Bir varmış, bir yokmuşla başlar her aşk masalı ama her masalın sonu aynı bitmez, onlar eremez muradına.
Hüsrana uğrayan aşkların sonunda bir şarkı yankılanır derinlerde en derinlerde:" Bir masal daha bitti, artık çok yalnızız. Biraz daha yorgun b...
Durma üz kendini üzebildiğin kadar eğer hatalarını düzeltecekse...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm şarkısı: Kubilay Kırca~Kadın
"AH SHİTTT" diye gelen bağırtı benden çıkıyordu. Bu gece bize attığı kazığın siniri bu bedenden çıkmayacak gibiydi.
Bu gerçeğe dayanamadım, ayağımla tekme atıp kahve sehpayı devirdim."bize bu pisliği nasıl yaparsın sen, senin şu kıt aklın alıyor mu?" Ben kendimi parçalarken, göz ucuyla dönüp baktım, koltukta ayak ayak üstüne atmış içkisini yudumluyordu!
Bu kadar sakin kalmayı nasıl başarıyordu yahu!?
O sakin kaldıkça ben delirdim, terden dolayı boynuma dolanmış sarı saçlarımı geriye attığımda arkamı dönüp amansız bir feryat kopardım:"Piç kurusunun tekisin, seninle bir işe girende kabahat!"
Derin derin soluyup ayağa kalktı, kırışan kumaş pantolununu düzelttikten sonra yanıma geldi:"Bitti mi?" Diye sordu, tekdüze.
Ona dönerek, "Bitmedi!" Diye bağırdım suratına." Bugün Leo ölebilirdi, ben ölebilirdim; biz yakalanabilirdik, kurduğumuz plan boşa gidebilirdi."
Dilini dudağının kenarında gezdirip konuştu."Ama gitmedi ama ölmedin ama ölmedi!"
"Neden ya, neden yaptın bunu? Söz vermiştin bu iş bitene kadar bizimleydin!" Sesimdeki kırgınlık, gözüme yansıdı ve o kırgınlıkla yüzüne bakmak zorunda kaldım.
"Kusura bakma, beni sevdiğini söyleyip terk eden eski sevgilim ve onun bütün pis işlerde parmağı olan kocasına güvenemezdim. Kendimi sağlama almam lazımdı, ayrıca bana 'güvenliği al,' dedi aldım. Gerisi ne seni ne o kocanı alakadar eder." Küstahça işaret parmağını kaldırdığında, " Ben senin kuklan değilim, yardım etmem de bana hesap soracağın anlamına gelmez! Şimdi çıkabilirsin!"dedi. O konuştukça sanki parmak bebeğe dönüşmüş yanında ufacık kalmıştım.
Hissettiğim eziklik ile Ellerimi yumruk yapıp sıkabildiğim kadar sıkmaya çalıştım, avuç içimin sızlamasına dahi aldırış etmezken birkaç damla kan avuç içlerimden yol bulup damladı halıya. Tırnaklarım avuç içlerimi kesmişti büyük ihtimal, umrumda mıydı?
Karşımdaki adamı öldürme isteğimin yanında bir hiç!
"Avuç içini aç!" Diye gelen uyarıyı dinlemeyince elime uzanıp daha yüksek bağırdı."Kızım sen manyak mısın?"
"Amine!" Elimi tutup açmaya çalıştı. Farkındaydım ama o an kasıldığımı anlayabilmiştim. Birkaç ikazından sonra kendime gelip açabildim.
Kendime geldiğimde: "Bana dokunma!" Diye bağırtı kopardım, bu lafımla Kendini geri attı. Sızladığını fark ettiğim sağ elime baktım: dört parmağımın, tırnak izleri geçirilmiş, kanlar avuç içlerimi sarmıştı. Kaldırdım kafamı, bana bakıyordu, kalbine gitti gözlerim beyaz gömleği kapatıyordu göğsünü.
