Erkekler, kızlar, hepsi Carmen'den hoşlanıyor.
Onlara karikatür gözleriyle kelebekler veriyor.
Tanrı gibi gülüyor, aklı bir pırlanta gibi.
Ses tonu yalanı ayarlar, O hala parlıyor, yıldırım gibi.
24/04/21
Cevabımla birlikte kendisini geri çekip tekrar içimi dolduruyor.
"Sevgilini aldattığın adamla ne konuşabilirsin ki?"
Küçümseyerek konuşması başka bir zamanda belki beni üzecek olsa dahi şu an bir şekilde haz verici geliyor.
"Ben..."
Bir anlığına diyecek bir kelime bulamayarak kalakalıyorum. Bu konuşmayı bu şekilde yapıyor olmamız fazlasıyla zorlayıcıyken en basit şekilde açıklamaya çalışıyorum.
"Mesaj atmıştı ve durumu bilen tek kişi olduğu için sadece onunla konuşabilirdim."
Cevabımla içime bir vuruş daha yaptığında rahatlıyorum. Bu sefer tekrar soru sormak yerine hareketlerini kesmeden kendini içime itiyor. Hızlanabilmesi için kalçamı biraz daha ona doğru iterken "Hızlan." diye mırıldanıyorum.
İnlemelerim yüzünden kulağa anlamsız gelse de anlıyor ve içimi daha hızlı dolduruyor. Hareketlerimizle karnıma çarpıp duran sertliğimle sona yakın olduğumu hissediyorum.
"Yakınım."
Tekrar eğilerek bir elini belimden çekerken sertliğime sarıyor ve harejet ettiriyor. İki taraftan da hissettiğim zevk sayesinde bir inleme için dudaklarım aralanırken irislerim geriye kayıyor. Beyaz sıvımın elini ve çarşaflarını kirlettiğini biliyorum. Kendisini gevşemiş bedenime itmeye devam ederken seğirmesini hissedebiliyorum ve yakın zamanda duvarlarımı kirletiyor.
İçimden çıkmadan vücudunu üzerime bıraktığında hala yeterli gelmeyen hisle, sevişme sonrası oluşan tatlı zevkten kolayca sıyrılıyorum.
İçimden çıkıp yanıma yattığında ise dirseklerim üzerinde yükselip yüzüne bakıyorum. Sarı saçları yatağa yatmasından dolayı geriye doğru dökülüyor, ensesindeki saçların daha da uzayarak omuzlarına ulaştığını görebiliyorum. Bu onu daha da güzel kılıyor. Onu gerçekten özlediğimi fark ederken o da benim onu izlediğim gibi beni izliyor.
Konuşmak istedikleri olduğunu biliyorum, ben de konuşmak istiyorum fakat şu an en öncelikli isteğim kendimi sevişmek zorunda hissedemeyeceğim kadar beni yorması. Bu yüzden yataktan destek alarak kalktığımda dizlerime kadar indirdiği pantolonumdan kurtuluyorum, hemen ardından ise üzerimdeki kazaktan.
Bu sefer gömleğinin önünü açmama engel olmazken yattığı yerden sakince beni izliyor. Dizlerine indirdiği pantolonunu da ittiğimde bedenlerimizin tamamen çıplak kalmasından memnun olarak kucağına yerleşecekken beni yanına çekiyor.
"Gel."
Bu sefer yumuşak bir tonda konuşup beni yönlendirmesiyle girdiğimiz pozisyonu anlamlandırmaya çalışıyorum. Bir kolu belimin altında kalırken diğer eliyle bacağımı üzerine doğru çekiyor ve bu aralık bacaklarımla kısmen üzerinde yatıyormuş gibi gözükmemi sağlıyor.
"Felix daha fazlasına ihtiyacım var."
Bacağımdaki eli uzaklaşarak yatağın üzerine bıraktığı vibratörümü kavrıyor. O anda ne yapacağını anlarken sesimi kesiyorum ve ona ayak uyduruyorum.
"Bunun kumandası nerde?"
"Telefon uygulaması var."
Onunla ilk kez böyle bir oyuncağı birlikte kullanacağımızın gerçeğiyle bir miktar utanıyorum, bu utangaçlığımın eseri olarak da sesim kısık çıkıyor.
"Telefonum pantolonumun cebindeydi."
Bir nefes vererek beni üzerinden kaldırıp yataktan da kalktığında eğilerek yerdeki giysiler arasından telefonumu arıyor. Kalkmasıyla bulduğunu anlarken tekrar yanıma gelmek yerine ayak bileklerimden tutup beni yatağın kenarına doğru çekiyor.
Ayırdığı bacaklarımın arasına yönelip vibratörü içime ittikten sonra ellerimden tutup bedenimi, yatakta oturur pozisyona getirdiğinde içime daha çok gömülen aletle hafifçe kıpırdıyorum.
Telefonumda birkaç dokunuşun ardından önümde diz çökmüş vaziyetteyken bakışlarını yukarı, gözlerime çıkarıyor. O anda parmağının ekrandaki hareketini takip etmek yerine sadece gözlerine çıkartıyorum ve başlangıç seviyesi yerine en yüksek ayarda titremeye başlayan aletle dudaklarımdan bir haykırış dökülüyor.
Refleksle bacaklarımı birbirine bastırırken dizlerimi kavrayarak ayırıyor.
"Felix..."
Adından başka kelime ne aklıma ne dilime gelirken bacaklarımı birleştirmemem için kollarını bacaklarımın altından geçirerek bacaklarıma sarıyor.
"Senin için yeterli olduğuna emin olacağım."
Son seviyede olan titreşim şimdiden beni aşırı uyarırken amacının bu olduğuna, sertliğimi saran dudakları ve gözlerimden ayrılmayan gözleriyle emin oluyorum.
Aslında bu kitaba bu kadar ağır bir bölüm yazma niyetim yoktu fakat gerekli gibiydi gidişata göre.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
