına salladım. "Seni dinliyorum," dedim ona doğru dönüp dikkatle yüzüne bakarak. Oldukça güzel bir kızdı. Güzelliğine yazık ediyordu, Kuzey'i severek.

"Konu Kuzey," dedi, durgun bir sesle. "Onunla daha önceden de tanışıyorsunuz sanırım, çünkü Kuzey üç günlük tanıdığı bir kıza böyle yakın davranacak biri değil. Onu üç yıldır tanıyorum ama benimle bile bu denli samimi olmadı. Onu seviyorum Selin. Eğer aranızda bir şeyler varsa, ona karşı bir şeyler hissediyorsan bunu senden duymak isterim."

"Hayır, yok." dedim net bir ifadeyle.

"Olmasın da." dedi, uyarıcı bir tonla. "Eğer olursa, karşında durmaktan gocunmam Selin. Kuzey'i üç yıldır seviyorum ve onu iki günlük bir kıza kaptıracak değilim. Kuzey'den uzak dur. Dur ki, sen de ben de üzülmeyelim, canımız yanmasın."

"Sen onu sevmiyorsun, ona takıntılısın." dedim kendimden emin bir tavırla. "İstersen sınıftaki tüm erkekleri kendine aşık edebilirsin. Çok güzel bir kızsın ama kendini harcıyorsun." dedim başımı iki yana sallayarak. "Senin için üzülüyorum Sude."

"Sen kimsin?" diye sordu, gözlerini kısarak. "Sen kimsin de bana üzülüyorsun? Ne cürretle?"

Üzülüyorum.

Üzülüyorum çünkü, yıllar önceki ben duruyor karşımda. Aynı hırs, aynı kararlılık, aynı inatçılık.

Üzülüyorum çünkü, bir zamanlar ben de yönümü Kuzey'e çevirdim ve yolumu kaybettim.

Üzülüyorum çünkü, ben de aynı durumdaydım.

"Aşk hastalıktır," dedim omuz silkerek. "Ve senin ona hissettiğin şey, hastalıklı bir aşk. Senin duygularına engel olamam, işine de karışmam çünkü haddim değil. Sonuçta senin bir aklın var, benim tavsiyelerime ihtiyacın yok."

Derin bir nefes verdim.

"Tekrar söylüyorum, Kuzeyle aramda hiçbir şey yok, olamaz da." dedim, net bir tavırla. "Çünkü ben Kuzey'den nefret ediyorum. Kimseden etmediğim kadar nefret ediyorum. İçin rahat olsun yani."

Yarenlerin sınıfına gitmek için arkamı döndüm.

Döndüm ve gördüğüm kişiyle birlikte duraksadım.

Çünkü Kuzeyle kesişti gözlerimiz. Bana, sanki ondan nefret ettiğimi ilk kez dile getiriyormuşum gibi baktı ve bu bakışı, yüreğimi sızlattı.



×

Ah ah

aşk yeniden / texting (tamamlandı.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin