G:öğleden önce bir kez gördüm ama bilmiyorum ki erken çıktı galiba
E:sabah da geç geldi zaten bir şeyler var bak benden söylemesi.
G:olabilir mi? Sevgilisi vardır belki.
E:olur mu olur. Güzel kız sonuçta.
K:siz ne fısıldaşıyorsunuz orada. Dicle'yle ilgili değil mi?
E:Yok Kıraç bey. Havadan sudan işte.
K:Dicle hakkında saçma sapan bir şey duymak istemiyorum ona göre.
G:tabii ki Kıraç bey.
K:Dicle gelmedi mi daha.
E:yok gelmedi daha en son öğleden önce gördüm ben
Kıraç Dicle'yi arar. Dicle ve barış uzandıkları koltukta telefonun zil sesiyleirkildilerm D:barış telefonum. B:ben getireyim bekle sen D:dur dur kalktım ben B:Kıraç arıyor D:Ne niye ki? B:bilmem açmadım daha D:Barış babam arıyor. Babam arıyor ne yapacağız şimdi (eski Dicle is back) B:tamam sakin ol bilmiyor birlikte olduğumuzu. Aç telefonu konuş sakin sakin D:tamam açıyorum K: alo Dicle dönmemişsin geri ofise? D:ha evet ya işlerim vardı da. Dönemedim bir daha.
K:iyisin değil mi sesin yorgun geliyor. D:koşturmaktan ya iyiyim ben. K:gelecek misin ofise? D:sanmıyorum işim yok orada. K:tamam tatlım kolay gelsin sana D:bay bay K:bay bay
D:ohhhhh B:dışarı çıkalım mı? B:bir yemek yeriz D:olur çıkalım ama B:yakalanmayacağız söz! D:ben üzerimi değiştireyim o zaman D: kıyafetim yok. B:sweatshirt versem elbise gibi giysen olur mu D:olur sevgilim ben senin dolabından alıyorum o zaman bir tane B:al bebeğim dolabım emrine amade
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dicle giyinip Barış'ın yanına geri dönünce barış aralarındaki mesafeyi hızlıca kapatarak Dicle'nin dudaklarına kapandı. Nefessiz kaldıkları için ayrıldıklarında ise Barış Dicle'nin boynuna gömülerek kısık sesle konuşmaya başladı.
B:harika olmuşsun. D:gri eşofman... bilerek mi giyiyorsun? B:belki. D:sonsuza kadar burada kalabilirim. B:ben de ama sonsuza kadar aç kalamam. Hadi çıkalım
Dicle kikirdeyerek Barışın elini tuttu ve birlikte kapıya yöneldiler. Barış restoranı önceden arayıp kesinlikle magazinin olmamasını istediğini ve sadece kendileri için restoranın üst katını kapattırmıştı. Dicle ise büyük güneş gözlükleri, toplu saçları ve taktığı bucket hat ile tanınamayacak hale gelmişti. Barış çağırdığı araç şoförüne gidecekleri yeri söyledikten sonra elini yanındaki kızın bacağında hareket ettirmeye başlamıştı. Dicle bu hareketin kendisini fazlasıyla etkilediğinin farkında olmakla birlikte Barış'ı bu kadar çok isterken bu hareketini engellemek içinden gelmiyordu. Dönüp sevgilisinin dudaklarına uzunca bir öpücük bıraktı. Ardından sessizce kulağına fısıldadı "Yapma dayanamam." "Dayanma" "Barı' " "Dicle" "durdurmak istemiyorum ama ah Barış dur" "durmayalım istiyoruz işte" "Şimdi olmaz lütfen." "Evde?" "Belki" Barış elini Dicle'nin bacağından çekti ama hala kızı istediği belliydi. Ama kendini bastırmak için telefonundan bir şarkı açtı ve birlikte söylemeye başladılar. Bağıra bağıra şarkıyı söylerken fazlasıyla eğlendikleri açıkça belliydi. Sözleri resmen birbirlerine söylüyorlardı. Aralarındaki harika uyumla hiç konuşmadan düet yaptılar. Bunu çekip atsalardı viral olmuşlardı ama bu düeti yalnızca şoförleri duyabilmişti.
