Multimediada : Derin var.
Davetsiz misafir...
Gözlerim pörtlek bir vaziyette dona kalmıştım. Gerçekten korkuyordum. Başka çarem yoktu. Bahçenin içinde koşarak "Rüzgar" diye kükrüyordum adeta. Nerde bu salak? Neden hala beni duymuyor? En önemlisi bu adamın burda ne işi var? Koşmamla kolumdaki eli hissetmem bir oldu. Annem bu adamın burda olduğu biliyor mu acaba? Belkide babam olacak adam beni bu yüzden dışarıya salmamıştı. Kolumdaki elle birlikte çığlık atmam bir oldu. "Bırak kolumu pis sapık" adeta kükremiştim. Rüzgar bunuda duymadıysa kesin benim evde olmadığımı fark edip aramaya çıkmıştır. "Demek benden kaçıp babanın yanına geldin ha?" Pis bir kahkaha attıktan sonra devam etti. "Sanki bende gelemicem yavrum. "
İçimdeki kusma isteği fazlaca artmıştı.
Ben sırf bu adam için annemi bırakıp babam sıfatını taşıyan adamın yanına gelmiştim. Yahu senin yaşın kaç başın kaç be adam. Git bari kendi yaşıtındaki kızlara musallat ol karının kızına değil.
Kollarımdan çekiştirerek beni bahçenin kapısına doğru götürmeye başladı. "Bırak beni lanet olası pislik"diye bağırken kendimi yabancı filmlerin türkçe dublajını yapıyormuş gibi hissetim. Bu sefer eli bacağıma doğru kayınca suratına suratına tükürdüm ve ayağına tekme attım. Eve doğru tekrar koşmaya başladım. Balkon kapısına varınca ittirerek açtım ve kapıyı kitledim. Camı yumruklamaya başladığında hemen elime telefonu alıp Rüzgar'ı aradım. Neden Rüzgar'ı aradığımı sormayın çünkü bende bilmiyorum.
- Ufaklık nerdesin sen?
-Rüzgar çabuk eve gel, çabuk evde bir adam var çok korkuyorum.
- Bekle geliyorum kim var? kim evdeki?
Sorularıyla uğraşamicaktım şuan daha büyük bir sorunum vardı. Telefonu bir asoluk yapıp yüzüne kapattım. Eline taş aldığında camı kıracağı anlamıştım. Koşarak odama çıktım ve kapıyı kitledim. Gerçekten korkuyordum. Rüzgar yetişmezse belki kızlığımı alabirdi. Hemen çalışma masasının altına girip ayaklarımı kendime doğru çektim ve ağlamaya başladım. Bu adam benden ne istiyor. Aslında biliyordum beni istiyordu."Lan aç şu kapıyı kırmıyim."
Kapıyı yumruklamasına aldırmadan yatağımın altına girdim. Ama nafile apaçık ortadaydım. Hemen çıkıp kapıya yaklaştım. "Git burdan babamı aradım otuz tane polisle birlikte geliyolar. " Yalan olduğunu fazlasıyla belli etmiştim. "Aaa çok korktum küçük hanım, bilki seni almadan hiç bir yere gitmicem."
Ahh bu Rüzgar nerde kalmıştı. Hayır yani kapı kitli olmasa iş işten geçmişti.
Sırf bu yüzden Rüzgar'a lanet etmiştim. Kapının açıldığını fark edince geriye doğru adım atmaya başladım. Bana doğru adım atmaya başladığında gerçekten korkmuştum. Bu adam kapıyı nasıl açmıştı? Bu sorunun cevabını düşünürken aklıma daha ilgi çekici bir soru geldi. Tüm ev çalışanları nerdeydi? Ve salak ben bu vaziyeteyken neden başka sorular düşünüyordum?Ellerimin ikisinide kelepçe gibi kavradıktan sonra ağzıma doğru yaklaştı. Öpmeye çalıştığında ne kadar ayaklarımla onu itmeye çalışsamda beceremedim. Dudağını benden ayırdıktan sonra ellerimi bırakıp tişörtümün eteklerinden kaldırmaya çalıştı. "Bırak" diye ağlarken tişörtü kaldırmasın diye debeleniyordum. Artık umudumu kaybetmiştim. Ne kadar onu ittirmeye çalışsamda beceremiyordum.
Gözlerimi sım sıkı kapatıp gözümden akan damlaları durdurmaya çalıştım. Ellerini üzerimden çektikten sonra tekrar dokunması için bekledim ama hiç bişey yapmıyordu. Duyduğum tek şey ise yumruk sesleriydi. Gözlerimi açtığımda Rüzgar'ın Semih sapığının üstüne çıkıp yumruk attığını gördüm. Semih'in suratı kan içinde olduğunu görünce Rüzgar'ı geri çekmeye çalıştım. Beceremediğimi anlayıp bahçeye inip kapının önünde duran güvenliği çağırdım. "Senin işin ne burda içeride neler oluyor sen burda napıyosun? Içerideki adamı al ve polise teslim et ve sonra birdaha bu evin önünden dahi geçiyim deme." Sert uyarılarımdan sonra koşarak odama tekrar çıktık Rüzgar'ı Semih'ten ayırdıktan sonra. Kendini güvenlik zanleden adam Semih'hi kaldırıp evden çıkardı.
Yatağımın kenarına çöküp mutluluk yada öfke gözyaşlarını akıttım.
Kurtulmuştum bekli şimdilik olsa bile kurtulmuştum. Annemin böyle bir adamla evlenmesine inanamıyordum. Şuan kim bilir ne haldedir. Belkide bilmiyodur. Ama bu adam sınırı aşmıştı. Eğer annem bunu bilmiyorsa söyleyecektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UFAKLIK
RomantizmNOT: itiraf etmeliyimki kitabım 4. Bölüme kadar çok sıkıcı ama asıl olarak tüm güzellikleri 4. Bölümden sonra :) Annesinin yeni kocasının Derin'e nyaptığı tacizler nedeniyle üç yaşından beri görmediği babasının yanına gider. Babası zengin,umursamaz...