BÖLÜM 5

18.6K 1.4K 120
                                    

BÖLÜM 5

İMKANSIZ BİR DURUM

Elsa, eski kahverengi koltukta cinsiyetsiz bebekler ile ilgilenmiş ve uykusuzluktan halsiz düşmüştü. Bedeni yorgundu. Güneş, sinek kasabasını neredeyse ilk kez bu denli ısıtıyordu. Salon ışıl ışıldı. Elsa gözlerini kırpıştırdı, ardından gözlerini tavana dikti. Ya her şey kötü bir rüyaysa... Kucağındaki cinsiyetsizleri görünce basit ve ürkütücü gerçeği hızlı bir şekilde kavramıştı. Hiçbir şey rüya olamazdı.

'' Haydi, kahvaltıya.'' Dedi Lee..

'' Hans, uyan artık.''  Yatak odasının kapısını yumrukladı Lee.

Gülümseyerek '' Günaydın, Elsa'' dedi.

Elsa gülümsedi fakat Lee gibi içten gülümseyemiyordu.

''Rahat uyuyabildin mi?''

'' Hayır.''

'' Neden?''

'' Bebekler uyumuyor Lee. Tüm gece boyunca uyanıktılar. Cinsiyetsizler uyumaz.''

'' Düşündüm de onların anüsleri ve boşaltım organları yok Elsa. Bu durumda bir şeyler yiyip içmelerini bekleyemeyiz. Onlar mutasyonun bir ürünü. Beslenmek yapılarında yok. '' Dedi Lee.

''Çok doğru.'' dedi Elsa. Daha önce Doğan cinsiyet bebekler ile ilgili bir çok efsane özellikler Zenonda halk arasında söylenip duruyordu.

Lee sitem ederek

''Peki ama neden uyumuyorlar Elsa. Uyumakta mı yapılarında yok ?''  dedi.

Hans huysuz sesiyle bağırdı.

''Kesin sesinizi.''

Lee ve Elsa kafalarını Hans'a doğru çevirdi.

''Lanet varlıkları görmek istemiyorum, onlar hakkında hiçbir şey duymak istemiyorum. Anladınız mı?''

Lee sinirleniyordu.

''Bize biraz destek olamaz mısın sen?''

Hans tek kelime etmeden mutfağa yöneldi, kendine demli bir çay alıp hızlıca yudumladı. Dilinin yanmasına aldırış etmiyordu. Elsa ve Lee'yi umursamayarak evin çıkış kapısına yöneldi.

''Nereye Hans?'' dedi Lee.

''Tarlaya gidiyorum, ekim yapacağız.''

''Tüm bu olanlarda siz çiftçilerinde suçu var. Eğer Alginat bakterisini tohumların yapısını enjekte etmeseydiniz Zenon dünyasında cinsiyetsiz bebekler olmayacaktı.'' Dedi Lee.

Hans'ın yüzü gevşedi.

''Alginat bakterisini enjekte etmeyi ben de istemezdim, biz sinekler, Kupalara boyun eğmek zorunda kaldık anne.'' Dedi Hans. Ardından kapıyı çekip çıktı.

Gerçek şuydu, Karo sınıfı bilimle içli dışlı bir sınıftı. Yeni bir bakteri ürettiler. Bu bakterinin adı Alginat bakterisi'ydi. Ürettikleri bu bakteri daha çok tahıl üretimine neden oldu. Bütün bitkiler kısa sürede büyüyordu, sebze ve meyveler en sıcak ortamda bile uzun süre bozulmadan kalabiliyordu. Verim günden güne artıyordu. Bu yüzden Kupa sınıfı, Karo sınıfının bu bakteriyi tahıllarda kullanmasına izin vermişti. Kupa sınıfı sineklere tohumların yapısını değiştirmeyi emretmişti. Besinlerdeki bu olumlu değişim insan vücudunda olumsuzluklara neden olmaya başlamıştı. Erkeklerin üreme organında tıp dünyasının açıklayamayacağı değişiklikler oluyor, insanlar kısırlaşmaya başlıyordu. Yeni doğanların bir çoğu cinsiyetsiz olarak dünyaya geliyordu. Sinek sınıfı, tahılların yapısını değiştirmeyi reddedip bu bakteriyi yok etmek istedi. Ancak Kupa sınıfı cinsiyetsiz çocukların türeyişine göz yumdu. Hans ve Elsa'nın çocukları bu cinsiyetsizlerden sadece biriydi. Zenon dünyasının her kesiminde cinsiyetsiz varlıklara rastlamak mümkündü. Cinsiyetsizler asla ve asla sevilmezdi Zenon dünyasında.

Elsa bu duruma nasıl göğüs gereceğini bilmiyordu. Cinsiyetsizler her geçen gün hızla büyüyordu, normal insanlardan neredeyse dört kat daha hızlı...

        Henüz altı aylık olmadan konuşmaya başlamışlardı, bedenleri iki yaşındaki bir çocuğun bedeni kadardı. Yemiyor, içmiyor, uyumuyorlardı. Bitmeyen bir enerjiye sahiptiler. Lee, onlarla özel olarak ilgileniyordu. Onlara şarkı söylüyor, onları yıkıyor ve giyindiriyordu. Hans çocuklarına nefretle bakıyordu. Cinsiyetsizler babalarının işten çıkıp eve gelmesini dört gözle bekliyorlardı. Açılan kapının ardından babalarını görünce ince ve kalın arasındaki ses tonlarıyla '' Baba'' diye bağırarak koşuyorlardı. Ancak Hans,

''Çekilin önümden tüysüzler.''

Diyerek azarlıyordu çocuklarını. Cinsiyetsizler babalarının azarlamalarına üzülüyordu. Duygusal olarak hassas varlıklardı.

''Lee anne, babam neden bize hep kızıyor.'' Dedi cinsiyetsizlerden biri.

''Hayır, kızmıyor. Babanız sadece biraz yorgun. Haydi gelin şarkı söyleyelim.''

"Dünya güzel;

Aç kollarını insanlığa,

Savaşmak kötü

Elveda de karanlığa..."

Cinsiyetsizler sonsuz sevgi ile bağlı oldukları Lee anneleri ile birlikte her şeyden habersiz şarkı mırıldanıyordu. Elsa ise cinsiyetsizlere saygı duyuyor ve onların gelişimine yardımcı oluyordu.

Cinsiyetsiz ve Sulh SırdaşlığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin