İNTİKAM

177 10 0
                                    

''Benim derdim ne biliyormusun?''dedim ve ona söz hakkı bırakmadan ''Sensin!''dedim yine devam ettim.''Bu okulda resmen bir fazlalık gibisin.İnsanlara bulaşmaktan ve erkeklere yavşamaktan başka bir işin yok.''Ağzıma geleni sayıyordum.Bana ne yapıcağı bir gram umrumda değildi.Dolunay şaşırarak ağzını kocaman açtı ve ''Benmiyim o?Artık sen haddini aştın!''dedi ve bana bir yumruk savurarak beni yere yapıştırdı.Sinirlerim...Tüm vücudumu sanki bir alev gibi kaplamıştı.Ellerimden destek alarak yerden kalktım ve Dolunay'a baktım.Sinirden titriyordum.Nefes alıp verişlerim kontrolden çıkmıştı.''Seni orospu.''dedim ve ona yumruğumu çakmamla çığlıklarının arasında yere düşmesi bir oldu.Kantindeki herkes başımıza toplanmıştı.Fısıldaşmalar kulaklarımda yankılanılanırken Dolunay'a tekrar baktım.Hala yerdeydi,saçları darmadağın olmuştu,makyajıysa akmıştı.Ne yazık!

''İlayda gel gidiyoruz.''dedi Tolgay ben sinirden titremeye devam ederken.Ekin'de bana doğru geldi ve ''Dudağın kanıyor.Hadi.''dedi ve beni kolumdan tutup yavaşça ilk yardım odasına götürdü.Yavaşça koltuğa oturdum.Sinirimi hala atamamıştım bir şeyleri parçalamak her yeri yerle bir etmek istiyordum.Ekin ''Hocalar kapının önündeler.''dedi ve ekledi ''Ben onlara durumu açıklayım.''dedi ve hocaların yanına gitti.Tolgaysa kapıyı kapattı ve elindeki pamukla dudağımı silmeye başladı.Acısında dolayı elini ittim ve ''Bir saniye...''dedim.''İlayda bir saniyesi yok silmem lazım.''diyince elimi indirdim ve silmesine izin verdim.Yavaş adımlarla dudağımdaki kanı temizlerken onla göz göze geldik.''O kızlara neden bulaştın.Zeka seviyeleri zaten belli.''dedi.''Artık dayanamamıştım...Ben onun yüzünden çok arkadaş kaybettim.''dedim.Geçmişteki bazı olaylar yüzünden Dolunay bana yapmadığını bırakmamıştı.Üstelik haklı kişi ben olmama rağmen.''Ama biz hep senin yanında olucaz...Özelliklede ben...''Bu lafı beni gülümsetmişti.''Teşekkür ederim.''dedim.''Ne demek her zaman.'' dedi ve dudağımı temizleme işlemi bitmişti.''Sakın bir daha o kıza bulaştığını görmiycem.Eğer o sana tekrar bulaşırsa ne yapıcağımı ben biliyorum.''dedi.Bana değer verdiğini hissettirmesi tüm sinirimi geçirtmişti.''Şimdi milletin karşısına çıkıyorsun ve başını eğmeden yürüyorsun.Ayrıca haklı olduğun içinde kendini savunuyorsun...Tamam?'' dedi.''Tamamdır.''diyerek onu onayladım.

Hocalar içeri girdi ve bana iyi olup olmadığımı,gerekeni yapacaklarını söyledi. Sanırım Dolunay uzaklaştırma cezası alacaktı. Neyse benim de çok birşeyim yoktu zaten, Tolgay elimden tutup dışarı çıkardı. Canımız derse girmek istemiyordu. Sınıfa girip çantalarımızı alıp çıktık. Tolgay bugün okula arabayla gelmis, arabaya atladık ve aynı anda bir oh çektik. Sonra birbirimize bakıp deliler gibi güldük. "Nereye gitmek istiyorsun hanımefendi" dedi. "Kahveci ?" Dedim soru sorar bir şekilde. "Tamam o zaman Starbucks a gidiyoruz" dedi.

Vote ve yorum yaparsanız sevinirim :))

PlatonigimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin