Jungkook:Sana söyledim... Beni hiçbir şey durduramaz!
Jungkook beni yatağa itti ve üzerime geldi. Onun altında titriyordum
Elini belime getirdi ve elbisemi açarak baktı. Ellerimi görüşüne koydum ve yaklaşmasını engellemeye çalıştım
Y/N:Bunu yapma lütfen... istemiyorum...
Jungkook yalvarışımı görmezden geldi ve giysilerimi çıkarmaya devam etti. Umutsuzca aşağıya bakarken gözyaşlarım aşağı aktı. Direnmenin faydası yoktu
Tekrar pes ettim
Jungkook bana sırıttı. Beni soydu ve kıyafetlerimi kenara attı. Ellerimi başımın iki yanına koydum ve çarşafları tuttum
Jungkook biraz geri çekildi ve vücuduma baktı. Yüzümden yaşlar düştü
Y/N:(içinden: Sorun değil Y/N... yakında bitecek... sadece bir kez daha)
Jungkook gömleğinin düğmelerini açtı ve çıkardı. Sonra boxerı ile birlikte pantolonunu aşağı indirdi. Gözlerimi sıkıca kapattım ve dişlerimi darbeye hazır hale getirdim
Önümde yataktaki ağırlığın hareket ettiğini hissedebiliyordum. Yavaşça gözlerimi açtım ve jungkook'un masanın yanındaki çekmeceyi açtığını gördüm
Küçük bir kaptan bir hap çıkardı. Önüme geldi ve yanaklarımı sertçe tutarak
Jungkook:Bunu yut!
Hadi ağzıma itti ve bana yutturdu. Nefes verirken geriye düştüm. Jungkook bacaklarımı daha da ayırdı
...
Nefes nefese kaldıktan sonra bacaklarımı hissedememeye başladım
Jungkook dolabına doğru yürüdü. Bir gömlek giyerek arkasına döndü. Bana baktı
Jungkook:Şimdi odana geri dön! Bügün sabah havuza daldıktan sonra kıyafetlerini değiştirdiğin oda
Yavaşça kalktım ve ani bir acı karnıma vurdu. Acı içinde ürktüm. Jungkook sırıtıyordu. Yataktan yavaşça kalktım ama sadece yere düşmek için
Bacaklarım zayıftı. Giysilerime uzandım ve ayağa kalkmadan yere dikkatlice oturarak giyindim
Jungkook bana doğru yürüdü ve önümde durdu. Yukarı ona doğru baktım... giyinmiştim
Jungkook:Ayağa kalk!
Y/N:T-Tamam efendim
Yatağın kenarını tutarak yavaşça kendimi kaldırdım ve önünde durdum. Bu durumda dik durmak zordu
Jungkook:Git buradan!
Yavaşça başımı tamam anlamında salladım. Sendeleyerek kapıyı açtım ve dışarı çıktım. Kapıyı arkamdan kapattım
Yüzümden yaşlar süzülüyordu. Bu yerde odamı nasıl bulacaktım? Nerede olduğumu bilmeden koridorda sendeledim. Ama koridor çok uzundu...
Enerjim bittiğinde aniden kendimi kötü hissettim. Ama odama sağ salim gitmem gerekiyordu. Adımlarımı desteklemek için duvara yaslanarak bir kez daha yavaşça kalktım
Nerede olduğumu bulmak için birkaç yere baktım ama nerede olduğumu bir türlü çözemedim. Koridorda sendelemeye devam ettim
Tam o sırada birkaç adım ötede bir kapı açıldı
Jimin:Vay be... Görünüşe göre birisi sert bir darbe yemiş
Gözyaşlarımı saklamaya çalışırken aşama baktım. Çok acıyordu... çok utandırıcıydı. Ama o önünde sırıtıyordu
Y/N:B-Ben odamın nerede olduğunu öğrenebilir miyim efendim? Ben... kayboldum...
Jimin:Seni duyamıyorum. Daha yüksek sesle konuş!
Y/N:Kayboldum ve odamın nerede olduğunu bilmiyorum
Jimin beni sıkıştırarak iki elini duvarın iki yanına koydu. Kulaklarıma doğru eğildi ve fısıldadı
Jimin:Daha yüksek sesle dedim
Birden boynumu öpmeye başladı. Kaçmak için mücadele ettim ama o iki elimi de tuttu... kaçmam imkansız hale gelmişti
Gözlerimde bir kez daha gözyaşı oluştu ve bacaklarımın zayıfladığını hissedebiliyordum
Y/N:Lütfen dur...
