Sevgiyle kalın.
|oy vermeyi unutmayın|
Bazı insanlar doğuştan şanslı doğar. Ömür her şeye rağmen kendini o insanlardan biri olarak görüyordu. Babasının şehit olması, abisinin onun izinden gidip yıllarca ondan uzak kalmasına rağmen.
Mor bavulunu peşinden sürüklerken gördüğü sivil arabaya yürüdü. Üç askerin arabanın etrafında dolaştığını gördü. İçlerinden birinin sigara içtiğini görünce ciddiyetle yanlarına yaklaştı.
"Ne bu sigara asker?" Dedi bağırarak. Asker hızla sigarayı atıp hazır ola geçti. "Turgut komutan sigara içtiğinizi biliyor mu?"
"Hayır." Dedi asker korkuyla.
"O zaman sorun yok." Dedi Ömür rahat bir şekilde. "Rahat olum yahu şaka yaptım."
Askerler kendine gelirken iç çekti. "Hoşgeldiniz Ömür hanım."
"Hoş buldum. Ama hanım yok, ben Ömür." Askerlerden biri bavulunu alırken Ömür ön koltuğa oturdu. Sigara içen şöför koltuğuna ve diğer ikisi arka koltuğa geçti. Gözlüğünü takıp arkasına yaslandı. Askeriye buraya yakındı. Küçüklüğünde gelmişti en son buraya. Ama net bir şekilde hatırlıyordu.
"Abim neden gelmedi?" Dedi Ömür cevabını bildiği halde.
"Acil bir işi çıktı. Ama Turgut komutanım sizi bekliyor."
"En azından biri beni bekliyor." Dedi Ömür moreli bozuk olsa bile belli etmedi. "Adın ne senin?"
"Yunus."
"Şafak kaç?"
"72."
"Burada nasıl vakit geçiriyorsunuz Yunus?"
"Yapabileceğimiz çok bir şey yok ama istersen sana iznimde yapılabilecek şeyleri gösteririm Ömür." Ömür askerin uzun süreli askerlik yaptığını ve gördüğü dişi kuşa bile yürüyeceğini bildiği için gülümsedi.
"O zaman izninde gezdirirsin beni." Çocuğa göz kırpıp önüne döndü. Burada yapacak bir şey yoktu. O da kendi eğlencesini kendi yaratacaktı.
Elini radyo attı. Sezen Aksu'nun- Aldatıldık şarkısını bulunca durdurdu.
Soğuk havaya rağmen camı açtı. Bedenini dışarıya sarkıtıp şarkıya eşlik etti. "Bize neler neler öğrettiler sevdalar üstüne." Askeriyeye giriş yaptıklarında askerlerin uyarmasına rağmen Ömür müziğin sesini kısmadı. Dışarıdaki bir kaç askerin gözü arabaya kaymıştı. Ömür arabadan çıkmadan şarkıya devam etti. "Aldatıldık aldatıldık sevda böyle değil."
Günün aynı saatlerinde İlyas önündeki son dosyasında imzaladı. Birkaç gündür hiç uyumadan bekliyordu. Kapı çalınınca dikleşip gir komutu verdi.
"Komutanım sizi çağırıyor komutanım." Karşısındaki askerin kurduğu cümle gülmemek için kafasını iki yana salladı.
"Başka bir şey yoksa," Dedi hala karşısında dikilen askere. "Gidip biraz dinlen." Asker selam verip çıkarken İlyas'ta ayaklandı. Odasından çıkıp koridorun başındaki odaya yürütüp kapıyı çaldı. Emirle birlikte içeri girdi. "Beni emretmişsiniz."
"Gel İlyas, gel." Genç adam hızla dediğini yapıp masanın önündeki sandalyelerden birine oturdu.
"Bir şey mi oldu komutanım?" Dedi İlyas ciddiyetle.
"Rahat ol oğlum." Dedi yaşlı adam önündeki kutuya kenara bırakıp. "Bugün İzmirden bir misafirim gelecek. Onun güvende olduğundan emin olmalıyım. Bu yüzden onunla senin ilgilenmeni istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOKAĞIMIN YABANCISI
Fanfiction**ARA VERİLDİ Ship Serisi 3 |Belki birgün bu yıldız çukurundan kendime bir yıldız bulabilirim. Onca yıldızın arasındakine benim olan tek bir yıldız. Belki de yıldız çukurum karanlığa dönüşür. ~~~~ •Kurgumun hiçbir şahıs ve kuruluşla ilgisi yoktur. ...