Şey, Ben Geldim...

238 14 0
                                    

Dicle eve döner o sırada Ego ajans toplantı odası.

Ceyda: ajans satıldı.

Çınar: nasıl ya kim almış peki?

Ceyda: henüz ben de bilmiyorum avukatları aracılıyla iletişim kurdum. Yurtdışından geliyorlar ve 2 kişiler. Ben de bu kadar biliyorum.

Kıraç: kesin sektörü falan bilmiyorlardır.

Emrah: yandık biz.

Peride: ay canım hemen kötü düşünmeyin belki iyiydirler.

Gülin: ay nerde bizde o şans.

Bu arada Barışın sevgilisi yok

2 gün sonra

D: last night in Paris how do you feel?

L: weird. After 21 years I will live somewhere else.

D: I can understand it

L: always feel free to talk with me in every topic. Especially about old memories in Turkey.

D: I love you.

(Tatlı tatlı öpülüp uyurlar.)

Ertesi sabah

L: Dijjle wake up.

Dicle uyanmayınca dudağına iki üç tane öpücük kondurur ve uyandırır.

L: Goood morning!

D:good morning! Aww you are ready to go let me change my outfit .

1 saat sonra

L: dijjjjle are you ready?

D: yess!

Ellerinde valizleri el ele tutuşup caddeye çıktılar bir taksi çevirip havaalanına gittiler.

D: always feel free to ask whatever you want to know.

L: I will

3 saatlik uçuşun ardından Lucas ve Dicle Valizlerini Dicle'nin kiraladığı rezidansa bırakıp Ego ajansa geçtiler. Barış ise menajeri Ceyda ile görüşmeye gelmişti.

Ceyda'yla görüşmesi biten Barış ajansın yeni sahiplerini de tanımak için biraz daha orada kalmaya devam etti. Ceyda ise herkesi lobiye toplayıp yeni sahiplerin geleceğini haber verdi.

D:I am ready let's go.

L: hug me whenever you need courage.

D: I will

Dicle ve Lucas ajansın kapısından içeri girerler. Herkes aynı anda

Dicle!

D: ajansın yeni sahibi biziz. Beni zaten tanıyorsunuz. Bu da Lucas . Ajansı birlikte aldık.

L:meraaba(Fransız aksanıyla) Lucas ben.

Kıraç birden Dicle'ye sarılır.

Kıraç:Çok özledim seni.

D: ben de çok özledim. Baba bu da Lucas.

L: Meraba dijle's baba

K:Merhaba Lucas.Diclecim benim niye haberim yok bundan?

L: anlıyor az ben seni.

Dicle sırayla herkese sarılır.

Sonra barışla göz göze gelir ama hiçbir tepki vermeden devam eder

D: hadi toplantı odasına gidelim.

D: herkese tekrardan merhaba. Doğrusu hepinizi çok özlemişim. Şimdi siz düşünüyorsunuzdur"niye geldi bu kız diye" ben Paris'te bir ajansın ortağıyım Lucas'ın da bir ajansı var ve Türkiye'de bir ajans almak biraz da Türk kültürünü yaşamak istiyordu. Bu yüzden Ego'yu aldık bu arada Lucas yarı Türk yani basit cümleleri anlayabiliyor ve temel ifadelerle konuşabiliyor ama biz İngilizce konuşuyoruz siz de öyle yapsanız iyi olur anlaması açısından.

D: ajansın yeni bir sürü kuralı yok. Eskiden neyse şimdi de o asıl önceliğimiz sanatçılarımızın mutluluğu. Biz Fransa'da işleri hep dürüstlük ilkesine dayanarak yürüttük ve çok az kötü sonuç aldık burda da aynı şekilde ilerleyeceğiz ama hata yapma hakkımız ne yazık ki çok az. Bunu söylemek istemezdim ama menajer başına 10 hata kovulmaya neden olur.

Lucas I talked about our rules mainly being trustable and 10 wrong cause firing the manager.would you like to add anything?

Lucas: No. just Be trustable and don't make a lot of mistakes. And I can understand you!Meeting is over

DİCBAR|bana geri dön Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin