Bir varmış, bir yokmuşla başlar her aşk masalı ama her masalın sonu aynı bitmez, onlar eremez muradına.
Hüsrana uğrayan aşkların sonunda bir şarkı yankılanır derinlerde en derinlerde:" Bir masal daha bitti, artık çok yalnızız. Biraz daha yorgun b...
"Kadınlar yirmili yaşlarına gelmeden önce bin kez ölmüşlerdir. Şu ya da bu yöne gitmişler ve engellenmişlerdir. Engellenmiş umutları ve düşleri de vardır. Aksini söyleyen biri, hâlâ uykudadır."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm şarkısı: Sing of the times
Keyifli okumalar 🌺
~Leonardo
"Ah shit.! "Birazdan kan kırmızısına boyanacak kar beyazı gömleğimin kollarını katlayıp karşımda korkudan bana itaat etmeye hazır üç adama baktım. Yere diz üstü çökmüş elleri arkadan bağlıydı. Dün bana gözlerini kırpmadan silah doğrultan adamlar, ölüm korkusuyla istediğim her şeyi yapmaya halihazır gibiydi. Bunu istiyor muydum, yanımda korkak adamlara yer yok!
"Eşime, oğluma silah doğrultmak!" Sahte gülüşünü bıraktığım mekana üç de kurşun bıraktım. Bir, iki, üç. Kanlar vücutlarından akarken, bedenleri soğuk betonla buluşmuştu. İçim titrememiş, mimiğim oynamamıştı. Silahımı yanındaki adama verip yeniden düzelttim gömleğimin kollarını, ceketimi de masadan alıp arkamı dönmemle uzaklaşmaya başladım oradan ve unuttuğum şeyi bağırdım:"Dağınıklığı sevmem temizleyin buraları."
Arabamın kapısı açılmış, bindikten sonra telefonu sarjdan çıkarıp İtalya'yı aradım:"Bougornio fratello." Diye açmıştı telefonu. (Konuşmalar italyanca)
"Meksika işi ne oldu?"
"Kim sinirlendirdi seni?"
"Soruma cevap ver."
"Yarın uçuyorsun. Müzaideye katılacaksın ardından seni tellerin ardına geçirecekler. Oradan Slavan adında gemiye bineceksin Barbarosa. İzleri takip et bulacaksın. Lâkin.. "
"Lâkin..?"
"Oradan sağ çıkman imkansız.. bu çok riskli bir iş emin misin evlat?"
"Beni çok hafife alıyorsun."
"Çok sessizsin."
"Sessizlik en büyük silah. Sessizliğin sokaklarını ezbere bilen birini kör ebe oynamakla korkutuyorsun." O görmese de göz devirmem tekdüze sesime eşlik etti.
"O kıza iyi bak. O kız o elmastan daha değerli." Beklemediğim anda gelen söze karşılık, sesime etki eden tek his sinirdi. "Onun adını anma!"
"O kızı istiyorlar mr Wizard! Bu işin sonunda vermezsen neler olacağını biliyorsun. "
"Hepinizin sikime kadar yolu var." Telefonu kapamamla yan koltuğa fırlattım, neden herkes Amine'yi istiyordu?
Neden o kadın onlar için değerli?
Neden?
Direksiyona vursam da faydası olmadığını biliyordum, sürdüm. Harabe olmuş evimize sürdüm. Yeniden tadilat yapılıyordu, biraz neler yapılıyor bakıp arkadaşının evinde bıraktığım karım ve oğluma gittim, kanlı ellerimle sevdim, sarıldım ona. Amine hep iyi bir baba olduğumdan dem vuruyordu ama ben buna olan inancımı yitirmeye başlamıştım. Kanlı elleriyle, arkasında onca cesetle, kavgayla belki infazlarla karanlık bir geçmişle kim iyi bir baba olabilirdi ki?
