Yüzüme vuran güneş ışınları ve kapımın çarparak açılmasıyla zorla dalabildiğim uykudan uyanmıştım.Gözlerimi açmadan mırıldandım. "Stefan ben okula gitmeyeceğim. Perdeyi çek,uykum var. Beni yalnız bırak." Üstümden yorganın hızlıca çekilmesiyle ben de sinirle doğruldum ve karşımda Rebekah'yı görünce şaşkınlıkla karışık yumuşadım. "Sana da günaydın,hayatım."
"Sana da günaydın." Büyük ihtimalle Kol ile ayrıldığımızı öğrenmişti ve öğrendiği
gibi yanıma damlamıştı. Ben de sanki hiç üzülmemişim gibi davranmaya karar verdim. Sonuçta Rebekah onun kardeşiydi ve ne olduğunu ona anlatırdı. Şimdilik temkinli davranmak en iyisiydi. Duygularımı ne kadar az belli edersem o kadar iyiydi.Ben Kol'u soracağını sandığım anda Rebekah beni şaşırttı."Okula kaydoldum." Ona tek kaşımı kaldırarak ve sorgulayarak baktım. "Okula başladın?"
"Bana öyle bakma. Okulu merak ediyorum. Klaus yüzünden hiç gitme fırsatım olmadı."
Sonunda yataktan kalktım ve kafamı dağıtmak için ona yardım etmeye karar verdim. Sonuçta o da bana birçok konuda yardımcı olmuştu.Ama önce tabiki biraz uğraşmalıydım. Elimi omzuna koydum ve muzip sırıtışımı yüzüme yerleştirdim. "Sen Stefan'ı merak ediyor olmayasın?" Bunu dediğim anda o da niyetimi anladı ve yarı kabullenir şekilde konuştu. "Evet,biraz da ondan olabilir. Her neyse ne zaman gideriz?"
Ben onun itirafıyla biraz da olsa Kol'u kafamdan atmış bir şekilde banyoma yöneldim. "Hazırlanayım,çıkarız."
~~~~~~~~~~~~~
Siyah deri ceketimi de giyince arabaya atlamıştık. İlk dersi kaçırmıştık. O yüzden fazla acele etmiyorduk. Ben arabayı kullanırken Rebekah açmasını beklediğim konuyu açtı."Kol ile ayrıldınız mı?""Haberler ne çabuk yayılıyor."
"Yani dün o kadar bağırıştınız ki emin ol tüm Mystic Falls duymuştur."
"Sen nasıl duydun?"
"Sonuçta ben de gelmeni bekliyordum. Geç kaldığım için Kai'yi göremedim. Ama kavganıza yetiştim. Cidden o çocuktan hoşlanıyor musun?"
"Saçmalama lütfen."
"Sakin ol,seni yargılamak için söylemedim. İki kişiden birden hoşlanabilirsin bunda sorun yok."
"Sorun da bu Rebekah,iki kişiden hoşlanmıyorum. Her neyse bu konuyu kapatalım. Aptal abilerinden bıktım zaten."
"İki tanesiyle çıktığını hatırlatırım."
"Klaus'la olan çıkmak sayılmaz. Hatta Kol ile olan bile sayılmaz. İki hafta sürdü."
Bana inanmıyormuş gibi sırıttı. "Hadi öyle olsun." Arabadan beni sinir eden o sırıtışıyla inerken ben de arka koltuktan çantamı aldım ve arabadan indim.
Ona yetiştiğimde okula girdik ve ikimizin sınıfını bulduk. 3 hafta öncesinde Anna ile birlikte geliyorduk ve şimdi Rebekah ile. Herkes gidiyordu yerlerine yenileri geliyordu ama ben hep aynı yerde gidenleri bekleyen halimle kalıyordum. Stefan ve Damon ile de bir kere ayrılmıştık ve bu süre bir asırdan fazla sürmüştü. Beni hiç arayıp sormamışlardı ve ben bir şekilde Anna ile yerlerini doldurmuştum. Ama şu an Anna yoktu ve beni bir asır boyunca onları aldatan Katherine kadar umursamamış abilerimle kalmıştım. Kol'u bulduğumda asırlardır savaştığım bu yalnızlık son bulur sanmıştım ama o da sadece daha şiddetli bir yalnızlık yaşatmak içinmiş.