***
Bir gün geçmişti. Kilisenin içinde dolanıp durmak dışında bir şey yapmamıştım. Uzun zamandır korku ile yaşadığım için korku bana yabancı bir duygu değildi ama artık başka bir duyguya daha sahiptim. Özlem...
Void'i özlüyordum. Eğer dediği gibi isteyerek yapmadıysa bunca şeyi, onu affederdim çünkü ben onu affetmek için hep bahanelere sığınmıştım. Onu affetmeyece ihtiyacım vardı. Ve dedikleri düşününce mantıklı geliyordu.
Neden kurtarmak için uğraştığı Christie'yi öldürsün ki? Neden masumları beni korkutmak için öldürsün? Tamam kabul ediyorum masumları öldürdüğünü biliyorum ama akıllı bir yaratık olan Stiles bunu gözümün içine baka baka yapmaz.
Ondan nefret etmemi istemez. Dediği gibi bu tanrıların laneti yüzünden olmalı. Peki neden lanet kalkmıştı da şimdi istediği gibi davranabiliyordu?
Trews'in gelmesinden dolayı mı? Gerçi adının bu olup olmadığını bile bilmiyorum.
Kilisenin büyük kapısı açıldığında onu gördüm. Trews Allen beni buraya hapseden kişi. O bir melekti ve bir insana nasıl davranması gerektiğini bilmiyordu. Beni hapsettiğinde onu seveceğimi sanıyordu galiba. Oysa Stiles insan sarrafıydı. Bir bakışta insanı gözünden tanır ve ne yapması gerektiğini bilirdi. Yani kafayı bozmadan önce öyleydi.
Lanet hâlâ kafamı karıştırıyordu.
"Neredeydin?" Gülümseyerek yanıma geldi, "Seni bekletmiş olmalıyım meleğim. Beni bağışla lütfen. Burayı daha da güvenli hale getirmenin yollarını arıyordum ve şans eseri buldum. İnsan dünyasında nu tarz şeyler bulmak zor olur diye düşünüyordum ama melek şansı olsa gerek." Yapmacık bir şekilde güldüm. Bana meleğim demesi sinirime dokunuyordu.
"Artık göksel dünyaya gidemez misin?" Ona sordum. Cidden merak ettiğim bir soruydu.
"Artık görevimi tamamladım. Tanrılar benim yerimi çoktan başkasıyla doldurdu bile. Yani bundan sonraki tüm zamanımı sana ayırabilirim demek oluyor bu." Ellerini yanaklarıma yerleştirdi. Beni öpmek üzereydi. Kalbim korkuyla atmaya başladı. İstemiyordum! Hayır...
Kilisenin kapısı gürültüyle açıldığında beni bırakıp o yöne döndü. Gözlerimden onu görür görmez yaşlar düşmeye başladı. Beni bulmuştu. Hemde bir gün anca geçmişken!
Biliyordum, beni heryerde bulabileceğini biliyordum.
"Ondan uzak dur piç herif!" Bir hışımla içeriye girdiğinde Trews şok olmuş bir şekilde ona bakıyordu.
İçeriye girmesine şaşırıyordu sanırsam.
Void anlamış gibi sırıttı, "Melek değil misin? Hemen kandırılıyorsunuz işte. İnsanların sana gerçek melek tılsımları satacağını mı sanıyordun?" Ve sonra kahkaha attı. Yanımıza kadar geldiğinde Trews'in yüzüne sert bir yumruk attı.
Trews yere düştü ama hemen ayağa kalktı, "Onu almana izin vermeyeceğim iblis!" Stiles gülümseyerek bana baktı, "Beni buraya çağıran kimdi biliyor musun Beelzebuth? YN sen öpmek üzeresin diye yalvararak beni çağırdı. Sırf o istiyor diye burayı buldum. Boktan lanetiniz işe yaramıyor artık. O seni asla sevmeyecek! "
Ve sonra elinde siyah bir duman oluşturdu. Kaşla göz arasında yumruğu adının Beelzebuth olduğunu öğrendiğim meleğin karnına geçirdi. Canı çok yanmışa benziyordu. Stiles'ın elinde ki karanlık canını yakmıştı.
Tanrının kutsamasını kullanmaya çalıştı ancak zayıf bir ışık dışında bir şey olmamıştı. Şok ile ellerinden çıkan zayıf ışığa bakıyordu, "Olamaz..." Stiles yerde duran meleğin üzerine oturdu ve yumruk atmadan önce şu sözleri söyledi.
"Olabilir meleğim. Tanrı seni terk etti!" Beelzebuth bayılırken Stiles ayağa kalktı. Ona doğru koştum. Beni görünce şok oldu. Ondan nefret etmediğime inanamıyor gibi bakıyordu. Kollarını açtı ve beni karşıladı. Burnunu saçlarımda hissettiğimde ağlamaya başladım.
"Doğruyu söylüyordun. Biliyordum." Göğsüne kafamı yasladım. Bu hissi özlemiştim. Tekrar o tanıdık baş dönmesini yaşayınca buradan gittiğimizi anladım.
Gözlerimi açsam siyah dumanları görürdüm kesin.
Beni kucağına aldı ve bir yatağa yatırdı. Aslında tüm gün yatmıştım kilisedeyken ama kendi yatağım olduğunu anlayınca gözlerim kapanmaya başlamıştı bile.
"Dinlen sevgilim. Ben o piçin icabına bakacağım ve sonra sana her şeyi uzun uzun anlatacağım. Söz veriyorum." Gitmeden önce alnıma öpücük kondurdu. Gözümden bir damla yaş daha düştüğünde gözlerimi kapattım. Ruhsal olarak cidden dinlenmeye ihtiyacım vardı.
***
Bu da böyle kısa bir bölümdü. Devamı iftardan sonra gelebilir...
Muhteşem bir bölüm yazmak istediğim için iftardan sonra yazmak istedim kwkxldlwlsldw
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Void Stiles~ hayal et
Fantasianogitsune ♡ siz bir nogitsune aşık olamazmı? ama sen YN sin nogitsuneyi bile aşık edersin..
