Gözlerimi araladığımda her taraf karanlıktı.
Biraz doğrulmaya çalıştım ama dikiş yerime giren ağrıyla yerine mıhlandım.
Ne yapacaktım şimdi, istemsizce gözümden bi yaş süzüldü bir müddet sonra gözlerim karanlığa alışmıştı ve Bahçeden vuran ince ışık az da olsa odayı aydınlatıyordu.
Etrafı incelemeye başladım, karşı koltukta Berk'i uyuyor şekilde görmem çokta uzun sürmedi.
Zor da olsa yerimden doğrulup ayaklarimi kanepeden aşağıya sarkıtmıştım..
Ayağa kalkıp odama doğru çıktım, ilaclarimdan bi kaçını icip yarami kremledim yatağıma girip uyumaya çalıştım başarılı olamayınca elime bi kitap alıp okumaya başladım tam o esnada dışarıdan bi tıkırtı geldi sanki biri bi şeye takildi ve düşüp kırıldı tülü hafif araladım bi gölgenin kaçarcasina uzaklastığını farkettim biraz korkmadım değil..
Acaba biri evi mi izliyor gibi düşünceler icerisinde boğuşurken içeriye pat diye biri daldı bnde tiz bir çığlık attım.
Berk bana anlamsızca bakarken gözleri kıpkırmızıydi..
Berk:
Niye bağirıyorusun? Ne oldu?
Bense kekeledim ve
- Hhh hiiiçç. Yok bi sey...
Biraz gozlerine korkuyla baktiktan sonra
- Öyle bir anda girince korktum sadece.
Dudağı hafif yukarı doğru kıvrılinca kayiflendigini anlamam cokta uzun sürmedi.
Berk: korkma bu kadar hâla alışamadın mı bana yoksa.. deyip sırıtınca kendimle sakin kalmak için içten içe savaş verdim ,gecenin bir vakti odama dalıyor bir de alışamadın mi diye dalga geciyor aklimla oynamaya çalışıyor bu adam sessiz kalınca sessizliği bozan yine o oldu
Berk: Yat yatağa! Uzan.
Ben anlamamış bakışlarla ona bakarken uzandım ve gozlerimi ondan kacırıyordum o da soyunup uzerimden diger uca geçmeye çalıştığı sirada anlık refleksle kalbimin carpintinsina engel olamadım soğuk terler dökmeye başladım sanki kalbim göğsümü delecek gibi gözlerimi kapattım, sımsıkı nefesimi tuttum, o da anlamış olacak ki duraksadi ve beni izlemeye başladı keyifli bi gülümsemeyle,gözlerimi araladigimda halen daha üstümde görünce ittirmeye başladım oysa kendini bana daha da bastırdı ben ittirdikce o daha çok bastırıyordu.
Bn ittirmeyi bırakıp gözlerine bakıyordum hareketsiz, hissiz ,boşluğa bakar gibi baktım gözlerine uzun uzun, gözleri gözlerimde kenetlendi koyu kara gozlerinde boguluyordum adeta, dudaklarima uzandi öpmeye başladı beni ,bnde karsilik verdim ve soluksuzca öpüyordu beni tam o esnada dışarıdan bir el silah sesi duyuldu Berk bir anda üstümden kalkti bende acıyla inledim yarami acıtmıstı ani harket edemiyordum sonuçta daha yeni bi yaraydi ,Berk odasina dogru gidip silahını alip bi hişımla çıktı evden, bnde dogruldum ve zorla da olsa kapiya dogru ilerleyip kapıyı kilitledim ne olur ne olmaz pencereleri kontrol edip odanın giyinme odasına girdim. Giyinme dolabina icine girip sesszice beklemeye basladım ,dışarıdan catişma sesleri geliyordu ,odamin camina mermi isabet etmis olmali ki kirik cam sesleri geldi istemsizce gözümden bi yaş süzüldü, üzerime bi kac kiyafet ortüp kalabalik dolapta kendimi kamufle etmeye çalıştım tam o sirada odanin icinde birinin dolaştığını anladım ayak sesleri geliyordu tam giyinme odasinin kapi koluna biri uzanmisken birisi de odanin kapısını pata küt tekmelemeye başladı giyinme odasının kapisinda ki süliet bir anda cama dogru kostu ve arkasindan biri oda kapisina tekme atip kapiyi kırıp daldı ,aynı kişi beni ariyor olacak ki hemen giyinme odasina daldi ve dolabin kapagini acip beni gördü başımı kaldirip baktigimda Berk oldugunu anladım.
Beni sertce cekip aldi dolabin içinden..
Berk :
Artik burada kalamayız bu akşamlık bi otel de kalacağız
Ben:
Ilaçlarimı alayim geliyorum dedim sitemle
İlaçlarımı almak için egildigimde masanın üzerinde okuduğum kitabın olmadığını farkettim ama nasl olur buraya koydugumdan eminim aman neyse deyip geçiştirdim ve doğrulacağım sırada Berk arkadan gelip belime sarıldı ve beni yüz üstü yatağa uzandirdi ve memelerimi sıkmaya başladı erkekliği de kalçama baskı yapıyordu ben acıyla inleyince daha da bastiriyordu yaram çok acıyordu ve sonunda acıya dayanamadım ve yaram kanayıp bayılmışım.
Gözlerimi araladiğımda bi otel odasinda oldugumuzu anladim Berk yanimda yari ciplak bi halde yatiyordu, bense üstümü giyindim bi şeyler atıştırmak için mutfağa geçtiğim sırada kahvaltilik bi seyler olmadığını farkettim.
Berk üstünü giyinmiş bir şekilde mutfak kapısından bana ufak bi bakış atıp suitten çıktı..
Sürekli istemsizce sonumuzun ne olacağını düşünüyorum zor zamanlar geçirdim ve geçiriyorum.
Artık hata yapmaktan , yanlış anlaşılmaktan çok yoruldum.
Berk' e dair hiç bir şey bilmiyorken remsiyette eşim olması bunun yanında narsist, zorba bi adam olduğu gerçeğini de unutmamak gerek..
Ben bu bu şekilde düşünceler içinde boğuşurken kapı çaldı ve bana giyecek bir kaç bi şey getirdiklerini gördüm.
Berk hazırlanıp otelden ayrılacağımız mesajını atmış.
Bi şey yazmadım ve odaya gecip ilaçlarımı alıp ,kremimi sürdüm.
Üstümü giyindim ve aşağıya indim Berk'in beni beklediğini gördüm arabaya dogru ilerledi ve bende arkasından arabaya bindim.
Berk :
Bi kaç gün annemlerde kalacağız normalde ben onları bize çağırmıştım ama biliyorsun ki dün akşam bi baskın yedik ve orada kalmamız şu an da uygun değil.
Senden aileme nazik olmanı istiyorum biliyorsun annem özellikle senden çok haz ettiği söylenemez ,seni kandıracak değilim o yüzden o sana ne derse biraz sakin kalmayı dene.
Sera hiç bir şey söylemiyordu..
Söylese ne olacak değişen bi şey mi olacaktı bilen bildiğini okuyacakti yine..
Hayat sanki Sera'nin üzerine oynuyor gibi her defasında ne kadar ileriye gidebilir ki diye düşünmekten alamıyor kendini..
Zor bi sınavdan geçiyordu Sera'yı neyin beklediğini bilmiyordu hayata dair bi planı yok çünkü ne düşünüyorsa ne planliyorsa hayat ona hep aksi bi şekilde karşılık veriyordu.
Duygularından yorulmuştu ama en çokta yaşadıklarından...
Berk'in onun için dogru biri mi yoksa hayatın da olması gereken biri mi gibi düşüncelerinde boğuluyordu sürekli.
Ne istediğini bi anlayabilseydi Sera!
Bi bilseydi bu kadar problemin neyden kaynaklandığını belki aklında ki sorularina çözüm bulup yoluna bakabilecekti..
Büyük beyaz ihtişamlı bi yaliya geldiler Berk arabadan indi ve Sera'nin inmesini bekledi ,Sera düşüncelerinden sıyrılıp arabadan indi ve Berk 'in yanına geldiği esnada da Berk'in annesi Figen Hanımın onları yalının balkonundan seyrettiğini anlaması uzun sürmedi.
Sera Berk'in koluna girip yaliya doğru ilerledi ve giriş yaptılar Berk ' in babası Ercüment Bey onları karşıladı ve Figen Hanımın biraz rahatsız olduğunu söyleyerek aralarına katilamayacaklarını söyleyip yemeğe geçtiler.
Ercüment Bey Sera'ya iyi davranmış ve bütün bir yemek boyunca onunla sohbet etmiştir.
Sera' ya artık buranın da onun bir evi olduğunu ,çekinmemesi gerektiğini söylemiştir.
Akşamın sonunda Ercüment Bey gençleri odalarına göndermiş ve Figen Hanımın yanına çıkmıştır.
Sera ,Figen Hanımın onu sevmediğinin farkındadır bu durumdan aynı zamanda rahatsızlık duymaktadır içten içe düşüncelere dalıp çıkıyor..
Üstünü çıkarıp yarasını kremledikten sonra pijamalarını giyeceği sirada Berk beline dolanıp sırt üstü yatağa uzanıp Sera' yi kucağına almıştır.
Berk, Sera' ya karşı hislerinin daha da yoğunlaştığınin farkındadır.
Kendine engel olma çabasından artık yorulduğunu ve sıkıldığını hissediyor ve bazen ne olacaksa olsun artık düşüncesinden de kendini alıkoyamıyor.
Sera'nin dudaklarına yapışıp uzun uzun öpüyor ve kalçasını tokatlayarak kendine bastırıyor Seraysa tepki vermiyordu.
Bu durumdan hoşnut olmayan Berk bi hışımla Sera'yi üzerinden atıp odadan çıkıyor...
Evet arkadaşlar bir bölümün sonuna daha geldik...
Keyifli okumalar...
Hoşcakalın...👋🏻
