|FİNAL|

3.1K 227 383
                                    

10 yıl sonra
Seul

Karşımda dalgınca etrafa bakan oğluma baktım. Bugün böyle olması normal değildi.

"Ne oldu oğlum?"

"Hiç baba."

Evet, birşey olmuştu. Elimdeki kitabı yan tarafa bırakıp, gözlüğümü düzelttim. Ellerimi birbirine bağlayıp öne doğru biraz eğildim.

"Anlatmadan seni bırakmayacağımı biliyorsun Yeonjun."

"Peki. Bugün ben Soobin ile okulun bahçesindeydim. O benim kucağıma uzanmıştı. Sohbet ediyorduk ve biri bizim yanımıza geldi."

Kaşlarımı çattım.

"Bay Bang. B-bana hakaret etti."

Babam mı?

"Beni kendine benzetmişsin. Gay bir ibnenin tekiymişim. Öyle dedi."

Gözünden yaş süzülürken sinirle soluyup yanına oturdum.

"Ben halledeceğim onu oğlum. Lütfen canını sıkma."

"Biliyorum baba."

"Peki ya Soobin? Birşey yapmadı mı?"

Yeonjun gülüp biraz geri çekildi. Gülmeye başladığında kaşlarımı kaldırıp ona baktım.

"Of baba hiç sorma ya!"

Az önce ağlayıp şimdi gülerken, iyice meraklanmıştım.

"Adama ilk başta vurdu ama Jungkook amcadan korktuğu için fazla uğraşmayıp gitti adamın arabasına işedi. Yapma dedim o kadar."

Dudaklarımı birbirine bastırıp sindirdikten sonra gülmeye başladım.

"Bir de diyor ki, sen bak birisi geldiğinde bana haber ver."

Gülmem artarken, geriye yaslandım.

"Neyse, ben yatayım baba. Bugün yoruldum. İyi geceler Chan~ah."

Yanağıma bir öpücük bıraktıktan sonra gittiğinde derin bir nefes aldım.

O günden sonra dile kolay 2 yıl o hastane benim cehennemim olmuştu. Eğitim hayatım bitmişti. Oradan çıktığımda zorda olsa bir iş bulmuştum. Söz yazarlığından, müzik yapımcılığına kadar yükselmiştim. Daha sonra Yeonjun'u yanıma almıştım. Daha sonra Jungkook ve Taehyung Soobin'i evlatlık almıştı. Soobin de seve seve gitmişti çünkü Yeonjun'a daha yakın olacaktı. Hala biraz aramız buzluydu.

Changbin hyung benim yüzümden... uzun süre komada kaldı. 1 yıl kadar uzun bir süre. Daha sonra ise hafızasıni kaybetmiş bir şekilde çıktı. Felix hyungu hatırlamıyordu ve bu ikisini de üzmüştü. Herşeyi düzene soktuklarında Avustralya'ya gitmişlerdi ve bir daha konuşmamıştık.

Hyunjin ve Jeongin ile hala görüşüyordum. Onlara minnet duyuyordum, beni yalnız bırakmadıkları için. Hastanedeki sürecimden sonra Jungkook ve Taehyung ile de görüşmeyi kesmemiştim. Onların da bunları atlatmam için yardımı çoktu.

Babam ise arada bir beni, yani bizi rahatsız etse de, onu susturmasını artık biliyordum. O yüzden fazla da takmaya gerek yoktu.

Ve o konu... atlattım. Yani galiba bilmiyorum. Elbette hala unutmadım ve özlüyorum ama, üstesinden geldim. Artık beni eskisi gibi süründürmüyor. Ondan sonra hayatıma birilerini almayı denedim ama olmuyordu.

Gözlüğümü çıkarıp bir köşeye koyduktan sonra odada ki mini bara gidip göz gezdirdim. Bulduğum bir viskiyi alıp, bardakla beraber içeri geçtim. Doldurup içmeye başladım. Daha sonra aklıma dolan anılarla gülümsedim.

Flawsome -CHANMİN-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin