ꕤ Y E D İ ꕤ

539 46 19
                                    

Sevgiyle kalın.

|oy vermeyi unutmayın|

"Seni kaçırmayım mı?" Dedi İlyas umut dolu gözlerle Ömüre bakarken.

"Ne?" Dedi Ömür ani refleksle. "Bende gözün olduğunu en baştan biliyordum komutan."

İlyas Ömürün eski haline dönmesine gülümsedi. "Sen bilirsin." İlyas sahte bir ciddiyetle yerinden kalkıp arabasına yürürken Ömür elindeki kutuyu alıp peşinden koştu.

"Ya sen nesin Allah aşkına? Sürekli bi gizemli havalar falan." Ömür İlyasın açtığı arabanın yan koltuğuna kuruldu. "Hayır geceleri mafya falan mı oluyorsun anlamıyorum ki. Siyah araba falan-"

"Emniyet kemeri." Dedi İlyas. Bu sefer sesi yumuşak çıkmıştı. Ömür onu ikiletmezken İlyas arabayı hareket ettirdi. Ömür telefonundan Adaya mesaj atıp İlyasa döndü. "Ne o şarkı açmadın?"

"Bakıyorum da bana alışmışsın komutan. Yokluğumda çok üzülürsün yapma bunu kendine." Dedi sevimli bir egoyla.

İlyas cevap vermeden radyoya uzanıp şarkı açtı. Çalan  şarkıyı kendide mırıldanırken Ömür öylece onu izledi.

Ey benum deli gönlum, seveyiken sordun mi oy
Bu sevdaluk ne etti, yureğume gördun mi oy

Ömür İlyasın her keşfettiği yönüyle birlikte ona dahada yaklaşıyordu. Öyle naif çıkıyordu ki sesi. Tepki vermeyeceğini bilse kaydederdi.

Ben bi sevda kuşiyim, dal ararum konmaya
Ey sevduğum var misun, benum ile yanmaya

İlyasın yerinde durmayan vücuduyla Ömür güldü. Gerçekten karadenizliler kapı gıcırtısına bile oynar derlerdi. İlyasın bile oynadığını gördüyse buna inanırdı.

"Ne gülüyorsun öyle?"

"O kadar tatlısın ki." Dedi Ömür içtenlikle. "Böyle olacağını bilsem yedi yirmi dört Karadeniz şarkısı dinlerdim."

"Bizim aile kalabalık olduğu için düğünümüz hiç bitmezdi. Bazen o kadar çok sıkılırım ki kemençe sesinden, davullar, zurnadan Anama görünmeden kaçardım. Bizim evin arka bahçesinde samanlık var. Girerdim oraya uyurdum."

"Hayriye hanım kızmıyor muydu?" Dedi Ömür tüm merakıyla ona bakarken.

"Sabah onun bağırtısına uyanırdım. Köy meydanına kadar elinde terlikle beni kovalardı."

"Az dayak yemedin yani." Dedi Ömür gülerek.

"Ne dayağı kızım?" Dedi İlyas kaşlarını çatarak. "Ben o terlikleri kaçabildiğim için şu an askerim. Annem eğitim beni."

Ömür içtenlikle güldü. İlyas Ömürün gülümsemesine gülerken bunu saatlerce yapabileceğini fark etti. Radyoya uzanıp sesini kıstı

"Ömür," dedi İlyas ara ara yanındaki kadına bakarken. "Ben düz bir adamım. Sende öyle dolambaçlı biri değilsin. O kolye öylesine verilmedi sana. Belki söyleyemem ama sen anla beni." İlyas gözlerini kaçırdı. Utanıyor muydu? Ömür yanaklarını sıkmamak için kendini zor tutuyordu. "

"Zamana bırakalım." Dedi Ömür gülümseyerek. Gülüşündeki kırıklar kalbine batarken Ömür belli etmedi.

"Geldik." Dedi İlyas arabayı durdururken. "Haid in."

Ömür etrafa baktı. Tek bir ışık bile yanmıyordu. Sahte bir telaşla kemeri çözüp kapıyı araladı. "Ay senbeni dağa mı kaçırdın? Bir kere de şaşırt be komutanım."

SOKAĞIMIN YABANCISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin