Julia West
"Miley, sesinin güzel olduğu konusunda seninle tartışmaktan bıktım. Neden kendine bir şans vermiyorsun?"
Sesi çok güzeldi. Her gün yemek yaparken veya müzik dinlerken bağıra bağıra şarkı söylüyordu. Ben de onu dinliyordum tabii, rahatsız mıydım? Hayır.
"Ben kendime güvenemiyorum. Yapabileceğimi de düşünmüyorum."
Sorumu yanıtladı ve yemek yapmaya geri döndü. İstese de istemese de bunu yapacaktım. Tıkılı kaldığı küçük apartman dairesinden çok daha fazlasını hakediyordu. Telefonumu çıkardım ve gri kamera simgesine basarak video moduna getirdim. İşin sonunda bana kızacağını bilmeme rağmen kendi kendimi överek iyi bir arkadaş olduğumu söyledim.
Bir yandan malzemeleri toparlarken şarkıyı devam ettiriyordu.
Şarkıyı bitirdiğinde acele ile videoyu durdurdum. Bana doğru şüpheci bir bakış atsa da bir şey söylemedi. Altın değerinde görüntüler yakalamanın sevinci ile ellerimi çırparak usb kablomu aldım.
"Yemek yemeyecek misin?"
Elinde iki tabak vardı ve kaşlarını çatmış bir şekilde bana bakıyordu. "Um, sanırım hayır. Yazmam gereken bir kaç yazı var. Onları halledeceğim. Afiyet olsun." Dedim ve hiçbir şey yapmamış gibi gülümseyerek getirdiğim bilgisayarıma koştum.
İşe bir kanal açarak başlamam gerekiyordu. Bir blogum vardı ve oradan yeterince popülarite kazanması için promo yapabilirdim.
***
1 hafta sonra, Julia'dan devam
***
Miley, çok sosyal biri olmadığından sosyal ortamın kendisi ile kaynadığını bilmiyordu. Justin adına yıllar önce açmış olduğu bir Instagram hesabı vardı, onu kullanıyor ve sadece onun hakkında haberleri biliyordu. Ben ise sevincim ile işime devam ediyordum. Arkadaşımı bu pasif daireden kurtardığımda oldukça mutlu olacaktım. 5 veya 6 video olmasına rağmen oldukça fazla izlenmişti. Blog takipçilerime teşekkürler borçluydum.
Bir kaç dakika sonra şarkı bitti ve bir saat içinde youtube videoları arasındaki yerini aldı. Video görüntüler açısından fazla kaliteli olmasa da ses açısından mükemmeldi. Bazen yüzü kameralara gözüküyordu fakat ev haliyle bile oldukça güzeldi, sıkıntı olacağını sanmıyordum.
Miley
İçimde bugün farklı şeyler olacağını söyleyen bir tarafım vardı, ayrıca Julia son 1 haftadır farklı davranıyordu.Ve beni sürekli müzik konusunda sıkıştırıyordu. Derin bir nefes alarak televizyonu açtım. Belgeseller, çizgifilmler, saçma kanallar gibi bir çok kanal vardı fakar izleyecek bir şey yoktu. Magazin kanalının birinde Justin Bieber'ın resmini görünce duraksadım. Konuk olarak Selena Gomez vardı.
"Selena, Justin Bieber çok büyük bir yükselişte.Bunun hakkında ne düşünüyorsun?" Selena gülümsedi.
"Justin gerçekten de yükselişte.O, kızların sevgilisi oldu Mia.Onun kadar hızlı yükselen birinin olduğunu düşünmüyorum."
Mia kıkırdadı ve ben konuşmanın bittiğini sanarak kanalı değiştirmeye hazırlanırken duyduğum kelimeler ile felç geçirdim.
"Peki Miley Cyrus hakkında ne düşünüyorsunuz?Kısa sürede erkeklerin ilgi odağı ve gençlerin gözdesi oldu."
Ben değildim değil mi?Yok canım, sadece bir Miley Cyrus olamazdı değil mi?O sırada ekrana bir video geldi.Bu bendim!Ve Believe şarkısını söylüyordum!Julia, Aman Tanrım, Julia bunu yapmış olamazsın!
"Miley Cyrus Youtube'a attığı videolarda güzelliği ve sesi ile dikkat çekti.Az önce Justin Bieber'dan daha hızlı yükselen biri olamaz dediniz, peki ya Miley Cyrus?"
Devamını dinleyemeden zil çaldı. Julia'nın gelmiş ola düşüncesi ile küçük evimde birşeyleri kırmadan koştum -en azından çalıştım- ve kapıya ulaştım.Kapıyı açtım ve Julia'nın üzerime atlamasını bekledim.
"Aman tanrım!Miley ünlü oldun!"
Ben hala hızla atan kalbim ile olanları sindirmeye çalışıyordum.
"Gel benimle."
**
"İnanmıyorum.."
Bir kere daha mırıldandım.Yolda 3 kişi ile fotoğraf çekinmiş ve imza vermiştim.Üstelik bir çok şarkıcının çalışmak istediği Paul Deny bana iş teklif etmişti.
Şimdi ise büyük ve görkemli bir otelin içinde, Paul ile iş konuşuyordum. Elimdeki kahveden bir yudum daha alarak sakinleşmeyi umdum. Titreyen ellerim içerisindeki kahvenin sabit durmasına izin vermiyordu.
"Bak Miley, senin sesin harika.Videolar amatör ve herhangi bir oynama olmamasına rağmen detone duymadım. Benimle çalışırsan yeterince yükselebilirsin."
Elimdeki kupayı masaya bıraktım.Kabul edersem hayallerime ulaşacaktım.Ama diğer yandan kabul edersem burda olamayacak ve Julia'yı geride bırakacakťım.Derin bir nefes verdim ve dudağımı ısırdım.
Tercihlerimde çoğu zaman yanılmıştım fakat bunda hayatımın en iyi kararını aldığımın farkında değildim.
"Kabul ediyorum."
Paul, kazanmış olmanın verdiği etki ile gülümsedi.
"Tamam, burada bekle ben bir kaç belge alıp geleceğim."
Yanımdaki Julia'ya dönerek tedirgin bir bakış attım. Ellerini kalbinde birleştirmişti ve gözleri dolu bir şekilde bana bakıyordu. "Aman Tanrım!" Diye fısıldadı ve bana doğru eğilerek üzerime atladı.
"Bebeğim her şey çok güzel olacak!"
*