Jimin:Dur mu? Ama ben daha yeni başlıyorum
Taehyung:O zavallı kızı bırak... kendini zar zor ayakta tutuyor
Bunu demesiyle jimin durdu
Jimin sırıtarak benden uzaklaştı ve ellerimi bıraktı. Zayıf bir şekilde yere düştüm. Taehyung, Jimin'e doğru yürüdü
Jimin:Onunla biraz alay ediyordum
Taehyung:Alay mı?
Taehyung, Jimin'in omzunu okşadı ve Jimin'in kulağına şunları fısıldadı
Taehyung:Acı çektiğinden emin ol... alay etme
Jimin ve Taehyung geri çekilerek sırıttılar. Taehyung bana baktı. Gözyaşlarımı tutmaya çalışırken aşağıya bakıyordum. Çok acınası görünüyor olmalıydım...
Taehyung:Odan koridorun çok aşağısında. Önce sola sonra sağa dön ve koridorun sonuna kadar devam et. O zaman bulursun
Jimin:Neyse ben gidiyorum iyi geceler
Jimin ve Taehyung gittiler ve yüzümden yaşlar akarken ben hala yerdeydim
Y/N:Bu neden oluyor? Neyi yanlış yaptım?! Bana neler oluyor?! Tüm bunların durmasını istiyorum!
Zar zor ayağa kalkıp koridorda yürümeye devam ettim ve uzan bir süre sonra odamı buldum
Odama girdim ve kendimi temizlemek için banyoya gittim. Banyomu bitirdim ve başka bir elbise giyerek yatakta uyuyakaldım
...
Kapımın açıldığını duyduğumda yatağımda uyuyordum. Hemen kalktım ve yatağıma oturup kapıya baktım
Jin:Bir günaydın yok mu?
Y/N:Günaydın efendim
Jin:Ha şöyle
Jin geldi ve yanıma oturdu. Dudağımdaki küçük yatayı gizlemek için aşağıya baktım. Ama jin çenemi nazikçe kaldırdı ve yarayı gördü
Parmaklarını nazikçe gezdirdi ama sadece parmaklarını kuvvetle yaranın üzerine bastırdı. Ani acı karşısında ürktüm. Yüzünde bir gülümseme vardı
Zaten bundan yeterince acı çekiyordum. Jin bunu yaptığında hala uyku sersemiydim.
Hemen eline vurdum. Bunu yaptığımı kendime gelince anladım. Gözlerim anında korku ve pişmanlıkla doldu
Y/N:(İçinden: Ne yaptın Y/N?! Bunu yapmak için eğitim almadın! Ben şimdi ne yapacağım?! Acaba bana zarar verecek mi?)
Y/N:Ben... ben ö-özür dilerim. Ben uyku sersemiydim... Zaten bunu yapmak için eğitilmedim. Özür dilerim
Jin:Eğitilmedin mi?
Y/N:H-Hayır yani öğretilmedi
Jin:Öğretilmedi mi? Eğitilmedin mi? Kim tarafından Y/N?
Kucağımdaki battaniyeyi sıkarken gözyaşlarımı saklamaya çalışıyordum
Y/N:(İçinden: Benim sorunum ne?! Bunu neden söyledim?!)
Jin cevap vermemi bekliyordu
Y/N:Üvey ailem tarafından...
Jin:Üvey ailen mi?
Evet anlamında başımı salladım
Jin:Sana ne öğrettiler?
Y/N:Pek çok şey
Jin:Anlat dinlemeye bolca vaktim var
Battaniyeyi daha sıkı sıktım. Jin, gerildiğimi rahatlıkla söyleyebilirdi
Y/N:Kimseye itaatsizlik etmemek, onlara karşı gelmemek, iyi bir kız olmak, bağırmamak, söyledikleri her şeyi yapmak, başkalarının önünde sessiz olmak, onlara hiçbir şey sormamak, asla çığlık atmamak, birinden yardım istememek yani beni kullandıklarında...
Jin:Kullanmak derken ne demek istiyorsun?
Y/N:Öfkelerini yatıştırmak için erkeklerin benimle yatması
Jin:Dün Jungkook'un sana yaptığı gibi mi?
Hemen jin'e baktım ve gözlerimde yaşlar oluşurken yavaşça evet anlamında başımı salladım
Jin:O zaman bir şeyler daha öğrenmelisin
Y/N:N-Ne efendim?
