dalliance, hyunchan

bölüm 9

hii 🥹 (okuyan 8 kişiye karşı)

***

Chan arabayı bir eğlence merkezinin önüne park edince arabadan indiler. Hyunjin, yol boyunca yemek yemeğe götürecek herhalde diye düşünmüştü. Eğlence merkezi aklının ucundan bile geçmemişti. İçeri girdiklerinde bir sürü oyun ve bowling alanı karşıladı onları.

Chan gideceği yeri biliyormuş gibi önden ilerliyordu, Hyunjin de onu takip ediyordu. Kasada Chan'ın konuşmalarından anladığı kadarıyla bowling oynayacaklardı? Ama Hyunjin bowling oynamayı tam olarak bilmiyordu ki.

Chan'a bunu söylemek için yaklaştı ama Chan'ın ona aniden dönmesi ile bir şey söyleyemedi. Çünkü yüzleri çok yakındı. Bir adım geriye giderek ona baktı. Soracağı şey aklından gitmişti bile.

"Ayakkabı numaran kaç?"

"41" Chan kafasını sallayıp görevliden ayakkabıları istedi. Hyunjin oynamak istemediğini söyleyecekti neden ayakkabı numarasını söylemişti ki?

"Hadi, şu tarafa gideceğiz." Birlikte oynayacakları kısma geçip koltuğa oturdular. Hyunjin en son ne zaman oynadığını bile hatırlamıyordu ki. Ayakkabılarını değiştirirken Hyunjin aklındakileri söyledi.

"Ben oynamayı bilmiyorum ki." Chan şaşkınlıkla ona baktı.

"Nasıl yani? Hiç oynamadın mı?"

"Hayır, tabii ki oynadım ama iyi değilim. Tek bildiğim şu topları atıp lobutları devirdiğimiz. Ama ben atınca genellikle kenarlara gidiyor." Hyunjin konuşurken somurtmuştu bu da Chan'ın gülmesine sebep olmuştu.

"Ben sana öğretirim. Üzülme." Gülerek yanağından bir makas aldı. Hyunjin şokla ona baktı. Chan'ın da bir farkı yoktu ondan. Kendinden böyle bir hareket beklemiyordu. İkisi de boğazını temizledi. Chan topların oraya gitti. Hyunjin ise bağlı olan bağcığını bağlamaya çalışıyordu.

İlk Chan oynayacaktı. Kenardan seçtiği bowling topu ile atacağı yere yaklaştı. Hyunjin dikkatle onu izliyordu. Atışını yaptığında bütün lobutların devrilmesi ile ekranda sprike yazdı. Hyunjin kaşlarını şaşkınlıkla kaldırıp ona baktı. Chan'ın yüzünde de kendini beğenmiş bir gülümseme vardı. Oynamakta iyiydi sonuçta.

"Ama sen beni en iyi oynadığın şeye getirmişsin. Ben seni nasıl yeneceğim?" Hyunjin kollarını önünde bağlayıp konuşurken Chan da onun ne kadar tatlı olduğunu düşünüyordu. Omuz silkip eliyle bowling topları işaret etti. Sıra Hyunjin'e gelmişti.

"Yardımcı olacağım demiştim." Hyunjin yerinden kalkıp bowling toplarının başına geldi. Renklerine tek tek bakarken hangisini seçeceğine karar verememişti.

"En rahat taşıyacağını seç." Ensesine değen nefes ile Chan'ın çok yakınında olduğunu fark etti. Panikle bir tanesini seçip atış yapacağı yere ilerledi. Bu kadar yakınlık iyi değildi. Ama Chan da ona yardımcı olacağı için dibine girmeye devam ediyordu. Hyunjin'in elindeki topu tutarak delikleri işaret ederek anlatmaya başladı.

"Baş parmağını şuraya, orta ve yüzük parmağını da şuraya yerleştirceksin." Hyunjin dediklerini yapıp bowling topunu tuttu. Aslında bu kadarını biliyordu. Chan önünden çekilerek arkasına geçti tekrardan. Hyunjin derin bir nefes aldı çaktırmadan. Neden bilmediğini söylemişti ki?