İlk Gün-3: Diğer Merkez-2

158 14 4
                                    

-Aynen devam-

"Ne kadar?"

"İki saat 4000 lira hanımefendi."

Aylin iki hafiften bozardı. Dört bin lira. Doğvu düvüst saat ağsana iğkokuv çocuvu musun. Al sana gerçek saat.

"A-aslında ben-"

"Kredi kartı kabul ediyorsunuz değil mi?"

"Tabi ki."

Kartı uzattım ve kıza geri döndüm.

"Hediyem olsun."

Evet, kızın iki yüz bin lirasından değil de kemdi paramla alıyordum. Dört bin lira benim için çok da sorun edilecek kadar bir para değildi, operasyon başına en az elli katını alıyordum. Gerçi uzun zamandır operasyona çıkmamıştım ama olsun. Sonuçta birikmiş param vardı ve ufak hediyeler iyi şeylerdi.

"Taksit?"

"Tek çekim."

"Tamamdır." Kartı geri uzattı. "İyi günlerde kullanın."

"Teşekkürler."

Mağazadan yavaşça çıktık.

"Aylin abla?"

"Hm?"

"Teşekkürler."

Sinirlendim. Gerizekalı. Ettiğim iki kelimeyi hatırla bari. "Ne demiştim?"

"Teşekkürleri sevmediğini."

"Eee?"

"Ama içimden geldi."

"Uzatma yürü."

-

Kozmetik satan bir yerden ufak tefek birşeyler aldıktan ve biraz vitrin gezdikten sonra kenardaki banklardan birine çöktüm.

"Ne oldu."

"Çok sıkıcısın." Birşeyleri almak zevklidir. Birşeylere bakmak ve almak da zevklidir. Ama almadan bakmak benlik birşey değil. Sadece sadistçe birşey.

"Asıl sen sıkıcısın. Ağzını bıçak açmıyor."

"Peki iyi o zaman. Ne konuşmamı istersiniz hanımefendi?"

Yanıma oturup derin bir nefes aldı. "Bilmiyorum."

Güldüm. Neden allah bilir.

"Pekala o zaman. Bir konu bul konuşalım."

"Tamam. Neden Ferrari sevmiyorsun?"

"Avrupa arabalarını sevmiyorum."

"Ama Ayşe teyze-"

"Ayşe teyze de avrupalı evet. Ama Mercedes o yüzden sorun yok." İç geçirdim. "Konu kesmedi. Değiştir."

Biraz düşündükten sonra tekrar konuştu. "Kaç tane araban var?"

"Böyle devam edeceksen konuyu ben değiştiriyorum. Erkek çocuğu gibisin ne o araba araba."

"Cevap?"

"Dört. Mutlu musun?"

"Evet." Gülerek arkasına yaslandı. "Konu?"

Dayanamamıştım. "Neden deminden beri vitrinlere öküzün trene baktığı gibi bakıp duruyorsun?"

"Param yok ki."

"Kim dedi?" Cüzdanı çıkarıp salladım. "O istediğim iki yüz bin senindi."

Gözleri ardına kadar açılırken sırıttım. "Ya."

"O zaman istediğimi alabilirim."

"Nah alırsın. Kart benim ve har vurup harman savurmana izin vermeyecam."

AnarşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin