~I love best friend P.8~

597 45 7
                                    

Y/N'nin anlatımı;

Stiles beni Malia'nın evine bırakmıştı. Malia isteksiz görünseydi kesinlikle gitmezdim ama iyi karşılamıştı beni. "Söylesene Malia, neden arkadaşını öldürmek isteyen birisine yardım ediyorsun? Scott'ı öldürmek istediğimi biliyorsun. Sürü psikolojisine ne oldu?"

"En az senin kadar bende nefret ediyorum ondan. Ayrıca Stiles ile aramız daha iyiydi. Bir kaç ay öncesinde babam, yani Peter, Scott'ı öldürmeye çalıştı. Güçlerini geri kazanmak ve daha güçlü olmak için ancak Scott onu öldürdü. Bana sırf benim babam olduğu için ona zarar vermeyeceğini söylemişti. Scott'ın birisini öldürmeden hareket edeceğini düşünüyordum fakat öyle olmadı ve babamı öldürdü."

Bunları anlatırken gözleri dolmuştu. Peter'ı pek sevmediğini gösterse de onu seviyordu. Ölümüne bende üzülmüştüm açıkçası. Elimi omzuna koydum. Ne kadar dışarıdan bir deli gibi görünmesem de içimde büyük fırtınalar kopuyordu.

Artık istediğimi elde etmeye o kadar çok yaklaşmıştım ki, bunu hiç bir güç engelleyemezdi. Scott artık herkesin nefretini kazanıyordu. İlk önce Allison onu terketmişti daha sonra en yakın arkadaşı ve diğerlerini. Onun acı çektiğini ve yalnızlıktan geberdiğini hissediyordum.

Artık bir şey uğruna savaşamazdı. Ondan en değerlisini alıp daha sonra onun canını alacaktım. Onun şahsi ölüm meleği olacaktım. Gece Malia ve Bay Tate uyuyunca yataktan kalktım ve sessiz adımlarla okula ilerledim.

Olan herşeye rağmen bu okulun güvenliğini arttırmamışlardı. Bu sayede kolay bir şekilde okula girebildim. Okul dolaplarının olduğu kısıma gelince içime bir darlık gelmişti. Onun burada kaybettiğimi bilmek buradan nefret etmemi sağlıyordu.

Hızla temizlik odasına gittim ve bir kürek ile bir çekiç aldım. Nasıl yapacağını bilmesem de birşeyler deniyordum. Küreği ve çekici dolabın yanına bıraktıktan sonra bahçeye çıktım. Vananın yanındaki elektrik dolabını açıp tüm elektriği kapattım ki kameralar çalışmasın. Çünkü sadece kamera değil alarmlar da sorundu.

Elektriklerin gittiğinden emin olunca okula girdim ve dolabın yanına gittim. Elimde dolabın dibindeki kısıma vuruyordum. Gitgide çatlak oluşturmuştum. Delik büyüyünce de küreği bir kaldıraç gibi kullanıp Dolapların yukarıya gitmesini sağladım.

Bunu o gün İsaac'den görmüştüm. Nasıl yaptığını hatırlamam iyi olmuştu. Dolap yukarıya kalktığında altındaki minik boşluktan silindir bir kutu görünüyordu. Elimi ona uzattığım da dokunmadan uçarak elime gelmişti. Sanırım Void benim geldiği hissetmişti...

Hızla kutuyu yanımda getirdiğim çantaya attım. Dolabı indirip eşyaları yerine koydum ve bahçeye çıktım. Elektrik şalterini açtım ve Stiles'ın evine gittim. Gizlice girmem gerekiyordu.

Stiles'ı uyandırmasam iyi olurdu. Bir şerifin evinin kapısı tel tokayla açmak ne kadar mantıklıydı bilmiyorum ama ise yaramıştı. Kapı açıldığında sessizce içeri girdim ve kapıyı kapattım. Ses çıkarmadan merdivenlerden çıktım ve Stiles'ın odasına geldim.

Çantamdan kutuyu çıkartıp kapıyı açtım ve yatağa doğru yaklaştım. Silindir kutunun kapağını çevirerek açtım. İçinden siyah ve tırnak büyüklüğünde bir sinek çıktı. Biraz etrafımda dolanıp Stiles'ın açık ağzından içeri girdi.

Ağzına girdiği gibi gözleri açıldı. İlk önce etrafına baktı ve beni görünce hemen doğruldu:"Y/N!!" Gözlerim dolmuştu, hiç beklemeden boynuna atladım ve sımsıkı sarıldım,"Void..." kulağıma 'sevgilim, meleğim, güzelim' sözler fısıldıyor ve beni sakinleştirmeye çalışıyordu. Onu öpmeyi o kadar çok istiyordum ki ama bunu yapamazdım çünkü içinde Stiles vardı.

Düşüncelerimi anlamış gibi mumya bandajı kusmaya başladı. Yere düşen bandajlara birleşerek bir bütün oldu ve Stiles bandajlara sıyrılarak inliyordu. Sonunda kurtulduğunda şaşkın gözlerle bana ve yanımda ki Void'e baktı.

Bir an çığlık atacak gibi oldu ama son anda kendini durdurdu:"Sen? Ama nasıl olur?" Utanarak kafamı eğdim,"Bu kısmı ben halletim. Üzgünüm Stiles seni kullanmış gibi görünmek istemiyorum ama buna mecburdum. Yine de sen benim en iyi arkadaşımsın, seninle sırf seni kullanmak için arkadaş olmadım bunu bilmeni istiyorum."

"Sorun değil Y/N. Seni anlıyorum. Senin yerinde olsam bende aynı şeyi yapardım. Ama bunu haber vererek yapsaydın ve ben gözlerimi açtığımda kendimi bandajlara sarılmış bir halde bulsaydım daha az şaşırırdım."

Dedikleri beni güldürdü. Void elini belime attı ve beni kendine yapıştırdı. Onu ne kadar çok özlediğimi biliyormuydu acaba?
Yaptığı sahiplenici tavırla kıkırdadım.
Sonra gözlerimi açık kahve ve kehribar arası gözlerine sabitledim.

"Biz artık gitsek iyi olur. Sana rahatsızlık verdiğim için özür dilerim Stiles." Önemli değil dediğinde Void ile beraber evden çıktık. Stiles'ın terslemesini ve benden nefret ettiğini falan söylemesini bekliyordum ama böyle davranması beni çok mutlu etmişti. Artık bende onu mutlu etmek istiyordum.

"Ölüleri diriltmemizin bir yolu varmı?"

* * *

Son bir part daha gelecek..

Voidimiz geri döndüüü.

Bu bölümde onu pek sık konuşurken görmedik ama bir sonraki bölümde sıkça göreceğiz. Konuşmaması normal adam yeni dirildi sonuçta wjxjjckvkekelh

Void Stiles~ hayal etHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin