Bölüm |4|

1K 89 89
                                    

İyi okumalar, lütfen oy verin olur mu🥺💖

İlk ders bitmişti. Acıktığım için bir gazoz ve gofret alıp kantinde oturuyordum. Okul koridorları kadar olmasa da kalabalıktı burası da. Fakat baya geniş bir yerdi. Oturmak için rahat koltuklar vardı. Ah işte, Jimin ve diğer serseri arkadaşları da buraya geliyorlar. Harika.

Jungkook onlarla muhatap olmak istemediği için kafasını eğip gazozunu yudumlamaya devam etti. O sırada Hoseok geldi ve yanına oturdu.

" Korkuttum mu? "

" Y-yok başkası sandım da. Nasılsın? "

" Fena değil. Sadece... "

Göz ucuyla Jiminlerin oturduğu yeri gösterdi.

" Şu Yoongi...Tenefüslerde sürekli bana bakıp duruyor. Sanırım gözüne battım, sonum hiç iyi değil. "

" Yoongi hangisi? "

" Ya, kedi gibi olan yok mu."

Hoseok'un gözleri etrafta dolanıyordu. Yanakları bir an için kızarmıştı. Jungkook şaşkın gözlerle çocuğu süzdü.

" Hey, sen ondan hoşlanıyor-"

"Şşhh! Nolur sessiz ol. "

"T-tamam tamam. "

Jungkook sırıtıyordu. Buna karşılık Hoseok gülmüştü. İkili heyecanla sohbetlerine devam ederken Yoongi geldi masalarına.

" Sen, biraz benimle gelsene. "

Çocuk Hoseok'un kolundan tuttu. Çocuk korksa da belli etmemeye çalışıyordu. Jungkook sessizdi. Zaten başında sarışın bir bela vardı, siyah saçlısına da ihtiyacı yoktu.

" G-gelmek istemiyorum. Rahat bırak beni. "

" Sözümü ikiletm-"

" O elini hemen çek! "

Herkes Jungkook'a bakıyordu. Bir anda sinirlenip ayağa kalkmıştı. Kaşları çatık bir şekilde karşısındaki çocuğa psikopata bakıyordu. Onun yüzünde ise sırıtık bir ifade vardı. Çok geçmeden Jimin ve diğeri de masaya geldi.

Yoongi yüzündeki ifadeyi bozmadan hala tutuyordu çocuğun kolunu.

" Eğer bırakmazsam ne olur, köylü? "

" Kimseyi bu şekilde rahatsız etmeye hakkın yok. "

Yoongi çocuğun kolunu bıraktı. Bu sefer yüzüne yaklaştı. Hoseok'un nefesleri hızlanmıştı, çok yakınlardı.

" Söylesene, benden rahatsız oluyor musun?"

" B-ben... "

" Yeter lan! "

Jungkook Yoongi ye yumruk atmak için elini havaya kaldırdığında birisi elini tuttu ve yumruğu engelledi.

" Sakın Jankook. Sakın... "

Jungkook bir an için durgunlaştı. Şaşırmıştı.

" Jimin sen karış-"

" Eğer ona vurarsan, parmaklarını kırmak zorunda kalırım. Ödlek arkadaşını da al ve siktirin gidin. Yeterince eğlendik. "

Jungkook anlam veremiyordu. Jimin'in tutarsız hareketlerine katlanamıyordu. Hoseok'un kolundan çekiştirerek kentinden dışarı fırladılar. Çok öfkeliydi ona. Burnundan soluyordu. Hışımla arkasını dönüp kantine geri girdi. Hoseok onu engelleyememişti. Herkses öfkeden gözü dönen Jungkook'a bakıyordu.

The Game Of Fate | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin