Sabah uyandığımda evde mert yoktu elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa geçip bir şeyler atıştırdım "Allah bilir nereye gitti dağ ayısı " dememle giriş kapısı açıldı mert ıslak bir halde içeriye girdiğinde şaşkınca ona baktım kafamı dışarıya çevirdiğimde yağmur yağdığını gördüm merte bakarak "beni ne zaman eve götüreceksin" dedim "hayırdır gitmeye niye bu kadar meraklısın " " farkındaysan sen beni kaçırdın " " hiçte kaçırılmışa benzemiyorsun şuan oturmuş bal kaymak yiyorsun " diyerek yanımdaki sandalyeye oturdu "napim açmı kalayım " mert gülümseyerek yüzümü izlemeye başladı yine sapıklığı tutmuştu galiba
"hayırdır neye bakıyon " " sen ne biçim psikolksun biraz nazik konuş " "bu konuşma tarzım sana özel canım " mert şaşkınlıkla bana bakarken yavaş bir şekilde yüzüme doğru yaklaşmaya başladı " şey benim dizim başladı maraz ali kendisi teyze oğlum olur " mert bana anlamaz şekilde bakarken ben salona doğru koşmaya başladım kendimi hızla koltuğun üzerine atarak televizyonu açtım istediğim diziyi açıp izlemeye başladım önümdeki su bardağından bir yudum aldıktan sonra tekrar masaya koydum mert yanıma gelerek bardağa çarptığında salakmısın cemile dememek için kendimi zor tutuyordum gülme krizine girerken ağzımdaki bütün suyu mertin yüzüne fışkırtmıştım mert bana ters ters bakarken hızla dudağıma yapıştı LaN lAn nOLuyo
gözlerimi pörtleterek mert şaşkınca baktım yavaş bir şekilde benden uzaklaşınca yüzünde memnun bir ifade vardı "buda senin cezan olsun " diyerek üst kata çıktı "lan it namusumu çaldığ seni o deli hastanesinden erken çıkartmışlar galiba sen benim kim olduğumu biliyonmu irem benim en yakın arkadaşım o mafya bak seni söylersem valla seni tahtakı köye yollar benim kerimcan teyzem mafya lider" ne diyorum ben kerimcan durmaz ne alakaydı şimdi kafamı olumsuz bir şekilde salladım elim istemsizce dudağıma gitti miğdem tuhaf bir şekilde kasılırken mert aşağı indi "hazırlan gidiyoruz " sanki eşyalarım var
ayağı kalkarak ayakkabılarımı giydim mert askılıtan birtane deri montu üzerime geçirdi diz kapaklarım hemen üstüne gelen montun uçlarından tutarak fermuarı çekti dışarı çıktığımızda yağmur durmuştu ilerideki siyah range rover e binerek kapıyı kapattım mertte bindikten sonra yola koyulduk evimin önünde durduğumuzda yine yüzümü izlemeye başladı " bugün işe gitme izinlisin al bunları iş yerinde unutmuştun "diyerek elime çantamı ve birkaç eşyamı uzatmıştı kafamı olumlu anlamda salladıktan sonra arbadan inip evim e doğru yürüdüm kapıyı açarak sıcacık evime girdim
içeri girdiğimde iremi görmeyi beklemiyordum "niye bana söylemedin " "neyi " "mertin geldiğini " "ben şey herşey aniden gelişti gece birden bizim eve geldi abim davet etmiş" dedikten sonra kendimi koltuğun üzerine attım "işe gitmedinmi " "hayır izinliyim" "hadi kalk " nereye "diyerek bıkkınca ireme baktım " yemek yapalım akşam oldu" dediğinde gerçektende akşam olmak üzereymiş "tamam ben üzerimi değiştirip geliyorum " diyerek odama geçtim üzerimdeki deri montu çıkardım burnum doğru yaklaştırıp kokladım baş döndürücü bir güzellikte kokusu vardı toprak odun ve sigara kokusunun karışımı gibiydi istemsizce kıkırdadım
üzerimi değiştirip aşağı indiğimde ziyafet şöleni beklerken irem çiğ köfte sipariş etmişti bozuntuya vermeden bende yemeye başladım yemeğimi yedikten sonra koltuğa uzanarak film izlemeye başladık aradan 15 dakika geçtikten sonra ireme baktığımda uyuduğunu gördüm televizyonu kapatarak üzerine battaniye örterek bende odama geçip kendimi yatağa atıp bugün olanları düşünmeye başladım bugün beni ikinci defa öpmüştü acaba başka bir kadınıda öpmüşmüdür bence öpmemiştir ya banane be kimi öperse öpsün diyerek kendimi uykunun kollarına teslim ettim.....
Evet yeni bölüm hakkında düşüncelerinizi alayım
Oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen
⭐⭐
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hastalıklı Aşık
ChickLitBir insan sizce ne kadar sevebilir bence hastalıklı bir aşka dönüşene kadar