12.10

92 9 0
                                    

12.10/ gece 2.26

jeno: Günlerdir seni arıyorum.

- Mark olmasa korkudan delirmek üzereydim.

- Lütfen konuş benimle Jaemin.

- Bir şeyler yaz.

- Gelip bana istediğini de ama yine de yaz.

- Uyku uyuyamıyorum artık.

- Dediklerini defalarca düşündüm.

- Geçmişimizi de düşüncelerimin arasına kattım...

- Çok güzeldik.

- O günlere geri dönmek için her şeyimi verebilirdim.

- Her şeyi hatırlıyorsun sen de ama seni gece sokağın ortasında öptüğüm zamanı hatırlamıyorsun sanırım.

- Utancından sonraki gün okula bile gelememiştin.

- Sebebinin etraftaki insanlar değil de birbirimize duyduğumuz o güzel duygu olduğunu bildiğim için hayatımın en mutlu anı gibi geliyor.

- Evet. Hayatımın en mutlu anı.

- Bisikletle çarşıda dolaştığımız üniversite sınavı dönemi.

- Sürekli etüt odasına gidip beraber çalıştığımız, beraber sabahladığımız, yorgunluktan el ele uyuyakaldığımız zamanlar.

- O gün de bir şey için tartışmıştık sanırım. Tam olarak hatırlamıyorum sebebini. Ama en sonunda çarşının başında bisikletimle önünü kesmiştim.

- Dükkanlar yavaş yavaş kapanıyordu ama hala onlarca insan vardı. Sarı ve mavi dükkan ışıkları üzerine öyle güzel yansıyordu ki...

- Öpmemek için hiçbir bahane bulamamıştım kendime.

- Çok güzelsin demiştim sana, seni öpmeden hemen önce.

- Gençtik ve o gün de o gece de bambaşka bir deneyim olmuştu bizim için. İlk defa o gece, o öpücükten sonra yaşadığımız şeyler...

- Tenine ilk defa bu kadar yakın olmak ve aşık olduğunu deli gibi kabul etmek inanılmaz güzeldi Jaemin.

- Sana aşık olduğumu kabullenmek düştüğüm en güzel çukurdu.

- Çıkmadım. Çıkamadım. Hala çıkamıyorum. Başıma gelen en güzel şey olduğunu bir kere kabullendim çünkü.

- Biz gerçektik Jaemin.

- Gizli de olsa insan içinde de olsa gerçektik.

- Aptal arkadaşlarım istediklerini diyebilir. Çünkü ben buna karşı durmayan ya da bunun dalgasını geçmeyen birini bulamam. Denemediğim bir şey değil zaten.

- Ama sen bu konuda benden farklı düşünüyorsun.

- Yine de...

- Bir gün gerçekten kendini böyle bir ortamda bulursan insanlara değişmesi için zaman tanı.

- Kendini gayet belli eden tipler haricinde tabi.

- Ben arkadaşlarıma zaman tanıdım. Çünkü kötüye gitmediler. Yine de düşündüğünden çok yavaş ilerliyorlar.

- Yine de bu umut verici değil mi?

- Lütfen anla beni.

- Ve lütfen aramalarıma cevap ver.

- Bir sensizlik olacaksa da ona bu kadar hızlı alışamam.

- Lütfen Jaemin...


gün içi 3.00

jm: Kendini neden bu kadar çok yıpratıyorsun peki?

- İnsanların neden seni kabullenmesi için bu kadar zorluyorsun kendini?

- Sen busun Jeno. Ben de buyum. Biz sadece birbirimizi sevdik. Kimseye kötü bir şey yapmadık.

- İnsanların neden seni sen gibi kabullenmesi için zaman istiyorsun.

- Bunu benden onaylamamı bekleme.

- Zaten artık onaylanacak bir durumda yok. Arkadaşlarınla daha rahat vakit geçirebilirsin.

jeno: Jaemin...

- Nerelerdeydin?

- Memlekete bile geldim. Her yere baktım. Hiçbir yerde yoksun.

jm: İyiyim ben. Endişelenmene gerek yok.

jeno: Seni görmek istiyorum.

jm: Bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum Jeno...

jeno: Jaemin lütfen.

- Bu şekilde tartışmaya devam etmek hiçbir işe yaramayacak.

jm: Bana sonsuza dek tartışacağız ve hiçbir yere varamayacağız gibime geliyor.

- Sen umudunu kaybederken benim umudumu da söndürdün.

jeno: Lütfen söyleme böyle.

- Biliyorum. Aptalın tekiyim.

jm: Ben de öyle.

jeno: Birkaç gün içinde tekrar memlekete geleceğim. Annemin evini biraz tadilata sokmam gerekiyor.

- O sırada seni görmeyi istiyorum.

jm: Bilmiyorum Jeno.

- Seni gördükten sonra her şey daha farklı oluyor her defasında.

- Sonunda yollarımızı ayırırsak ben ne yaparım bilmiyorum.

- Kendimi düşünmek istiyorum artık.

- O yüzden geldiğinde lütfen bana yazma.

jeno: Tamam. Belki de en doğrusu bu.

- Buraya kadar o zaman.

jm: Sanırım.

- Özür dilerim.

jeno: Hayır. Seni kalbimde çoktan affettim.

jm: Hoşçakal sevgilim.

-jm çevrimdışı-

jeno: Hoşçakal.

- Sevgilim.

us | nomin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin