UFAKLIK

5 . BÖLÜM

Multimediada : Sare var.

Okulun kaşarı...
Sinirime hakim olamazken koşmaya devam ediyordum. Rüzgar'ı görünce sinirimden napıcağım hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Tek bildiğim uzun zaman sonra beni ayırmazlarsa onu öldürebilceğim. Bana böyle bişey yapmasına inanamıyorum. Sinirim gözlerimden okunurken. Rüzgar'ı aramaya devam ettim. Henüz gelmediğini anlayınca okulun bahçesine doğru yöneldim. Onu beklerken gözümdeki su damlalarının akmaması için direndim ama beceremedim. Yep yeni arabasıyla okula giriş yapan Rüzgar'ı görünce sinirim dahada fazlaydı. Neden böyle bişey yaptığını anlamış gibiyim. Aranbadan indiğinde ayaklarıma hakim olamadım. Hızlıca yanına gittiğimde sinirim her yerimden okunuyordu.
- Bu yaptığının mantıklı bir açıklaması varmı yoksa ben harekete geçiyimmi?
Pis hattaha tiksindirici bi kahkaha patlatıktan sonra bende elimle yaptığım yumruğu durduradım ve sağ gözünün üstüne bir tane geçirdim. O şaşkınlıkla bana bakarken sinirim sakinleşmeyip dizimle onun kıymetlisine geçirdim . Akıllanırda bidaha yapmaz belki diye. Acı içinde kıvranırken, arkama bakmadan okula doğru giriş yaptım. Herkes bana hâlâ ucube gibi baktığı için daha fazla vakit kaybetmeden sınıfa çıkıp çantamı aldım ve okuldan çıktım. Gözlerim ağlamaktan kızarmış olsa bile bana kırmızı çok yakışıyor. Yine devam ettim.

Rüzgar'dan
Vurduğu tekme gerçekten canımı acıtmıştı ama o gözlerle bana bakması daha çok acıtmıştı. Sonuçta bir iddia için onla birlikte takılıyodum. Onsuzda olurum. Tamam kabul ediyorum onlayken çok mutluyum. Ne fark eder kaptim arabayı. Yediğim tekmeden sonra bidaha çocuğumun olmicağını düşündüm. Hemen toparlananıp sınıfa gittim. Allahtan o salak kızla aynı sınıfta değiliz. Derslere hiç ilgimi vermiyorum bu ararlar ama sınavlara daha var. Aval aval tahtaya bakarken Çağtay'ın beni dürtmesiyle kalktım.
- Okula yeni gelen çocukları gördün mü?
-çocukları derken ?
-iki tane çocuk gelmiş duyduğuma göre biri kız diğeri erkek. Kız düşük sınıfta erkekte burda olcak sanırsam.
Piç gülüşüyle"Kız güzel mi ?"diye sorduğumda kafama vurup. "Güzelse bende" diye karşılık verdiğinde . El hareketi çekerek cevabımı verdim. Yeni çocuk sınıfa girdiğinde evet ciddi şekilde sinir bozucu bişeydi. Tamam kabul ediyorum çok yakışıklı. Ama biri sorsa hayatta kabul etmezdim. Çocuk artist artist gelip kızlara kendini tanıttı. Adı "Emir" miş. Sinirlerimi bozmaya devam ediyodu. Gidip bir yumruk atmamak için zor tuttum kendimi. Zil çaldığında çocuğa yumruk atmamak için kantine gittim. Tamam itiraf ediyorum gözlerim Derin'i aradı ama okulda yoktu. Son derse girmek istemediğim için okuldan çıktım.

Derin'den

Eve geldim ve çikolatalarımı alıp yorganın altında he tabi peçetemde var salya sümük ağladım.

Sabah kalktığımda berbat bi halim vardı. Tam anlamıyla bok gibiydim. Gözlerim kırmızıdan mora terfi etmişti. Aynaya bakmaya korkacak hale gelmiştim. Telfonumdaki cevapsız aramalara dönmek çok zor gelsede insanların yaşadığımı bilmesi gerekiyordu. En çok olan aramayı tuşladım bu kişi beni fazla şaşırtmadı.
- Ne var Sare
-Tatlım nerdesin çok merak ettim seni.
-Evdeyim.
-Nasılsın peki?
-Bok gibi Sare.
- Hemen geliyorum.
Yüzüme kapadı. "Gelme" cevabını almadan. Aldırmayıp diğer numarayı tuşladım. Nasıl bir insan bu ya ilk çalışta açtı.
- Buluşalım mı?
-Mehmet Emir şuan çok kötüyüm. Sonra lütfen .
- Tamam yarın görüşürüz.
Ne demeyi çalıştığını anlamadım. Hayır yani kötüyüm diyorum yarın görüşürüz diyo. Bide üstüne üslük yüzüme kapatıyo. Diğer aramalar gizli olduğu için dönemedim. Tamam doğruyu söylüyorum Rüzgar'ın aramasını istiyodum. Ona çok sinirliyim asla affetmicem ama seviyodum. Yaptığı kötü acımasız bişeydi beni sırf iddia için kullanmıştı. Belkide yatağa atmıştı bilmiyorum ama o pisliği seviyodum. Tabiki bu affediceğim anlamına gelmiyordu. Sanki o benden özür dilicekte hah. Derin kendine gel çıkar onu aklından o seni sevmiyo sadece seni kullandı. Okulun böyle bişeyi bilmesimi bana koydu yoksa Rüzgar'ın beni kullanması mı? Bilmiyorum.