Gecenin Dileği[Novel]

22

Karlı bir anlaşma

~~~~~

Müdür Stan "Seninle birkaç şey hakkında konuşmak istiyordum"

Estelle koltuğa oturduğunda önündeki masada iki fincan belirdi.

"Ne konuşacağınızı tahmin edebiliyorum"

Müdür Stan "Nadir element yatkınlıkların var. Aslında Arşidük'ün neden seni izlemem gerektiğini söylediği aşikar oldu"

[Bunu sana sonra açıklarım] (Erion)

Estelle onun yüzüne bakmaya devam etti. "Benim hakkımda ne öğrenmek istediğinizi anlamış değilim"

Müdür Stan fincanlara çay koyarken "İlginç yetenekleri olan öğrenciler her zaman dikkat çekici olur. Arşidük'ün neden sana ilgi duyduğunu anlayabiliyorum manan oldukça saf. Bu senin için yararlı bir şey normalde test öncesi yaptığın yüzünden sadece diskalifiye olmakla kalmayıp cezalandırılırdın"

Doldurduğu çayı Estelle'nin önüne koydu. Çayın rengi nar çiçeği gibiydi. Hoş bir kokusu vardı.

Müdür Stan "Sanırım lafımı çok uzatmaya gerek yok sana dikkat etmem söylendi Arşidük eski bir dostumdur umarım istediklerini yerine getirebilirsin"

Müdür Stan çayını içerken Estelle'nin göz rengi değişti müdürün aurası fazlasıyla yayılıyordu ona denk olmayı geç kaçamayacağını düşündü.

[Bu ricadan çok zorunlu istek gibi. Eğer bedenini bana bırakırsan gerekenleri yapabilirim] (Erion)

'Şimdilik bir şey yapmaya gerek yok'

Ufak bir dudak kıvrılması oldu Estelle de. Çaydan bir yudum aldığında ağızda bıraktığı tatlı ekşilik ile tekrar yutkunmasına neden oldu.

Müdür Stan "Tadını beğenmiş gibisin"

"Bana bir şeyi hatırlattı sadece.."

Sekiz yaşındaki yaşadığı kaza aklına geldi bir ay boyunca yataktan çıkamamıştı zehir bir hayli acı vericiydi. Annesinin yüzünü bir kezde olsa onun için endişeli görmüştü.

Fincanı biraz çevirerek çayın dönüşünü izledi.

Müdür Stan "Normalde adayların kabul açıklanması bir hafta değerlendirilmeler ile gerçekleşir. İstisna durumlar için bir değişiklik yapamayız. Bu süre zarfınca akademi dışına çıkılabilir son şansınızdır bundan sonra tüm dönem aileniz ile yüz yüze görüşemiyeceksiniz."

" Akademi kaçmak için çokta zor durmuyor oysaki buna kim engel olacak "

Müdür Stan fincanını masaya koyup ellerini birleştirdi. "Burası sadece görünen kısım eğitim alanı burası değil bu bina sadece yurt alanı olarak kullanılır ya da tedavi için. Geceleri akademi dışına çıktığınız an alarm çalar tabi akademiden kovulmak istiyorsalar deneyebilirler"

[Basit alarmın beni durdabileceğini düşünmesi komik] (Erion)

Müdür Stan ayağa kalkıp duvarın yanına gitti elini duvara koyduğunda parlak bir çember izi çıktı "Buradan geç odana gitmiş olacaksın seni bekleyen biri var gibi"

Küçük ve kısık bir kahkaha attı. Ellerini arkasında birleştirip Estelle'ye baktı.

[Onu sevmedim kesinlikle] (Erion)

Estelle duvarın yanına gelip çemberden geçmeden önce müdüre yandan küçük bir bakış atarak içeri girdi.

Estelle'nin gitmesi ile çember ışığını kaybedip izi silindi.

Estelle'nin gidişinden bir süre sonra oda da biri belirdi tek dizinin üstüne çökmüş yüzü eğikti "Ben Dört. Wileria akademisinin müdürünü selamlıyorum"

Müdür Stan "Sanırım benim için bir haberin var"

"Evet Arşidük Ferdinand'ın bir ricası var"

Müdür Stan "Nedir bu?"

"O kişiyi Efendi Jewel ile aynı bölüme yerleştirin"

Müdür Stan "Lakin o bir yeni gelen nasıl olurda onu üç yıllık öğrenciler ile aynı yere koyabiliriz"

"Arşidük bunu kesinlikle yapmanızı istedi. Sizin bu durumu çözebileceğinizi söyledi iyi şanslar dilerim Wileria'nın müdürü"

Müdür Stan "Bekl-"

Müdür konuşmasını devam ettiremeden dört ortadan kayboldu. Avcunun alnına bastırıp kendini koltuğa bıraktı.

****

Estelle'nin ağzından :

Müdürün açtığı geçitten geçerkenki karıncalanma ile nefesimi tuttup gözlerimi yumdum.

Gözlerimi açtığımda buz mavisi ve siyah renkler olarak döşenmiş bir odadaydım. Gözlerim sonuna kadar açıldı gerçekten çok edici karşımdaki aynadan Erionun bedenimi ele geçirdiğindeki görüntüyü gördüm.

Bana gülümseyip konuşmaya başladı.

[İlginç gerçekten de eğlenceli olacak gibi] (Erion)

Kocaman gülümseyip saçını kaşıdı bir hayli korkunç gözüküyordu.

"Oda da biri varmış"

[Evet daha önce hissettiğim bir aura iziydi] (Erion)

"Ne işler çeviriyorsun Erion"

Erion daha çok gülüp aynadaki yatağın görüntüsüne oturdu.

[Bizim için iyi bir gelecek için sadece] (Erion)

"Ne yaptığını sordum Erion biliyorsun ki ben yatarken yaptıklarını anılarımda göremiyorum"

[Eh.. Çokta merak etmene gerek yok yatağın üzerindeki nota bak] (Erion)

"Bir dakika ne-"

Yatağa baktığımda yastığı üzerinde küçük bir kağıt parçası vardı.

'Bu gece ziyaret et'

Okuduğumda kağıt ortadan kayboldu. Elimi yumruk yapıp aynaya baktım.

"Bu da ne demek oluyor Erion"

[Sana daha önce bizi izleten biri olduğunu söylemiştim. Güçlü bir statüye sahip sanırım ona bıraktığım hediyeyi beğenmemiş] (Erion)

"Bizi çağıracağını biliyordun öyle değil mi?"

Erion gülüp kafasını biraz yana eğip bana baktı. Gözleri simsiyahtı beyaz kısım bile biraz ürkünç bir görüntü özellikle kendi üzerimde bunu her gördüğümde bir ürperti hissediyorum.

[Tabi ki biliyordum ilgisini çeken bir konu var. Merak etme ben icabına bakacağım] (Erion)