Void Stiles~ hayal et

-Takıntı Part3-

Uzun zaman oldu. Oylarınızı eksik etmeyin aşkolar. Sizi seviyorummm ❤‍🩹

***

"Daha fazlasını yapmalıydık. Kendi eliyle koymuş gibi buldu kızı." Scott, YN için endişeleniyordu. Aldığı telefondan hepsine bahsetmişti ve şimdi toplanmış ne yapmaları gerektiğini düşünüyorlardı.

"Bizimle alay ediyor olmalı. Kim bilir nereye götürdü YN'yi?" Peter bile onun için seferber olmuş elinden gelen her şeyi yapmıştı.

"Dağlık bir yer olduğunu söylemişti." Malia oflayarak bu sözlere sinirlendiğini belli etti, "Dünyada bir tane dağ olsaydı bu bilgi işimize yarardı." Scott koltuğa bıraktı kendini, "Başka bir şey görmüyordur eminim. Yoksa söylerdi. Ve sesi heyecanlı geliyordu. Korkmuş gibi değildi. Belki de ona zarar vermemiştir? Stiles hâlâ içeride bir yerde. Belki ona engel olmaya çalışıyordur?" Scott arkadaşlarını kurtarmak konusunda hâlâ umutluydu.

"Stiles içeride olsa bile ona müdahale edebileceğini sanmıyorum. İradesi çok güçlü. Kendini kontrol edebiliyor-" Allison'un sözleri Lydia tarafından kesildi, "Hayır. Kontrol edemiyor. Bunca zamandır YN yanınızdayken hep içimde bir rahatsızlık olurdu. Bunun sebebini şimdi anlıyorum." Hepsi Lydia'ya odaklandı.

"Ne demek oluyor bu?" İsaac sordu. Günlerdir ortalarda yoktu ancak işini halledip geri gelmişti.

"O hep YN ile birlikteydi demek oluyor. Ondan ayrı kalamıyor. İradesi güçlü falan değil. Aksine bir zayıf noktası var." Derek elini kaldırdı ve onu susturdu, "Bizim arkadaşımız olan bir zayıf nokta. Bunu unutmayalım lütfen." Eklemeden edememişti çünkü Lydia sanki onu kullanacakmış gibi konuşmuştu.

"Arkadaşımıza zarar vermekten bahsetmiyorum. YN geri geldiğinde bizim tarafımızda olması onun dikkatini dağıtır ve bir sıfır önde başlarız."

Peter ona alayla baktı, "Önce YN'yi bulmayı başar da planı sonra düşün ölüm perisi. Potansiyelinin farkına var ve bizim ysptığımız gibi elinden gelenin hepsini yap." Sırf tartışmak için söylendiği belliydi çünkü Lydia gece gündüz uyumaksızın onları arıyordu.

Üstelik nasıl yapacağından emin değildi.

"Kavga çıkarmak için yanlış zaman Peter." Onu duymazdan gelmeyi tercih etti.

"Durduk yere yapmıyorum. Seni motive etmeyi amaçlamıştım." Omuz silkti ve oradan ayrıldı. Ondan sonra hepsi dağıldı ve konuşma sona erdi.

***

YN içeriye televizyon ile giren Void'i izliyordu. Sonunda televizyon değişecekti ve tanıdık kanalları izleyebilecekti. Şimdilik kaçmak geri plandaydı çünkü imkansız görünüyordu. Tek çaresi birinin gelip onu bulmasıydı. Yürüyerek buradan kaçmak ancak bir delinin yapacağı bir şeydi.

Tecrüblerine göre hemen bulunuyordu zaten. Ve bir şey daha öğrenmişti, Void zihin okuyabiliyordu. Ne zaman bıkmış olsa ve bunalıma girse dibinde bitiyordu. Kızın intihar düşünceleri aklından geçer geçmez onu durduruyordu. YN onun yanındayken kaçma fikirlerini derinlere atıyordu. Sürekli takip edilmek yeterince onu bir defa korkutmuştu zaten.

Televizyon kurulduğunda derin bir nefes aldı, "Hiç bitmeyecek sandım. Sonunda tanıdık kanallar..." Void onun tatlı sitemine güldü. Onunla vakit gecirmek bin yıllık hayatının en güzel anlarıydı.

"İstediğin başka bir şey olursa söylemen yeterli. Senin için her şeyi yaparım." Serbest bırakmak dışında diye düşündü YN. Yinede artık eskisi kadar zoruna gitmiyordu. Alışmaya başlamıştı ona ve artık korkmuyordu ondan. Çünkü kendisine asla zarar vermeyeceğine inanmıştı.

Güldü.

"Dondurma fena olmazdı. Ve geçen içtiğimiz şarap mükemmeldi." Void reverans yaptı, "Emrinize amadeyim prenses." YN kıkırdadı. İki arkadaş gibi davranmak ona çok garip geliyordu eskiden ama bu aralar normalleşmişti. Void içinse bu mucizeydi. Yıllardır bu kızı rüyalarında görüyordu ve bir gün onu karşısında kanlı canlı gördüğünde şok olmuştu.

Rüyalarında kendisine aşkla gülümsüyordu ancak gerçek hayatta öyle olmasının imkansız olduğuna inanmıştı. Şimdi ise rüyaları gerçek olmuştu. Bu anları kaybetmemek için her şeyi yapardı. Ona sonsuza dek sahip olmak en büyük arzusuydu.

Ona dokunmak istiyordu ancak buna gerek yoktu. Eğer YN istemezse elini bile tutmazdı. Onun aşkı insanların aşk adı altında yaptıklarından farklıydı. Ona göre aşk vakit geçirdiğinde bile ona yeterdi. Dokunmak olmazsa olmazı değildi. Ve rahatsız olur diye YN'ye hiç dokunmamıştı. Sadece arada elini tutuyordu o kadar. Alışmış olmasaydı onu da yapmazdı ya.

Dakikalar geçmeden elinde şarap şişesi ve beş kutu dondurma ile geri geldi. Stiles'ın bedeninde olduğu için bu görüntü YN'ye tanıdık geldi. Lydia'ya doğum gününde devasa bir kutu hediye getirmişti.

Düşündü ki Void ile birlikteyken hiç gerçek Stiles'ı hatırlamamıştı. Bu garipti. Aslında ona bakarken sürekli Stiles'ı hatırlaması gerekirdi ama öyle olmamıştı işte.

Sorgulamadı ve keyfine baktı. Bir gün buradan hiç gitmek istemeyecek diye korkuyordu.

***

Kısa bir bölüm atayım dedim.