'Lee Taemin ve Nakamoto Yuta'

190 14 65
                                    

Ailesinin evinde bir akşam yemeği yedikten sonra evine gitmek için yola çıkan Hyunwoo, Hyungwon'dan aldığı bir telefon üzerine yolunu değiştirmiş ve arkadaşının evine gitmeye karar vermişti. Yolda düşüncelerinin içerisinde kaybolduğunu hissedip radyoyu açtı ve arkada çalan kısık sesli şarkı eşliğinde adı gibi bildiği eve doğru sürmeye devam etti.

Fazlaca varlıklı bir ailede el üstünde tutularak büyümesine rağmen, elindeki imkanları hiç önemsemezdi. Hatta öyle ki Üniversite yıllarında ayrı eve çıktığı arkadaşlarına şimdilerde bile maddi sıkıntı yaşadıklarında yardım ediyordu. Babası onun elinin bu denli açık olmasından rahatsızlık duyuyor ve en azından bir işe girmesi, veya kendi şirketlerinden birinin başına geçmesi için onu zorluyordu. Fakat Hyunwoo hayatını bir masanın başında geçirebilecek birisi olmamıştı hiçbir zaman. Bundan birkaç sene önce, Kihyun'un önermesiyle birlikte bir dans kursuna gitmişti. O zamanlar çok mutluydu, hayatını yoluna koyduğunu hissediyordu fakat ailesi pek de bu fikire sıcak bakmadığı için bırakmak zorunda kalmıştı. Şimdilerde ise hayatına nasıl devam edeceğini bilmiyordu. Babası onun bu denli boşlukta olduğunu görüp çocuğunun iyiliği için bir şeyler yapmaya karar vermişti. Ancak belli ki denemesi ters tepmişti.

Birkaç saat önce ise Hyunwoo'yu karşısına alıp ne istiyorsa onu yapmasını, vereceği her kararda arkasında olduğunu söyledi ona. Bu sözleri annesinden duysa normal karşılayacak olan Hyunwoo, babasından duyduklarıyla o kadar çok duygulanmıştı ki, hayatını bir yerden tutup düzene sokmaya karar verdi. Belki de hayalinin peşinden giderdi, kim bilir?

•••

Öte yandan Lee Taemin cephesinde durumlar çok karışıktı. Dönen koltuğunda oturup sargıdaki elini oynatmaya çalışan genç adam, fizik tedaviye gitmesi gerektiğini bildiği halde hiçbir şey yapmıyordu. Bir nevi kendisini cezalandırma şekliydi bu onun. Fakat kendisini anlamıyordu, almak istediği intikama bu kadar yaklaşmışken neden mutlu hissetmiyordu ki? Hayatının travmasını ona yaşatan insanlar için neden üzülüyordu?

Flashback

"Taemin! Okuldan sonra Yuta ve Sicheng ile kahve içeceğiz, geliyorsun değil mi?"

"Gelirim tabi, ama ufak bir işim var. Sonradan katılırım size."

"Ne işin var fındık? Manita mı yaptın?"

"Çocuğu utandırmasana Yuta!"

"Ne dedim ya?"

"Aslında... Evet. Naeun ile buluşacağım."

"HADİ CANIM!"

"Bağırmayın ya!"

"Tamam o zaman, geleceğin zaman haber ver bize. İyi şanslar dostum."

"Saol Yuta."

"Siz gidin, ben Taemin'le birşey konuşacağım."

"Tamamdır. Çıkışta bekliyoruz seni Min."

"Hey Tae, problem ne?"

Who Are You, Kihyuk ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin