"Size onlara haber vermemenizi söylemiştim."
"Biz haber vermedik, doktor haber vermiş."
Duyduğum seslerle zorla da olsa gözlerimi açtım. Ne oluyordu?
Kirpiklerim birbirine yapışmış gibiydiler.
"Christopher? Bekle."
Gözlerime değen ıslak birşeyle irkildim. Gözlerimi siliyordu. Sonunda bittiğinde gözlerimi açıp ışığa alışmasını bekledim. Seungmin bana su verdiğinde hemen içtim. Çok susamıştım. Bir süre sonra kendime geldiğimde en son olanları düşündüm. Kan kusmuştum ve gözlerim kendiliğinden kapanmıştı.
"Ne oldu?"
Sesimin tuhaf çıkmasıyla yüzümü buruşturdum. Saçlarım şuan kıvırcıktı, yüzüm berbat haldeydi ve Seungmin tam karşımdaydı. Bu halde artık benden etkilenmezdi. Çok kötü duruyordum. Yine de bunu takmıyormuş gibi davrandım.
"Mide kanaması geçirdin. 3 gündür uyuyorsun, şuan durumun gayet iyi."
Bana gülümsediğinde ben de gülümsedim. Kapı çaldığında ikimizin de kafası oraya döndü. İçeri giren hemşire güler yüzle yanıma geldi.
"Karnınız için krem getirdim. Bunu masaj yaparak sürerseniz biraz daha iyi olur."
Teşekkür edip aldıktan sonra hemşire odadan çıkmıştı. Üstümde ki hastane önlüğüyle bunu sürmem imkansızdı. En azından Seungmin varken.
"Bana ver, ben süreceğim."
Kremi alıp arkasını döndü.
"Önlüğü çıkart, örtüyle de altını kapat."
Şaşkınlıkla yavaşça dediklerini yaptım. Tanrım, en azından birileri iç çamaşırı giydirebilirdi. Hemen örtüyle üstümü kapatıp önlüğü tamamen üstümden çıkardım. Kısık sesle "bitti" dediğimde bana döndü.
Gözleri üst vücudumda gezinirken kendimi örtmeye çalıştım fakat bana engel oldu. Kafasını iki yana sallayıp bana daha çok yaklaştı. Elinde ki kremin kapağını açıp karnımda ki morarmış yerlere sıktı. Krem değil jeldi ve iğrenç kokuyordu.
"Çok kötü kokuyor."
"Evet, cidden iğrenç."
Sıktıktan sonra parmaklarıyla yaymaya başladı. Sıcak parmakları ben ürkütmüştü. Nefesimi tuttum, dokunuşları beni etkiliyordu. Bir an önce durmalıydı.
Bildiğiniz karın kaslarımı okşuyordu.
"Vücudun güzel ve yapılı."
"Teşekkür ederim."
Parmakları durdu ve gözlerini bana çevirdi.
"Sen iyi misin?"
"Hıhım."
Gözlerini kıstı.
"Emin misin?"
"Hıhım."
"Peki~"
İşine devam etti. Bir süre sonra parmaklarını çektiğinde çaktırmadan derin bir nefes aldım.
"Sen önlüğü tekrar giyerken ben de ellerimi yıkayayım. Sonra yemek yiyip, ilaçlarını içmelisin."
"Tamam."
Gülümseyip çıktığında önlüğü tekrar giydim. O da gelmiş ve bana yemeklerimi getirmişti. Benim yememe izin vermiyor, zarif elleriyle kendi yediriyordu. Bir yandan da sohbet ediyorduk. Yemek bittiğinde ilaçlarımı içirmiş ve yatağa uzandırmıştı.
"Şimdi de biraz uyu."
"3 gün uyudum zaten, nasıl uyuyayım daha?"
"Uyursun, hadi. Benim de uykum var zaten. Biraz bende uyurum."
"Nerede uyuyacaksın?"
Gözleriyle koltuğu işaret etti.
"Senin yarın o koltuğa sığar, nasıl rahat edeceksin?"
"Ederim ben, hadi uyu artık."
Kafamı iki yana salladım. Biraz yana kayıp ona yer açtım. Sonra da elimle oraya vurup gelmesi için bekledim. Oflayarak gelip uzandığında ona gülümsedim.
"Benim yine kangurum yok."
Kollarımı açtığımda kafasını boynuma sokup kollarını belime doladı. Bende kolumu beline sardım. Nefesi boynuma değiyordu.
Bir süre sonra mırıldandı.
"Senden etkilenmediğimi inkar edemem Christopher, tıpkı senin gibi bende sana karşı boş değilim."
Şaşkınlığım tekrar su yüzüne çıkınca dona kaldım.
"Eğer haklıysam, beni öpmelisin."
Kafasını kaldırdığında gözlerim ona döndü. Gözleri dudaklarıma kaydığında bana yaklaştı. Dudaklarıma yaklaştığında durdu.
"Eğer haklıysam ilk senin hamle yapman gerek Christopher."
Burnunu burnuma sürttüğünde gözlerimi kapatıp dudaklarına atıldım. Anında kucağıma yerleşip bana karşılık verirken tek düşünebildiğim oydu. Alt dudağı benim dudaklarım arasından o da benim üst dudağımla ilgileniyordu. İşin içine dilimi kattığımda inlemesiyle durdum.
"Durmalıyız."
"Neden?"
"Daha fazla ileri gidemeyiz. Yeni tanıştık."
"Haklısın. Ayrıca seninle olan ilkimin hastane odalarında olmasını istemiyorum."
Güldüğünde ben de güldüm. Tekrar bana sarıldığında bende kollarımı ona sarmıştım. Bir süre sonra uyuduğunu anladığımda ben de uyumak için çabaladım. Ama 3 günlük uykudan sonra ne yazik ki uyunulmuyordu. En azından bu kadar çabuk uyunmazdı.
•••
Diğer kitaplarada yeni bölüm atmaya gidiyorum şimdi
Beni seviyorsanız oy verip, yorum yapın lütfeennn
Sizi seviyoruuuummm💕🙈
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flawsome -CHANMİN-
FanfictionFazla bilinmedik küçük bir kasaba ve küçük bir okul. Yargılayıcı bakışlar ve dalga içeren cümleler. Ben Bang Christopher Chan. Bu da benim hayatım... !Eşcinsellik ve +18 içerir! *Hayal ürünü bir kitaptır* *angst*