Cama vuran şiddetli yağmurun sesiyle gözlerini açtı. Dışarısı ve odası hâlâ karanlıktı ama tavana yansıyan telefon ışığı gözlerine batıyordu. Saate bakmak için telefonu aldığında ekrandaki bildirimi görünce kalbi yerinden çıkacak gibi oldu. Rüya gördüğü düşüncesiyle gözlerini ovuşturdu. Bildirime tıkladı ve hayatında gördüğü en güzel manzaralı videoyla karşılaştı. Kadın yeşil elbisesiyle yine bir masada oturuyor elindeki telefona dikkatle bakıyordu. Omuzlarına dökülen dağınık saçlarını tek eliyle toparlayıp boynunu ortaya çıkarıyor dolgun dudaklarını kemirerek telefonuyla ilgilenmeye devam ediyordu. Aren, kadının telefonunda dikkatini çeken şeyi içten içe merak etti. Kemirdiği dudaklarını yalayıp kahve fincanını dudaklarına götürüp ufak bir yudum aldı ve bu görüntü Aren'in soğuk terler dökmesine yetmişti. Koyu sıvı boğazından aşağı inerken ince boynunda oluşan kasılma fazlasıyla tahrik edici gözüküyordu. Zarif omuzları ve yeşil elbisesiyle nefes kesici görünüyordu.
Kısa bir video olmasına rağmen adamın tüylerini diken diken etmeye yetmişti. Videonun altındaki mesaja heyecanla baktı.
Şu an karşımda oturuyor ve kahvesini yudumluyor. Bu ana tanık olmanı istedim. Ne kadar harika gözüküyor değil mi? Emin ol yakından çok daha güzel. Kararını verdiysen ilk uçakla İstanbul'a gel. Nerede buluşacağımızı ve ne yapman gerektiğini sana bildireceğim. Umarım yanlış bir seçim yapmazsın. Bir dost... ;)
Mesajı okuyup heyecanını dizginleyemeden cevap vermeye hazırlandı. Ne yani aradığı kadınla aynı şehirde mi yaşıyorlardı? Avustralya'ya gelmeden önceki hayatını gözden geçirdi kadına ait bir iz bulmak için düşündü, düşündü ama hatıralarında canlanan bir şey yoktu.
Tamam, istediğin her şey hazır. İlk uçakla oradayım.
Mesajı iletilmedi. Hesap yine kapandı ve bu onu deli ediyordu. Sıkıntıyla yüzünü ovuşturup son zamanlarda ilinden düşürmediği küfürleri sıraladı. Mesaj atan kişi onunla çok güzel oynuyordu ama bütün sinir sistemini çökertmişti. Yıpranan sinirlerine karşı bağışıklık kazanmaya başlıyordu. Artık yüksek tepkiler veremiyor hayatındaki her şey olağanmış gibi normal tepkiler veriyordu. Tepkilerine engel olamadığı tek şey ise kadının görüntüsüydü. Her gelen fotoğrafta vücudu daha çok yanıyor arzu kıvılcımları iyice harlanıyordu. Gelen videoyu defalarca kez izledi ve her izlediğinde vücudu aynı tepkiyi veriyordu. Boynunun girintisine yüzünü dayayıp yumuşak tenini hissetmek istedi. Kokusunu merak etti. Giydiği her şey nasıl da yakışıyor diye düşündü. Onu ilk kez kırmızı elbiseyle görmüştü ama üzerindeki yeşil renkle de harika görünüyordu. Uykusu tamamen kaçmıştı ve sabah olmasına daha çok vardı ama şimdi uykuyu düşünemeyecek kadar delirmişti. Yataktan kalkarak banyoya ilerleyip elini yüzünü yıkadı. Merdivenlerden koşarak inip kahve yapmak için mutfağa gitti. Kahveyi beklerken uçak bileti bakmak için internete girdi. En yakın uçuş bir gün sonraydı. O kadar bekleyebileceğinden emin değildi. Hayatının aşkına kavuşmak için o süre çok fazlaydı ama başka çaresi yoktu. Biletini alıp kahve makinesinin bip sesiyle fincanını doldurdu ve masaya oturdu. Videoyu açarak defalarca kez izlerken keyifle kahvesini yudumladı. İçindeki duygular karma karışık olmuştu. Kalbi rahatlamış ama bir yandan da boğuluyormuş gibi hissediyordu. Ona kavuşmaya her yaklaştığında avaz avaz bağırmak istiyordu.
Mesajda sadece İstanbul'a gel diyordu ama nereye geleceğini söyleyen bir şey yoktu. Havaalanına yakın bir yerlerden otel bakmaya başladı. Ailesinin yanına dönerse bu ani dönüşüne ve bocalamış halini görüp endişelenebilirlerdi. Bu konuyu sonuca ulaştırana kadar döndüğünden bahsetmemesi gerektiğini düşündü. Sadece bu konuya odaklanırsa içi daha rahat edecekti. Zaten yazın İstanbul'a ailesinin yanına dönmesi gerekiyordu. Bulduğu ilk odayı kiraladı ne yapması gerektiğini bilene kadar ailesinden uzakta kalacak bir yeri olması iyi olurdu. İstanbul büyük bir şehirdi acele etmeden emin adımlarla ilerlemesi gerekiyordu. Mesaj atan kişiyi kaybederse kadını kim bilir ne zaman bulurdu! Sıkıntıyla iç çekip kaçan uykusuna geri dönme umuduyla odasına çıktı. İçinden çıkamadığı hislerle kendini yatağa attı ve videoyu tekrar açtı. Arka plan yine bulanıktı. Nerede olduğunu düşünme işini es geçerek yeşil elbiseli bu harika varlığı izlemeye odaklandı. Kaç kez izlediğini bilmiyordu ama videodan çıkamıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkı Ararken (+18)
Romance"Neden mi sevdim seni? Çünkü daha imkansız bir ihtimal yoktu." demiş Chuck Palahniuk. İmkansız bir ihtimal için ne kadar savaşabilirsiniz? Hem de hiç tanımadığınız birisi için...