Jin:Seni incittiğimizde ağlamayacaksın. Ağlayan gözlerin olmayacak. Sana bir şey yaptığımızda gözlerinden yaşlar akmayacak
Y/B:Ağlamayacak mıyım?
Jin:Bunun için cezalandırılacaksın. Ağlayamazsın. Kendini kontrol etmelisin. Diğer kurallara da uymanı istiyorum. Tamam mı?
Y/N:...
Jin:Seni duyamıyorum
Y/N:Hayır...
Jin:Ne?!
Y/N:Bu neden oluyor... neden?!
Jin şaşkınlık içinde bana baktı ve şok oldu. Hâlâ aşağı bakıyordum
Y/N:Zaten öleceğim... neden şimdi olmasın?!
Jin:Kurallara uyuyormuş gibi görünmüyorsun... eğitimine ne oldu?
Y/N:Artık bunu yapmak istemiyorum... bundan bıktım! Her şeyden bıktım! Alnıma bir silah dayayın ve beni vurun!
Jin sinirlenmişti. Bileklerimden tuttu ve odadan dışarı sürükledi. Beni koridordan aşağı sürükledi ve bir odaya getirdi
Beni içeri itti ve yere düştüm. Kapıyı arkasından kapattı ve bir anahtar panosuna gidip bazı düğmelere bastı
Üstümdeki tavan aniden ayrıldı ve zincir kelepçeler yere düştü. Jin bana doğru yürüdü ve bileklerimi tutup zincirlere kelepçeledi
Onun elinden kurtulmak için mücadele ettim ama imkansızı. Anahtar panosuna geri döndü
Y/N:Neler oluyor?!
Jin:Kapa çeneni!
Y/N:Beni bırakın lütfen!
Tam o sırada zincirlerin tıkırdadığını duyabiliyordum ve sonra ani bir şekilde duvara sabitlendim
Neredeyse ayak parmaklarımın üzerindeydim ama yine de ayakta kalmayı başardım
Y/N:Neler oluyor?!
Jin bir dolaba gitti ve uzun bir kemeri kaparak bana doğru yürüdü. Korkudan titriyordum
Y/N:H-Hayır...! B-Bir daha olmaz lütfen! Ben üzgünüm
Jin:Artık çok geç! Nerede olduğun öğretilmeli!!
Jin kemeri tuttuğu elini kaldırdı ve bana vurmaya başladı. Acı içinde bağırıyordum. Tüm gücüyle bana vurmaya devam ediyordu
Elbisem yırtıldı ve sol omzumu tamamen açığa çıkardı. Yüzümden yaşlar aktıkça jin daha sert vurmaya başladı
Yağun ağrıdan dolayı bağırırken vücudumdan kanlar akmaya başladı. Tam o sırada jin'in arkasındaki kapı açılarak Jungkook geldi
Jin bana vurmayı bıraktı ve arkasına döndü.! Jungkook sırıttı
Jungkook:Sabah sabah ne kadar güzel bir manzara...
Jin:Ona yerini öğretmek zorundaydım. Sende öğretmek ister misin?
Jungkook:Neden olmasın?
Jin kemeri jungkook'a uzattı ve kapıya doğru yürüdü. Kafama zayıf bir şekilde hayır anlamında salladım. Jin aniden durdu ve
Jin:(Sırıtarak) Onu öldürmediğinden emin ol
Jungkook:Merak etme
Jin odadan çıktı ve arkasından kapıyı kapattı. Jungkook yanıma geldi ve bana baktı
Giysilerimi ıslatan kanla başım aşağı sarkıyordu. Jungkook yavaşça yaklaştı ve ellerini belime koyarak elbiseyi açtı. Beni sadece iç çamaşırlarımla bıraktı
Geriye doğru yürüdü ve bana kemerle vurmaya başladı. Kemer cildimle temas ettikçe daha çok çığlık atıyordum. Bana daha sert ve daha hızlı vurmaya devam ediyordu
Daha da acı veriyordu. Vücudumdan aşağı kanlar akıyordu, vücudum kanla kaplıydı. Ağrı yüzünden bilincimi kaybetmek üzereydim
Bir süre daha vurduktan sonra Jungkook durdu ve kanla kaplı kemeri eline doladı
Bana vururken nefes nefese kalmıştı ve kemeri dolabın içine atarak
Jungkook:......
Sizce Jungkook ne dedi
Ellerim koptu yazana kadar
1328 kelime
