30. bölüm

955 46 5
                                    

Fenerbahçe alırsa iki bölüm birden atıcam demiştim dimi 🙈
Maçı aldık dostlarım 💛💙

Bir bölümü şimdi bir bölümü de yarın atmayı düşünüyorum .

Keyifli okumalar , satır arası yorumlarda buluşalım ;)

✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨

Gözümün önünde uçuşan tulumba tatlıları vardı. Şerbetleri ardlarından akıyor adeta bir şelale gibi görünüyordu. Havadan uçan hindistan cevizleri şerbetinin üstüne yapışıyor ve muhteşem görüntü veriyordu.

Elimi uzatıp almaya çalıştıkça daha yukarı gidiyordu. Birden kendimi sert şekilde yatakta sarsılırken buldum. Deprem mi oluyordu ?

Gözlerimi açıp baktığımda barbaros telaşlı ve sinirli duruyordu. Buna ne oluyordu canım ! Ben şerbetli tulumba ile aşk yaşıyordum.

- Kafayı mı yedin kadın sen !

Şaşkınca ona bakıyordum . Hamile karısına bağırıyor üstelik "kadın" diyordu. Gözlerim dolmuş akmayı bekliyordu.

- Tulumba gördüm ben ! Ne diye bağırıyorsun be!

Benim de ona bağırmam ile odanın kapısı pat diye açıldı ve içeri iki kız ve ikiz erkek ikizlerimiz girdi.

- Anneme mi bağırıyordun baba !

İkisinin aynı anda bağırarak dediklerine güldüm ve hemen başımı salladım. İki küçük kızım benim korumalarım olmuşlardı.

- Hayır kızlarım öyle şey olur mu hiç .

O kendini savunmaya çalışırken ben yatağın yanında duran sabahlığı üstüme geçirip zor bela kalktım.

9. Ayıma girmiştim ve her an doğurma gibi ihtimalim söz konusuydu. Sırf bu yüzden bile ona trip atacaktım ! Doğurabilirdim korkudan !

Belime sarılan kollar ile gülümsedim. Ben miydim trip atacak olan hah !

- Bebeğim özür dilerim seni öyle görünce korktum ben.

Ona doğru dönüp kollarımı boynuna sardım .

- Nasıl görünce hayatım ?

Gerçekten bende merak etmiştim şimdi öyle deyince.

- Ellerini havaya kaldırıp sırtını yükselttin bende içine birşey kaçtı diye korktum.

Gülmekten doğurucaktım artık. Ellerimi karnıma koyup kendimi durdurmaya çalıştım .

- O ne ?

Barbaros' un baktığı noktaya bakınca yerde su birikintisi oluştuğunu gördüm. Biraz daha yukarı çıkınca bu suyun benim doğum suyum olduğunu anladım.

Tamam şimdi sakin olmam gerekiyordu. Daha önce dört tane çocuk doğurmuş biri olarak deneyimliydim. Derin bir nefes alıp barbaros'a baktım . O da bana bakıyordu gülümseyerek.
Bir süre birbirimize bakıp gülümserken sonunda şiddetli bir sancı hissettim.

- Hadisene be adam! Ne bakıyorsun hadi !

Benim bağırmam ile transtan çıkıp birden beni kucağına aldı.
Gözlerimi kapatıp acıyı düşünmemeye çalıştım .

Biraz sonra gözlerimi açınca odaya girdiğimizi gördüm.

- Hastaneye gidicez barbaros niye odaya geldik?

Beni yatağa bırakıp dolapta hazır olan doğum çantasını aldı.

- Böyle mi gidiceksin?

Dolaptan aceleyle uzun siyah elbisemi alıp yanıma gelirken ona öfkeyle bakıyordum.

- Doğuruyorum gerizekalı!

İçeri koştur koştur giren Ayşe ve Ayşin bize uzaylı görmüş gibi bakıyorlardı.

Barbaros beni ayağa kaldırıp zor da olsa elbiseyi giydirdi.

Ama benim yürüyecek halim yoktu ki!

Kendimi yatağa atıp ıkınmaya başladım. Barbaros ise bana şokla bakıyordu. Durumun ciddiyetini yeni anlamıştı.

Bana doğru gelip kucağına almaya çalışınca çığlık atıp bağırdım.

- Doktor çağır aptal!!

Canım çok yanıyordu ama şu anda kendim halletmeliydim.

Barbaros bir yandan doktorla konuşuyor bir yandan dediklerini yapmaya çalışıyordu.

Üstümdeki elbiseyi çıkartmaya çalışınca hala kapıda bana dolu gözlerle bakan kızlarıma döndüm . Onlar yaşadığım acı sebebiyle aklımdan çıkmıştı.

- Kızları çıkar çabuk !

Ona bağırmam ile durdu ve gözlerini bana çıkardı. Ağlıyordu ve korkuyordu. Başını salladı ve kızlarımızı odadan yalvararak çıkardı. Çünkü gitmek istemiyorlardı .

Yanıma gelip elbiseyi çıkarıp attı. Altımdaki iç çamaşırını çıkarınca çırılçıplak yatakta uzanıyordum.

- Şimdi doktor yok birtanem ben yardımcı olucam tamam mı? Üstünü örtmeye de gerek yok görmediğim şey değil ya .

Kendi kendine konuşarak üstündeki tişörtü attı.

Bacaklarımı iyice açıp ıkınmaya devam ettim. Kenarda açık olan telefonu alıp hoparlöre verdi .

- Barbaros bey geliyorum az kaldı lütfen açılmaya bakın .

Cihangir başını sallayıp vajinama baktı . Muhtemelen gördüğü manzara onu şok etmişti.

- Kan var görünmüyor!

Onun bağırması beni de korkutuyordu.

- Kanı temizleyin az kaldı on dakikaya ordayım.

Cihangir bir koşu aldığı havluyla temizleyip baktı.

Artık bayılacak gibiydim ama bir yandan da ağrım geçiyor gibiydi .

- Saçlar var sanırım.

Mırıldanarak konuştuğunda başının göründüğünü anladım.

Daha güçlü ıkınıp başımı kaldırarak bakmaya çalıştım.

- Başı çıktı bunun !

- Yavaşça elinizi vajinaya koyup açmaya çalışın . Çok dikkat edin ezmeden.

Barbaros dediğini yaparak elleriyle açmaya çalışıyordu.
Sonunda dayanamayarak güçlü bir şekilde ıkındım ve o zaman rahat bir nefes aldım. Çünkü içimde bir şey kalmamıştı.

- Doğdu !

Ona doğru bakınca kanlı bebeği iki avucunda tutmuş bakıyordu.

- Ağlamıyor barbaros bey ters çevirin ve poposuna hafif vurun.

- Ne diyorsun be ne vurması?

Şaşkın bir şekilde hala oğluna bakıyor ve gülümsüyordu.
Ona elimi uzatıp bebeği istedim.
İkiletmeden kucağıma bıraktı.

Videolarda gördüğüm gibi dikkatlice ters çevirip ayaklarından tuttum.

Üç kere vurunca ağlamaya başlamıştı. Bende ağlamaya başlamıştım. Bu hissi yaşamayalı dört yıl olmuştu.

Küçük ailemize bir üye daha katılmış ve ilk dakikadan ne kadar zor bir çocuk olduğunu göstermişti...

Oy vermeyi unutmayınız ♥️

AŞK'a ESİR / TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin