DUMAN KANATLI KELEBEK 29

28 12 46
                                    

🦋29

Bir ateşe tutsan avuç içini, elin ateşe kucaklık mı eder yoksa o ateş seni mi yakar?

Prize bağlanmış elektro gitarların enerjisi toplanmış bir yerde ve bir pena vuruşu bir tele karşılık gelince kusuyor o enerjisini evrene. Sonra biri bağırarak şarkı söylemeye başlıyor, o gitarın ırzına geçiliyor. Beyaz kar tanelerinin üzerine bulaşan kan misali. Hüzünlü bir şarkı çalınıyor geceye, şerefe diyerekten kalkıyor rakı dolu bardaklar...

Mustafa'nın intihar ettiği eve uzaktan baktım. Ahşap ev çürümüştü, kırık döküktü kimsesizlikten. Adımlarımı ilerleterek evin içine ayak bastım ve etrafta dolandı gözlerim. Nefes dahi alamayacak kadar boğucu ve kasvetli olmasının yanı sıra karanlıktı. Ev boşaltılmış birkaç tabure, bir masa bir bardak dışında pek bir şey yoktu.

Çürümüş ve kokuşmuş ahşap zeminin üzerinde adımlarımı sürdürdüm sanki cehennem ateşine meydan okurcasına. Boş ahşap duvara asılmış çatlak bir aynaya baktım uzun uzun, sonra gözlerim yüz hatlarımda gezindi. Kurumuş dudaklarımda, şişmiş göz altlarımda ve kızarmış gözlerimde. Soğuk rengi atmış tenimi saymıyordum bile.

Başka birisi vardı hayatında. Ne ara oldu, ne ara bu kadar kendinden emin oldu hiçbir fikrim yoktu ama bu onun başkasına aşık olduğunu değiştirmezdi. Hala inanamıyordum, şaka gibi geliyordu ama gerçekti her ne kadar inanmak istemesem de. Başkasına aşıktı ve beni aldatmıştı.

Aldatmış...

Her ne kadar onun hayatında vardım bilemiyordum, ama bu benden kaçmasını, soğuk davranmasını ve bir aydan fazla sürede ortalıkta olmamasını apaçık açıklardı. O beni aldatırken bile aldatılacak kadın olmadığım için ağlayan bir adamdı... Ama söylese olurdu, söylese kalmazdım,  gerçekten. Saygı duyardım, herkes herkese aşık olabilir. Bir insan birden fazla aynı kişiye aşık olabilir çünkü psikolojikmen mümkün bu. İki farklı kişide iki ayrı parçasını bulabilir insan bu yüzden ikisini de elinde tutmak için her şeyi yapar ama o beni bırakmıştı.

Aslında herkes herkesi aldatır. Aldatmaktan kastın ne? Bir başkasına dokunduğu zaman mı, bir başkasını düşündüğü zaman mı, yoksa seninleyken aklındaki ile yaşaması mı? Yada yolda yürürken başkasına bakması mı, başkasıyla konuşması mı, başkasıyla gülmesi mi, başkasına mesaj atması mı? Aldatmak tam olarak senin için ne?

Hiç kimse hayatımda kimseyi aldatmam, diyemez çünkü hepimiz birbirimizi aldatırız. Birisine aşık olabiliriz ama aklımıza geçmişteki o kişi gelebilir, bir otobüs terminalinde beklerken etrafa bakabiliriz ve birisine özellikle biraz bakarız, bir sürü kişiyle iletişim kurarız kimisinin muhabbetinden hoşlanırız, insanlara gülümseriz gün içinde ve o karşımızdaki kişinin gülümsemesi güzel gelebilir bize... Herkes birbirini aldatır aslında, kimisi birini düşünür biri varken her ne kadar istemesede, kimisini birinin gülüşünden hoşlanır biri varken... 'Aldatıldım' diye depresyona giren insanları anlamıyordum çünkü onların derdi sadece tendi ve hiç bu açıdan düşünmemişlerdi. Onlarda elbet kendi sevdiklerini aldatmıştı şaka da olsa başkasına bakarak ama ilk önce insan kendisine şunu sormalı... Aldatmak sizin için ne demekti?

Bulut'un beni aldatabileceği hiç aklımdan geçmemişti çünkü o bu çağın insanı değildi, o başka severdi, çok severdi, kıyamazdı dokunmaya, kimi zaman sadece beni izlerdi... Ve ben böyle güzel seven bir adamın aldatabileceğine şaşırarak paramparça bir aynanın karşısında duruyordum. Saçlarıma ağlamıştı, cam parçasının çizdiği küçük bir kesiğe de, iştahsızlığıma da, sigara içişime de.

Bulut'un ruh eşi olmadığımı biliyordum onun ruh eşi Yağmur'du ve her gerçek aşk gibi sonu kötü bitmişti.

Biri bedenen ölmüştü biri ruhen...

Kelebeğe Aşık KargaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin